”Kuyumculukta uygulanan dolaylı vergi kalkmadı”
İMMİB, ürünlerde KDV'nin kaldırıldığını yerine ise daha ağır olan yüzde 20'lik ÖTV'nin getirildiğini açıkladı
İSTANBUL - İstanbul Değerli Maden ve Mücevherat İhracatçıları Birliği'nce (İMMİB), kuyumculuk sektörünün, yaklaşan seçimler ve siyasi gelişmeler dolayısıyla medyada yer alan bazı yorumlar ve söylemlerle haksızlığa uğradığı belirtilerek, ''Kuyumculuk ve mücevherat ürünlerine uygulanan dolaylı vergi kalkmamıştır. Aksine, KDV kaldırılırken yerine daha ağır olan yüzde 20'lik ÖTV getirilmiştir'' denildi.
İMMİB Yönetim Kurulu'nca yapılan yazılı açıklamada, son günlerde medyada kuyumculuk sektöründen bir firmaya yönelik eleştirilerin, Türk Kuyumculuk sektörü adına kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacını gerekli kıldığı dile getirilerek, kamuoyunda yanlış olarak, ''vergiden muaf'' şeklinde bilinen kuyumculuk sektörünün, aslında ''son derece haksız'' bir vergilendirmeye tabi olduğu ifade edildi.
Dünyada İtalya'dan sonra 2. sırada bulunan, 30 binden fazla perakende mağazası, 250 binden fazla direkt çalışanı ve binlerce üretici firması ile Türkiye'ye milyarlarca dolar kazandıran kuyumculuk sektörünün, yaklaşan seçimler ve siyasi gelişmeler dolayısıyla medyada yer alan bazı yorumlar ve söylemler nedeniyle haksızlığa uğradığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Bir yanlış anlamayı düzeltmek amacıyla kamuoyunun bilgisine şu gerçeği sunmak istiyoruz. Kuyumculuk ve mücevherat ürünlerine uygulanan dolaylı vergi kalkmamıştır. Aksine, KDV kaldırılırken yerine daha ağır olan yüzde 20'lik ÖTV getirilmiştir. Ne üyesi olmak için gayret sarf ettiğimiz Avrupa Birliği'nde (AB) ne de kıyasıya rekabet ettiğimiz Uzak Doğu ülkelerinde sektöre yönelik böyle bir vergilendirme vardır. Rekabeti imkansız kılan ÖTV'nin yanı sıra değişik vergilendirmeler ve sektörümüzün taleplerine cevap veremeyen bir kambiyo rejimi ile de karşı karşıyayız. Dolayısıyla sektörümüzün 'ayrıcalıklı' veya 'korunan' bir sektör olduğunu söylemek mümkün değildir.
Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörü olarak kamuoyu ve medyadan beklentimiz, yüz binlerce çalışanımızı, on binlerce mağazamızı ve binlerce üreticimizi siyasi tartışmalar ve dedikodu yumağının içine çekmeden değerlendirmeleridir. Tarihi binlerce yıla dayanan, etik temeller üzerine oturmuş, sözünü tutan, söze güvenen, hukuka saygılı, var gücüyle katma değer ve istihdam yaratan sektörümüzün, amacını aşan yorumlarla lekelenmemesi gerektiğini Türk kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.''