"Bıçak kemiğe dayandı" diyen İSMMMO Başkanı Arıkan uyardı: Muhasebeciler her
"Bıçak kemiğe dayandı" diyen İSMMMO Başkanı Arıkan uyardı: Muhasebeciler her
an sokağa çıkabilir İSTANBUL - İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) Başkanı Yahya Arıkan, meslek mensuplarının üzerindeki angaryaları artıran bir süreç yaşandığını belirterek "Bıçak kemiğe dayandı. Artık her şey olabilir, meslek mensubunun dayanma gücü kalmadı. Muhasebeciler her an sokağa çıkabilir" dedi. Sektörde yetki karmaşası, angaryalar, tahsilat, haksız rekabet, ücretini alamama gibi sıkıntılar yaşandığını ifade eden Arıkan, atılan adımların sorunları çözmekten uzak olduğunu kaydetti. DÜNYA'nın sorularını yanıtlayan Arıkan, geçmişte 'angaryalar mitingi' yaptıklarını ve sonucunun çok etkili olduğunu da hatırlattı. Kamuoyuna 'Arıkan yasası' olarak yansıyan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 'ilk veto edilen yasa' özelliğini taşıyan 5760 sayılı "Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" hakkındaki eleştirilerini de dile getiren Arıkan, yanlış hesabın Bağdat'tan döndüğünü söyledi. Kanunun mesleğin sorunlarını çözmekten uzak olduğunu ifade eden Arıkan, "Bu siyasi anlamda birtakım hesapların yapıldığı bir kanun. Biz isterdik ki kanun hazırlanırken 20 yıllık birikimlerimizden yararlanılsın, aksaklıkları ortadan kaldıracak bir çalışma ortamı oluşsun. Maalesef bu olmadı" dedi. Bu yasa Anayasa Mahkemesi'ne gider Halen TBMM Genel Kurulu'nda olan kanunun meslek odalarında seçim sistemine müdahale ettiğini vurgulayan Arıkan, şunları söyledi: "Bu yasanın bir yönü bir kişinin önünü kesmeye yönelik olması, diğer yönü bir grubun önünün açılmasını sağlayacak bir seçim sistemi getirmesi. Genel Kurul bunu kabul etse bile süreç yeni başlıyor. Cumhurbaşkanı kamu düzenine aykırı bir seçim yapılmasını engellemiş oldu. Yasa Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan '31 Aralık 2008 tarihine kadar yapılacak olan oda ve TÜRMOB seçimleri eski hükümlere göre yapılır' şeklinde geçti. Ama özü, nispi temsil, antidemokratik birçok madde halen duruyor." Yasa çıktıktan sonra Anayasa Mahkemesi'ne götürüleceğini belirten Arıkan, özellikle nispi temsil ve sınav sistemiyle ilgili bölümlerin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğine inandıklarını söyledi. Meslek odaları özerk kalmalı Düzenlemeyi siyasi müdahale ve kadrolaşma harekatının bir parçası olarak yorumlayan Arıkan, meslek odalarının siyasetin gölgesinde olmaması gerektiğini vurguladı. Sınav komisyonu ile ilgili değişikliklerin de siyasi olduğunu savunan Arıkan, "Mevcut durumdaki sınav komisyonu mesleğe yönelik tüm sınavları yapıyor ve 7 kişiden oluşuyor. Bunların ikisi Maliye Bakanlığı'ndan, ikisi TÜRMOB'un önerdiği kişiler, üçü de üniversitelerden. Düzenleme ile iki sınav komisyonu oluşturulması ve bu komisyondaki kişilerin dördünün Maliye Bakanlığı'ndan olması öngörülüyor. Bu da yetmiyor sınavların gözetim ve denetim altında yapılması