”Proje finansmanında ileriye dönük hedeflerimiz var”

Yapı Kredi CEO'su Açıkalın, "Finansal imkanlarımızı proje finansmanına yönlendirme niyetimiz var" dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Yapı Kredi Bankası Üst Yöneticisi (CEO) Faik Açıkalın, altyapı projelerinin finansmanının ciddi bir tecrübe işi olduğunu belirterek, '''Bankamızın da bu konuda yeterince tecrübesi ve ileriye dönük hedefleri vardır'' dedi.

Açıkalın, UniCredit Grubu tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Uluslararası Proje ve Altyapı Finansmanı Konferansı'nda Türkiye'nin, dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğunu söyledi.

Türkiye'nin demografik avantajlarının 17'ncilikten çok daha önemli potansiyeller içerdiğini vurgulayan Açıkalın, ''Önümüzdeki yıllar, Türkiye'nin göreceli öneminin çok daha artacağı yıllar olacaktır'' dedi.

Bankacılık sektörünün yaşadığı yapısal reformların ve büyüme potansiyelinin, Türkiye'yi çok cazip kılan faktörler olduğunu anlatan Açıkalın, şunları kaydetti:

''Türkiye'nin stratejik coğrafi konumu, genç ve eğitimli nüfusu, modern teknoloji kullanımına yatkınlığı, uluslararası kriterlere uygun hukuki altyapısı ve ülkedeki ekonomik istikrardan kaynaklanacak uzun vadeli fonlara erişim imkanı, Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda önemli avantajlarından biri olacak.

Türkiye'deki nüfusun yüzde 65'i 35 yaşın altındadır. Bu hem bir fırsattır hem de doğru işlenmesi gereken bir kaynak olarak ciddi bir ajanda maddesi olarak önümüzde durmakta ve Türkiye'nin koyduğu vizyonda altyapı gelişimi son derece zaruri.''

Açıkalın, Türkiye'nin ciddi bir sosyal ve kültürel gelişimi, önemli bir nüfus artışı, göç sorunu ve küresel teknolojik değişimi yakalamak gibi bir gündemi olduğunu dile getirerek, Türkiye için altyapı yatırımlarının önemli bir ihtiyaç olduğunu söyledi.

Rekabet gücünün sürmesinin, altyapıya yönelik yatırımların güçlendirilmesiyle mümkün olduğunu vurgulayan Açıkalın, ''Çünkü yetersiz altyapı bir yandan sanayileşme hızını engellerken, diğer tarafta yabancı sermaye akımının da ciddi biçimde cesaretini kırıyor. Ekonomide yatırımların sürdürülebilmesi için de durgunluğa karşı kullanılacak en önemli araçlardan birisi. Çok yoğun sermaye gerektiriyor. Dolayısıyla mutlaka ülke genelinde devlet tarafından desteklenmesi gerekiyor'' şeklinde konuştu.

Yapı kredi için de proje finansmanın son derece önemli bir alan olduğunu anlatan Açıkalın, şunları söyledi:

''Finansal imkanlarımızı proje finansmanına yönlendirme niyetimiz var. Yatırım bankacılığını, Kurumsal ve Ticari Bankacılık altında yapılandırdık. Proje ve Yapılandırılmış Finansman bölümümüzü de Kurumsal Bankacılık'ın altında kurduk.

Türkiye, iyi bankaların olduğu, bankacılık alanında iyi bir rekabetin yaşandığı bir ülke. Altyapı projelerinde lideriz. Son üç yılda 500 milyon doların üzerinde kredi tahsisi gerçekleştirdik. Aynı zamanda enerji üretimi projelerinde de lider konumdayız. Bu alanda da 2 milyar dolar civarında kredi tahsisi gerçekleştirdik.

Dağıtım projelerinde de lider konumdayız. Bu destekleri rakamlara dökersek eğer, bugüne kadar tahsis ettiğimiz krediler 4,5 milyar dolar civarındadır. Bunun 3,3 milyar dolarlık kısmının finansmanı halihazırda gerçekleşmiş durumdadır. Altyapı projelerinin finansmanı, ciddi bir tecrübe işidir. Bankamızın da bu konuda yeterince tecrübesi ve ileriye dönük hedefleri vardır.''

UniCredit Menkul Değerler CEO'su Kaan Başaran

UniCredit Menkul Değerler Üst Yöneticisi (CEO) Kaan Başaran da, Türkiye'deki genç nüfusun, Avrupa ortalamasının çok üzerinde olduğunu söyledi.

Türkiye'nin yaklaşık 200 milyar dolarlık yatırıma ihtiyacı olduğunu anlatan Başaran, Türkiye'nin enerji tüketiminde de en hızlı büyüyen ülkeler arasında olduğunu ifade etti.

Başaran, ''Krizin sonrasında Türkiye'de enerji ve altyapı projelerinin ilgi çekmesi sürpriz olmayacaktır. Türk bankaları ve Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı finans kuruluşları da önümüzdeki dönemde enerji ve altyapı projelerine destek vereceklerdir'' diye konuştu.