Patates ve elma diyarı Niğde tekstilde atağa geçti, sıra kalsitte

Patates ve elma diyarı Niğde tekstilde atağa geçti, sıra kalsitte

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

NİĞDE - Türkiye'nin patates ve elma üretiminin önemli bir bölümünü gerçekleştiren Niğde'de tekstile yönelik hizmet vermeye başlayan firmalar, kentte yeni bir 'istihdam ve ihracat sektörü' oluşturdu. Çoğunlukla iplik üretimi üzerine çalışan firmalar, önemli dünya firmalarının bile hammadde ihtiyacını karşılamaya başladı. Bazı firmaların kumaş üretimine de geçmesi ile tekstilde 'entegreleşmeye' adım atan kent şimdi de dünyanın en saf ve en beyaz yataklarına sahip olduğu söylenen kalsiti değerlendirerek, madencilikte hız kazanmayı hedefliyor. Garanti Bankası ile DÜNYA Gazetesi işbirliği ile düzenlenen "Garanti Anadolu Sohbetleri" toplantısının 50. durağı, Doğuş Grubu'nun kurucusu merhum Ayhan Şahenk'in memleketi Niğde oldu. DÜNYA Gazetesi Başyazarı Osman S. Arolat'ın yönetiminde gerçekleştirilen toplantı, Ayhan Şahenk için yapılan saygı duruşu ve Arolat'ın Şahenk ile yaptığı röportajın gösterimiyle başladı. Toplantıda tekstilin önemli bir sektör haline gelmeye başladığı kentte, sektörün boyama, dokuma ve konfeksiyon gibi alanlarla desteklenebileceği vurgulandı. Niğde'nin 101 bine varan şehir nüfusu ve 335 bin civarındaki il nüfusuyla Türkiye'deki orta büyüklükteki illerden birisi olduğunu belirten Niğde Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Serdar Ecemiş, "Toplam ekonominin hemen hemen yüzde 40'ını oluşturan tarım sektörü, istihdam bakımından çok daha büyük bir kesimi oluşturuyor. Toplam nüfusun yüzde 50'si tarım ve hayvancılıkla uğraşıyor" dedi. Niğde'de tarım denilince akla patates ve elmanın geldiğini hatırlatan Ecemiş, "Patates üretiminde 580 bin ton ile Türkiye üretiminin yaklaşık yüzde 25'ini; elma üretiminde de 250 bin tonla Türkiye üretiminin yaklaşık yüzde 10'unu gerçekleştiriyoruz. Yani Niğde, üretim miktarı ile Türkiye çapında önemli bir yerde. Ama bu durum ekonomik değer olarak aynı oranlarda yansıyor mu? Bunu söylemek zor" diye konuştu. "Dünya firmalarına hammadde sağlanıyor" Niğde sanayiinin omurgasını tekstilin oluşturduğunu söyleyen Ecemiş, "Yeterli tanıtımı yapabilmiş değiliz ama hem istihdam hem üretim hem de ihracat bakımından tekstil, Niğde için oldukça önemli bir sektör. Çoğunlukla iplik üretimi üzerine çalışan firmalarımız, ürettikleri kaliteli iplik ile dikkati çekiyorlar. Dünyanın önemli firmalarına hammadde sağlayan üreticilerimiz var. Son zamanlarda Niğde'de tekstil alanında entegre bir üretim alanı da oluşuyor. İplik üreten bazı tesislerimiz aynı zamanda kumaş dokumaya da geçmiş durumda. Niğde ekonomisi bakımından son yıllarda daha fazla öne çıkan sektörlerimizden birisi de madencilik, daha doğrusu kalsit üretimi" bilgisini verdi. Ecemiş, "Niğde kendine tarımın dışında yeni çıkış alanı yaratmalı. Ya da tarımda bir dönüşüm gerçekleştirmeli ve bu alanı tarımsal sanayi ile desteklemeli. Tekstil Niğde için gelecek dönemde de bir süre önemli sektör olarak devam edecek. Bunun da sinerji oluşturacak. Sektörün boyama, dokuma ve konfeksiyon gibi alanlarla desteklenmesi gerekiyor. Bunun yanı sıra kalsit kullanan sektörlerin Niğde'ye çekilip, çekilemeyeceği konusunda ciddi bir araştırmaya ihtiyaç var" dedi. "500 milyon dolarlık yatırım yeterli değil" İle 500 milyon dolarlık sanayi yatırımı yapıldığını belirten Niğde Valisi Sebahattin Öztürk, "Bu rakam tabii ki yeterli değil. Niğde çok kalabalık bir nüfusa sahip değil. Dolayısıyla kendimizi çok büyük vilayetlerle kıyaslayamayız. Ancak mutlaka en iyiyi hedeflemek en büyük arzumuz" dedi. İlde iki adet organize sanayi bölgesi olduğunu hatırlatan Öztürk, "Bir OSB'miz yüzde 80 doluluk oranına sahip. Diğeri ise yüzde 60 tahsisi yapılmış