"Çok değerli fırsatların olduğu bir dönemdeyiz"
Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Özince, "ülke ve bankacılık adına fırsatların olduğu bir dönem içindeyiz" dedi
İSTANBUL - Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, ülke ve bankacılık adına çok değerli fırsatların olduğu bir dönemin içinde bulunulduğunu belirterek, "Bu bağlamda hem İş Bankası hem de genel olarak bankacılık sektörü bir bütün olarak bu anlamlı büyümeyi hazır bir şekilde bekliyor" dedi.
İş Bankası'ndan yapılan açıklamada, Uluslararası FTSE Global Markets Dergisi'nin, ekim sayısında, "İş Bankası Sakin Güç" başlığıyla, Ersin Özince'nin açıklamalarını kapağına taşıdığı belirtildi.
Açıklamaya göre, FTSE Global Markets dergisindeki röportajında ülke ekonomisine dair değerlendirmelerde bulunan Özince, "Hem ülkeye gelen doğrudan ve dolaylı yatırımlar hem de içteki büyüme ivmesi düşünüldüğünde ülke ve bankacılık adına çok değerli fırsatların olduğu bir dönem içindeyiz" dedi.
"Meyveleri şimdi toplamaya başladık"
Özince, bu bağlamda hem İş Bankası'nın hem de genel olarak bankacılık sektörünün bir bütün olarak bu anlamlı büyümeyi hazır bir şekilde beklediğini belirtti.
Türkiye'nin 30 yılı aşkın bir süredir serbest pazar uygulamasını geliştirmek için çalıştığına işaret eden Özince, "Bu deneyimin kümülatif faydalarının meyvesini şimdi toplamaya başlıyoruz. Türkiye, gelişen pazarlar ile gelişmiş ekonomiler arasında yer alıyor, bundan dolayı beklenmedik seviyede yabancı sermaye girişine tanık oluyoruz" dedi.
Türkiye'yi "gelişen pazarların kıdemli oyuncusu" olarak niteleyen Özince, Türkiye'nin AB'ye yeni giren birçok ülkeden daha iyi bir performans sergilediğini kaydetti.
"En önemli konu büyüme"
"Şu anda büyüme en önemli konumuz" diyen Özince, bölgesel potansiyele dikkati çekerek hem Doğuda hem de Batıda potansiyelin inanılmaz olduğunu, Türkiye'nin ciddi büyüme grafiği gösteren bu bölgenin tam ortasında bulunduğunu belirtti.
Özince, "Türk iş dünyasının yeni hinterlandı" olarak sıraladığı Doğu Avrupa ülkeleri; Karadeniz çevresindeki ülkeler; Azerbaycan, Türkmenistan ve Kazakistan'ın aralarında olduğu BDT ülkeleri; Suriye ve İsrail'i içine alan Doğu Akdeniz ve hatta Irak ve İran'ın Türk bankacılarını İstanbul'un bölgesel bir finans merkezi olma potansiyeli konusunda cesaretlendirdiğini de vurguladı.