”Küçülmenin giderek azalarak yön değiştirmesini bekliyoruz”

ANKARA - Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, ekonomide ilk çeyrekte meydana gelen küçülmeyi değerlendirirken, "Bu küçülmenin, giderek azalarak yılın sonlarına doğru büyümeye doğru götüren bir eğilim içinde olmasını bekliyoruz" dedi.

Yılmaz, İNTES ve Dünya Gazetesi tarafından düzenlenen "Dünyayı İnşa Edenler" toplantısında yaptığı konuşmada, ilk çeyrekte ekonomide yüzde 13,8'lik bir küçülme gerçekleştiğine işaret ederek, yılın ilk 3 aylık dönemini, "geride kalmış bir dönem" olarak nitelendirdi. Yılmaz, şöyle devam etti:

"Biz artık ilk çeyreği kapsayan Ocak-Şubat-Mart dönemindeki bu küçülmeyi, giderek azalarak yılın sonlarına doğru büyümeye doğru götüren bir eğilim içinde olacağını bekliyoruz. Bu yönde de kamu politikaları oluşturuluyor.

Son dönemde teşvik paketi, istihdam paketi, kredi garanti fonuna yönelik yaptığımız açılımlar, ÖTV, KDV indirimleri, ikinci çeyrekten itibaren başlayan üçüncü çeyrekte de teşvik ettiğimiz indirimler, çeşitli alanlarda Ekonomi Koordinasyon Kurulu çerçevesinde özellikle yoğun bir çabayla aldığımız tedbirler, dünyadaki gelişmelerle de elbette birleşerek, bu ikinci çeyrekten itibaren etkilerini göstermeye başlayacaktır diye değerlendiriyoruz."

"İddialı ama gerçekçi bir hedef"

Yılmaz, Türkiye'nin 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olmasını hedeflediklerini belirterek, "Bunu iddialı ama gerçekçi bir hedef olarak görüyoruz" dedi.

Türkiye'nin ülke olarak vizyonun açık ve belli olduğunu belirten Yılmaz, "Bu Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte ortaya konulmuş bir vizyondur. Bu da muasır medeniyet seviyesini yakalamak ve bunun ötesine geçmektir" dedi.

Türkiye'nin 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olmasını hedeflediklerini ifade eden Yılmaz, bunu iddialı ama gerçekçi bir hedef olarak gördüklerini söyledi.

Yılmaz, Türkiye'nin AB ile tam üyelik müzakereleri yürüten, BM Güvenlik Konseyinde geçici üyelik konumunda olan ve NATO üyesi bir ülke olduğunu anımsatarak, son dönemlerde özellikle ekonomik avantaj sağladığı gelişmelerle bölgesel ağırlığını artırdığını, arabulucuk yaptığını ve hakemliğine daha fazla başvurulan bir ülke haline geldiğini vurguladı.

"İnşaat sektörünün geleceği parlak"

Orta ve uzun vadede gelişmekte olan Türkiye'nin altyapı ihtiyacının yoğun bir şekilde gündeme geleceğini belirten Yılmaz, "Türkiye'nin bir taraftan büyüyen, bir taraftan da şehirleşen ve sanayileşen bir ülke olarak mutlaka altyapı ve üst yapıda önümüzdeki uzunca bir dönem büyük ihtiyaçları ortaya çıkacaktır" dedi.

Yılmaz, bu çerçevede inşaat sektörünün orta ve uzun vadeli geleceğinin son derece parlak olduğunu söyledi. Türkiye'nin artık birçok sektörde hizmetlerin ülke genelinde yaygınlaşması noktasında belli bir noktaya geldiğini belirten Yılmaz, ancak bundan sonraki süreçte eğitimde, sağlıkta,inşaatta kalitenin çok daha fazla ön plana çıkacağını bildirdi.

İnşaat sektörünün hem ekonomik hem de Türkiye'nin dünyada tanıtımı açısından önemli hizmetler gördüğünü belirten Yılmaz, sektörün 2003 yılında 4 milyar dolar olan yurt dışı müteahhitlik hizmetlerini 2007'de 19,5 milyar dolara, 2008'de ise 23,6 milyar dolara çıkardığını anımsattı.

İNTES Başkanı Koçoğlu: Hizmetleri artırmayı düşünüyoruz

İNTES Başkanı Şükrü Koçoğlu, sektörün sorunlarına değinerek, yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin 2008 yılında 23,6 milyar dolara ulaştığını belirterek, bu rakamı 50 milyar dolara çıkarmayı istediklerini kaydetti.

"2009 yılında bu hedeften vazgeçiyoruz. 2010 yılında 50 milyar doları yakalamamız lazım. Zirveyi yakaladık işimiz bitti demeyeceğiz. Bu 100 milyar dolar..." diyen Koçoğlu, teminat mektubu alma konusunda yaşadıkları sıkıntıları da dile getirerek, teminat mektubunu diğer ülkelere göre 10-20 kat daha pahalıya aldıklarını, bunun da rekabeti azalttığını söyledi.

Demirel: Dışarı çıkın döviz getirin

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Hükümetin iş adamlarına yönelik, "dışarı çıkın döviz getirin" önerisinin yeterli olmadığını belirterek, "Adamınıza sahip çıkacaksınız. Dışarılara gidenler, büyük sıkıntı görüyorlar" dedi.

Türk inşaat sektörünün gelişimden övgüyle söz eden Demirel, dünyanın sayılı müteahhitlik firmaları arasında 10 Türk şirketinin yer almasının, yurt dışı iş hacminin 130 milyar dolara ulaşmasının, oldukça önemli olduğunu vurguladı.

Projelerin zamanında bitirilmesinin önemine değinen Demirel, Türkiye'de ortalama 4-6 yılda bitirilmesi gereken inşaat projelerinin 6-12 yılda bitirildiğini, ancak işlerin artık daha kısa sürede tamamlanması gerektiğini kaydetti.

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sonrası yapılan açıklamayı soran gazetecilere Demirel, "Bunlar devlet meseleleridir. MGK gibi bir Anayasal kurum içinde hem Hükümetin hem TSK'nın temsil edildiği bir yerle ilgili şu veya bu şekilde yorum yapmayı yanlış sayarım" dedi.

Kamuoyunun MGK toplantısıyla ilgili bir takım şeyleri sabırsızlıkla beklediğini bildiğini" ifade eden Demirel, bu konuda kamuoyunun aydınlatılmasının ülke yöneticilerine düştüğünü söyledi.

Demirel, "Yani MGK'nın sunduğu tebliğle kamuoyu tatmin olmamışsa bu, MGK Başkanı'na düşer" diye konuştu.