olan karma OSB'miz. İşadamlarımız, müteşebbislerimiz en değerli varlıklarımız. Artık ülkemizde yalnızca devletin yapacağı yatırımlarla ülkenin kalkınması beklenemez. Türkiye'nin kalkınması dolayısıyla bizim kalkınmamız girişimcilerimizin gayretleriyle gerçekleşecektir" diye konuştu. Niğde'ye 82 milyar YTL kredi vermişiz Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere: "Niğde, grubumuzun kurucusu merhum Ayhan Şahenk'in memleketi. Bu nedenle Garanti Anadolu Sohbetleri'nin 50. toplantısını özellikle Niğde'de gerçekleştirmek istedik. Garanti Bankası Anadolu Sohbetleri, 5 yılda 38 ilde 49 kez düzenlendi. 50. durağımız olan Niğde'nin ardından da ekonominin ana omurgası KOBİ'lerimiz düşünsel vizyonlarına katkıda bulunmak amacıyla düzenlediğimiz toplantılarımız sürecek. Garanti Bankası Niğde'de neler yapmış diye baktığımız zaman; Bugün itibariyle Niğde'de 25 bin 849 adet müşterimiz olmuş, 19 bin 603 adet kredi kartı kullanıcı müşterimiz var. Poslar üzerinden geçen ciro da 12.6 milyon YTL. Niğde'ye 82 milyar YTL kredi kullandırmışız, 73 milyar YTL mevduat toplamışız. Yani topladığımızdan daha fazlasını Niğde'ye geri vermişiz. İlde poslardaki pazar payımız da yüzde 33. Niğde'de Garanti Bankası'na böyle bir pazar payı yakışırdı. Garanti Bankası olarak kredi kartlarında öncü bankayız. Kredi kartlarında adet ve ciro pazar payımız yüzde 21.1. Pos makinesi adet ve ciro pazar payımız ise yüzde 22.1. Yurtdışında kredi kartlarına danışmanlık hizmeti veriyoruz. Hollanda'dan, Ukrayna'dan, komşumuz Yunanistan'dan, Avusturalya'dan geliyorlar, kredi kartı hizmetini Garanti Bankası'ndan öğreniyorlar. Bu da bizim için başka bir gurur kaynağı." "Doğru çeşitlendirme yapılmalı" Alara Fidan Üretim ve Pazarlama CEO'su Yavuz Taner: "İhracata yönelik modern meyve yetiştiriciliği ve pazarlaması ile meyve üretiminde Niğde'nin yapabileceği şeyler var. Niğde'de bodur elma yetiştiriciliğinin doğru çeşitlendirmeyle, doğru metotlarla yapılması çok önemli. Modern meyvecilik açısından da sulanabilen arazilerde elma yetiştiriciliği yapılmalı ve yeni çeşitlerle desteklenmeli. Su kaynakları modern sistemler kurularak kullanılmalı." "Proje üretmek zorunluluk" Proje Geliştirme Uzmanı Prof. Dr. Ali Beba: "AB projelerinde Niğde olması gereken yerde değil. Niğde değişmek, proje üretmek zorunda. Bilgi çağını ıskalamamamız lazım. Teknolojiyi kullanan toplum olduk. Teknolojiyi üreten ve kullanan bir toplum olamadık. Çünkü AR-GE'ye katkılar çok düşük. Dünyadaki şirketlerin yüzde 80'i aile şirketi. Ama bunların ömürleri kısa. Türkiye'de aile şirketlerinin ömrü 28 yıl, Avrupa'da ise 70 yıl. Kurumsallaşmaya karşı direncinizi kırmak için elinizden ne geliyorsa yapın ve kurumsallaşın." "Yabancı sermaye çekilmeli" İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Erdoğan: "Niğde bölgesi kalsit bakımından son derece zengin. Kalsit boya, kağıt, gıda, temizlik, hediyelik eşya, kimya, ilaç sanayiinde kullanılıyor. Yabancı sermayenin mutlaka Niğde'ye çekilmesi gerek. Niğde'ye boya sanayiinin entegre edilmesi ve plastik sanayiinin de bölgeye çekilmesi önemli. Ayrıca sektörde sağlıklı sayılara ulaşmak gerek. Sektör doğru rakamlarla ifade edilmiyor. Pomza madeninin başına gelen bu madenin de başına gelecek diye korkuyoruz." "Bu yıl büyüme olmaz" Bilgi Üniversitesi İİBF Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asaf Savaş Akat: "Ben ekonomide yavaşlama ve durma bekliyorum. Kriz yok, doğru. Ama 2008'de büyüme olmaz. Yüzde 1-2 büyüme bile başarı olur. Daha sakin ama sorunlu bir dönemdeyiz. Bizim bilmediğimiz bir kriz bu. Maddi çalkantılar olmadığı için bunu hiç bilmiyoruz. Yılın tamamı kötü geçecek. Uzun süren bir resesyon olacak. Dünya ekonomisi yavaşladığı için ihracat olumsuz etkilenecek. Türkiye'ye olan güven de olumsuz yönde etkilenecek."