getiriliyor. Maliye Bakanlığı'nın zaten gözetim ve denetim yetkisi var. Burada hangi hesaplar yapılıyor? Böyle bir komisyonun da yargı tarafından iptal edileceğini düşünüyoruz" diye konuştu. Antidemokratik maddeler duruyor Yeni yasada meslek mensuplarının sorunlarıyla ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığını dile getiren Arıkan, "Hem mali müşavir, hem de yeminli mali müşavirlerin sorumluluklarıyla ilgili düzenleme yok. Başından beri biz hem yetki, hem de sorumluluk olmalı diyoruz. Yine kanunda sorumluluk sigortası boyutuna açıklık getirilmiyor. Antidemokratik maddelerin hepsi duruyor" dedi. Meslekte azınlığın çoğunluğu yönetmesi gibi bir durum yaşandığını söyleyen Arıkan, şunları söyledi: "Madem TÜRMOB Yönetim Kurulu oluşumunda demokratik bir yapı getiriliyor. Niçin bu oluşumda 5 YMM olma zorunluluğu kaldırılmıyor? O da yetmiyor TÜRMOB Başkanı'nın YMM olma zorunluluğu duruyor. Türkiye genelindeki 75 bin meslek mensubunun 71 bini SMMM, bunlar TÜRMOB'da 4 kişi ile temsil ediliyor. Bu demokrasi ayıbı dünyanın hiçbir yerinde yok. Bu noktada samimiyetten söz etmek zor." TTK Türkiye'nin ve mesleğin önünü açacak Kanunda öngörülen serbest muhasebeci (SM) unvanının kaldırılması ve staj süresinin 3 yıla çıkarılmasını desteklediklerini söyleyen Arıkan, bir geçiş süreci olması gerektiğini vurguladı. Öte yandan gündemde yer alan Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu (TTK) gibi gelişmeleri de değerlendiren Yahya Arıkan, TTK'nın Türkiye'nin gelişmesine katkı sağlayacağını söyledi. TTK'nın Türkiye'nin şeffaflaşması sürecinde önemli bir adım olacağını belirten Arıkan, işletme sahiplerinin de buna sahip çıkması gerektiğini kaydetti. Kanunun birinci muhatabının TOBB olduğunu dile getiren Arıkan, kanun parlemantoda görüşülürken TOBB ve TÜRMOB'un birçok noktada kurumsal işbirliği içinde olduğunu belirtti. Arıkan, "TTK, 50 yıl sonra Türkiye'yi daha çağdaş bir noktaya getirecek. 15 Haziran'dan sonra Genel Kurul'a gelmesi bekleniyor. Umut ederim ki son dakikada birileri tarafından engellenmez" dedi. Lisanslı denetçilik yolu açılıyor Türkiye'deki 75 bin meslek mensubunun yüzde 98'inin geçimini defter tutmadan sağladığını dile getiren Arıkan, TTK ile birlikte muhasebecilerin iş sahasının da genişleyeceğini kaydetti. Oda olarak meslek mensuplarını bu sürece 3 gövdeli bir çalışma ile hazırlayacaklarını açıklayan Arıkan, ilk adımın eğitim olduğunu belirtti. "Tek bir kişi kalana kadar bu işin eğitimini vereceğiz" diyen Arıkan, bu yıl İstanbul'da 10 bin meslek mensubuna eğitim vereceklerini bildirdi. Meslek mensuplarının denetim yapabilmesi için TTK'da belirli bir programa sahip olması gerektiğini vurgulayan Arıkan, ikinci adımın da program hazırlığı olduğunu iletti. Üçüncü adım olarak meslek mensuplarının kurumsallaşması gereken bir dönem başladığına işaret eden Arıkan, "Denetim bir ekip işi. Üyelerimize nasıl kurumsallaşacaklarıyla ilgili modeller veriyoruz. Meslek mensuplarımızı bu sürece