Martin Wolf- Financial Times

Martin Wolf- Financial Times

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Bir sonraki finansal kriz ne zaman yaşanacak? Bunu bilmiyoruz. Şu anda emin olabileceğimiz tek bir konu var: Eğer bu krizden öğrenmemiz gerekenleri öğrenmezsek, yaşanacak bir diğer kriz dünya ekonomisini çok uzak olmayan bir gelecekte oldukça kötü bir durumda bırakacak. Burada asıl büyük soru, bu derslerden öğrenilenler gerçekleştirilecek düzenlemelerin içine katılmalı mı? İyimser görüşler, bankaların derslerini aldıklarını ve gelecekte daha sorumlu davranacaklarını söylüyorlar. Kötümser olanlar ise, kanun yapıcıların yeni bir Sarbanes- Oxley oluşturacağından endişeleniyorlar. 2002 yılında yaşanan Enron ve diğer skandalların ardından parlementodan geçen bu kanunun zaten yeterince kötü olduğunu ve bankaların böyle bir durumda daha kötü olaylar yaşayabileceklerini düşünüyorlar. Benim iyimserlere yanıtım "Hayal kurmaya devam edin", kötümserlere yanıtım ise "Evet yapılacak böyle bir düzenlemenin tehlikeleri konusunda haklısınız ama bu da hiç bir şey yapılmaması anlamına gelmemeli" şeklinde olacak. Son otuz yıldır finansal sistem iki noktada etrafına ışık saçıyor: Kriz yaratma konusundaki yeteneği ve kamu riski ve özel kesimin karşılıkları arasındaki uyumsuzluk. Bu dönemde yaşanan finansal krizler, tek tek ekonomilerde hasara yol açtıysa da dünya ekonomisini ağır bir şekilde tahrip etmedi Ancak bu sadece bir zamanlama meselesi. Eğer ABD enflasyonu kontrolden çıkarsa ya da yabancı resmi kurumların Amerikan dolarına verdikleri desteği geri çekmeleri söz konusu olursa o zaman ne olacak? Bu durumda ABD'de uzun zamandır süren ve derin bir şekilde yaşanan resesyonun harap edici ekonomik ve politik sonuçları söz konusu olacak. Bankacılık sistemindeki kurumların zarar görmesine neden olan konulardan bir diğeri, yoğun bir şekilde yaşanan müşteriler ve kurumlar, hisse sahipleri ve yönetim, yönetim ve diğer kurumlar arasında yaşanan aracı problemleri İşlemlerin kalitesinin gözlenmesinde yaşanan zorluklar durumu daha da kötüleştiriyor. Düzenleyici mekanizmaların ortak kararlılığının mevcut sistemi dürtmesine ihtiyacımız var. Bu, likidite yönetimine daha fazla özen gösterilmesini, Basel II doğrultusunda sermaye gereksinimlerine odaklanılmasını, iş dünyasında daha fazla şeffaflığı ve derecelendirme kuruluşlarının daha fazla bağımsız olmasını gerektiriyor. Ben bu konulardan bir tanesinin bile büyük farklılıklara yol açacağını düşünüyorum. Düzenlemeleri yaparken en önemli nokta, makro öngörü ile hareket etmek. Bank for International Settlement' dan William White'ın belirttiği gibi bankalar, hemen hemen her zaman birlikte krize giriyorlar. Nihayetinde önemli bir ikilemle karşı karşıya kalıyoruz. Bir tarafta büüyk krizler yaratabilme konusunda kapasitesini ispat etmiş bir bankacılık sektörü diğer tarafta ise bunu düzenlemek için gerekli olan kapasite ve istekteki yetersizlik.İçinde yer alanlar için çok büyük karşılıklar, kenardan seyreden milyonlarca masum için tekrarlanan krizler sunan bir finansal sekötr. Piyasa önderliğinde bir küreselleşme isteyenlerin bunun Aşil'in topuğu olduğunu anlamaları gerekiyor. Daha büyük bir küresel kriz yaklaşmadan önce etkili bir hareket planının bir an önce oluşturulması gerekiyor. Çeviri: Tuba İLZE GÖRMEZOĞLU