Mahfi Eğilmez açıkladı: Enflasyonu düşürmede Arjantin başarılıyken Türkiye neden başarısız?
Eski Hazine Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, blogunda yayımladığı yazısında IMF raporlarından faydalanarak gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin karşılaştırmasını yaptı. Eğilmez yazısında ayrıca Arjantin ve Türkiye’nin enflasyonla mücadelesini karşılaştırdı. Eğilmez yazısında "Arjantin enflasyonla mücadelede bu kadar başarılı olurken Türkiye’nin başarıya ulaşamamasının nedeni nedir? sorusunu yanıtladı.
İktisatçı Mahfi Eğilmez kendi adını taşıyan blogunda, "Dünyanın Ekonomik Görünümü" başlıklı bir yazı yayımladı. Eğilmez yazısında IMF’nin Dünyanın Ekonomik Görünümü raporlarını karşılaştırmalı olarak ele aldı.
İlk olarak 1999 ve 2024 yılı verilerini ele alan Eğilmez, aradan geçen 26 yıldaki değişimleri sıraladı. Eğilmez, 1999’da gelişmiş ülkelerin dünya GSYH’sindeki payının yüzde 57,4 iken 2024’de yüzde 39,6’ya gerilediğini buna karşılık gelişmekte olan ülkelerin dünya GSYH’sindeki payının 42,6’dan yüzde 60,4’e yükseldiğini kaydetti.
ABD’nin payının 21,9’dan 14,8’e düşerken, Çin’in payının 11,2’den 19,3’e çıkarak dünyanın en büyük ekonomisi konumuna yükseldiğini belirten Eğilmez, Çin, dünya ihracatındaki payını da yüzde 3,1’den 11,8’e yükselterek büyük bir çıkış yakaladığını söylüyor.
Eğilmez, bu tablodaki verilere farazi bir gelir dağılımı çerçevesinde bakıldığında ise gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere göre yaklaşık 2,5 kat daha fazla gelir elde etmiş olacağını söyledi.
2025-2026 karşılaştırması
IMF raporundaki 2025 yılı ve 2026 yılında ABD, Euro Bölgesi, Çin, Arjantin ve Türkiye’nin üç temel makroekonomik göstergeleri ele alan Eğilmez, ABD ekonomisinin resesyona girmeyeceğini ancak Euro Bölgesi’nin “resesyonun eşiğinde” olduğunu kaydetti.
Çin’in son yıllardaki alışılmış büyüme oranlarının yarısına razı olduğunu aktaran Eğilmez, Arjantin’in sıkı mali önlemlere rağmen iyi bir büyüme performansı göstermesinin beklendiğini yazdı. Türkiye’nin ise her iki yılda da potansiyel büyüme oranının (yüzde 4,9) altında kalacağının tahmin edildiğini söyledi.
İşsizlik oranlarına ilişkin tahminleri de değerlendiren Eğilmez, ABD’de işsizlik oranının doğal seviye olan yüzde 4,5’in altında kalmasının, Euro Bölgesi’nde ise yüksek seyretmesinin beklendiğini belirtti.
Arjantin’in, kamu harcamalarını kısma yolunda aldığı sert önlemlere, bu yaklaşımın yol açtığı işten çıkarmalara karşın işsizlik oranını düşüreceğinin tahmin edilidğini söyleyen Eğilmez, Türkiye’de işsizliğin yüzde 8,3 seviyesinde kalacağı öngörülse de, geniş tanımlı işsizliğin yüzde 30’a yaklaştığını hatırlatarak bu oranın gerçeği tam yansıtmadığını vurguladı.
Enflasyon karşılaştırması
Ülkelere göre enflasyon karşılaştırması da yapan Eğilmez, "Ekonomilerin çeşitli sıkıntılar içinde olması enflasyonun düşük kalmasına yol açıyor" dediği yazısında şu ifadelere yer verdi:
"ABD’nin yüzde 2’lik hedefe 2026’da ulaşacağı ve onun altına düşeceği tahmini söz konusu. Euro Bölgesinde enflasyon yüzde 2’nin altında, Çin neredeyse deflasyona girecek gibi görünüyor. Burada dikkati çeken iki ülke var: Arjantin, eğer tahminler gerçekleşirse enflasyonu 2026 sonunda yüzde 10’a düşürecek. 2024 Nisan ayında enflasyonun yüzde 292,2 olduğu dikkate alınırsa bu büyük bir başarı olacak. Buna karşılık aşağı yukarı aynı tarihlerde enflasyonla mücadeleye girişen Türkiye’de enflasyon 2026 sonunda hala yüzde 20’nin üzerinde kalacak gibi görünüyor."
Arjantin ve Türkiye karşılaştırması yaptı: Türkiye neden başarısız?
Yazısında Arjantin ve Türkiye’nin enflasyonla mücadelesini karşılaştıran Eğilmez "Arjantin enflasyonla mücadelede bu kadar başarılı olurken Türkiye’nin başarıya ulaşamamasının nedeni nedir? Burada pek çok neden sayılabilir ama en önemli neden para ve maliye politikasının birlikte uygulanamamasıdır" dedi.
Eğilmez’e göre Arjantin, enflasyonla mücadelede ılımlı bir para politikası izlerken sert bir mali disiplin uyguladı. “Arjantin Merkez Bankası faizi çok yüksek seviyelere çıkarmadı ama gerekmediğinde de düşürmedi. Enflasyon yüzde 31, faiz oranı ise yüzde 29 düzeyinde” diyen Eğilmez, ülkenin asıl başarısının maliye politikasında olduğunu belirtti.
Eğilmez, enflasyondaki düşüşün özel kesimde güveni artırdığını ve toplumun enflasyon beklentisinin kırıldığını dile getirerek, Arjantin’in ekonomik atılımının IMF ve ABD desteğiyle de güçlendiğini hatırlattı.
Mahfi Eğilmez, Türkiye’nin ise enflasyonla mücadelede ağırlığı para politikasına verdiğini, maliye politikasının ise yeterince etkin kullanılmadığını söyledi. Maliye politikası yalnızca vergi artırımları yönüyle devreye sokulduğunu ve kamu harcamalarındaki israf üzerinde durulmadığını belirtti.
Eğilmez yazısında "Bazı düzenlemeler sembolik olarak etki yapar. O etkiden yararlanabilmek için kural koyanların koydukları kurallara önce kendilerinin uyması gerekir. Türkiye bunları yapmadı. O nedenle de enflasyon beklentisini kıramadı. Enflasyon beklentisi kırılamazsa enflasyon düşmez" ifadelerine yer verdi.
Arjantin'in enflasyonla mücadelede ağırlığı maliye politikasına, Türkiye ise para politikasına verdiğini söyleyen Eğilmez, "Mali disiplini iyi kötü sağlamış olan gelişmiş ülkelerde ağırlığı para politikasına vermek ve faiz politikasıyla enflasyona karşı koymak mümkündür. Buna karşılık mali disiplini sağlayamamış gelişme yolundaki ülkelerde para politikasına dayanarak enflasyon sorununu çözmek çok zordur. O nedenle Arjantin doğrusunu yapmıştır. Türkiye, 2001 krizi sonrasında mali disiplini sağlayarak ve bunu para politikasıyla destekleyerek enflasyon sorununu çözmüştü. Bu kez yalnızca para politikasına dayanarak hareket etti" dedi.