hazırlayacağız" dedi. Denetim yapacakların mutlaka bir lisanslamadan geçmesinin istendiğini belirten Arıkan, oda olarak lisans eğitimi vereceklerini de aktardı. Arıkan, "TTK yürürlüğe girdiğinde mali müşavirlik mesleği yıldızı parlak bir meslek olacak. Yeter ki bu engellenmesin" diye konuştu. İktidar gerçek gündeme dönmeli Dünya ekonomisiyle birlikte Türkiye'nin de zorlu bir sürece sürüklendiğini söyleyen Yahya Arıkan, şöyle devam etti: "Bunu en iyi müşterilerimizden görüyoruz. Son bir yıldır iş hacimlerinde ciddi düşüşler var. Borç yükü 500 milyar doları buldu. Cari açık son derece tehlikeli. Özel sektörün borçlanması da 100 milyar dolara ulaştı. Dünyada 1929 krizinden daha ağır bir kriz bekleniyor. Gelecek tehlikeler karşısında ulusal önlemler paketi hazırlamalıyız. Bu noktada da en büyük görev hükümete düşüyor. Ama hükümet bir başka zafiyet içerisinde. Gündem farklı noktalara çekiliyor. Kadrolaşma artıyor. Vergi dairesi başkanı görevden alınıyor. Bizlerle oynuyorlar. 'Her taraf benden olsun' yaklaşımı bu ülkeye zarar veriyor. Bu gemi battığında hep birlikte batarız. Türkiye çok büyük bir ekonomik dalgalanma sürecinden geçiyor. Bizimle uğraşacaklarına enerjiyi bu tarafa yönlendirmeliler." Şu an siyaseti düşünmüyorum sonrasında ne olur bilmiyorum Muhasebecilik mesleği ile kendi deyimiyle 'rastlantı' sonucu tanışan, 18 yıldır İSMMMO Başkanlığı görevini yürüten ve TÜRMOB Başkan Yardımcısı olan Yahya Arıkan, "Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz?" sorusunu "Şu an siyaset düşünmüyorum, ama sonrasında ne olur bilmiyorum. Böyle bir düşüncem olsaydı bugün rahatlıkla parlamentoya girmiş olurdum. Hedefim mesleğimle ilgili olumlu çalışmalara imza atmak. Ama bizde yasal engeller var. Diğer mesleki odalarda, oda başkanları birlik başkanı olabiliyor, ama bizde YMM olma şartı aranıyor" yanıtını verdi. Vergi barışı gündeme gelirse, destek vermeyiz İstihdam Paketi ve sigorta prim taksitlendirmesi gibi gelişmeleri desteklediklerini belirten Yahya Arıkan, "Ama vergi barışı gibi bir konudan söz ediliyor. Geçmişte böyle bir uygulamaya destek verdik ama artık matrah artışı gibi muhasebeyi yok sayan bir uygulamayı asla desteklemiyoruz. Vergi barışı dürüst vergi mükellefleri ile işini düzgün yapan muhasebecileri zedeler" dedi. Kayıtdışı ekonominin gündeme gelmesini isteyen Arıkan, "Türkiye'de bunu çözecek altyapı var. Tek mesele siyasi irade. Ama birileri kayıtdışından besleniyorsa ona söyleyecek bir şey yok" diye konuştu. Rakamlarla muhasebecilik sektörü Türkiye genelinde yaklaşık 71 bin serbest muhasebeci (SM) ve serbest muhasebeci mali müşavir (SMMM) bulunuyor. Bunların 25 bini İSMMMO üyesi. İSMMMO üyelerinin yüzde 70'ini SMMM'ler, yüzde 30'unu SM'ler oluşturuyor. Türkiye genelindeki yeminli mali müşavir (YMM) sayısı ise 3-4 bin civarında. 70 ilde SMMM odası, 8 ilde de YMM odası bulunuyor. Odaların üst örgütü ise TÜRMOB. Meslek mensupları halihazırda 3568 sayılı Meslek Kanunu'na tabi olarak çalışıyorlar.