"Sertifikasyon sorununu aşmamız lazım"

3. Türk Havacılık Endüstri Sergisi, Forumu ve Fuarı açılışında konuşan İTO Başkanı, "Eğer biz Türkiye'de bu alanda üretimin önünü açmak istiyorsak mutlaka sertifikasyon meselesini çözmemiz lazım" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş, Türkiye'nin havacılık sektörüne yönelik üretimde başarılı işler yaptığını belirterek, "Aşmamız gereken sorunların en önemlisi sertifikasyon. Eğer biz Türkiye'de bu alanda üretimin önünü açmak istiyorsak mutlaka sertifikasyon meselesini çözmemiz lazım" dedi.
 
İTO ve Türk Hava Yolları (THY) Teknik'in bu yıl 3.'sünü düzenlediği Türk Havacılık Endüstri Sergisi, Forumu ve Fuarı (TÜHESFO), İstanbul Fuar Merkezi'nde açıldı.
 
Murat Yalçıntaş fuarın açılışında yaptığı konuşmasında İTO'nun THY Teknik ile birlikte gerçekleştirdiği TÜHESFO'nun 3. yılında ciddi mesafe kaydettiğini söyledi. Türkiye'nin havacılıkta yeni bir ülke olmadığını, hem 400 yıl evvelinde hem de Cumhuriyetin ilk yıllarında ciddi bir havacılık deneyimi olduğunu dile getiren Yalçıntaş, İTO'nun Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile beraber yürüttüğü Teknopark İstanbul'un Ankara'da yapılan Yönetim Kurulu Toplantısı'nda Bakanlık Müsteşarı'nın kendisine "İlk Türk Silah Fabrikatörü, Şakir Zümre" isimli bir kitap gösterdiğini anlattı.
 
Yalçıntaş, şunları söyledi:
"Ben orada öğrendim, 1925 yılında Haliç'in kıyısında Türk özel sektörü, Şakir Zümre bir silah fabrikası kuruyor ve Türk ordusu için, hem Türk Hava Kuvvetleri için uçak bombaları hem de Türk Deniz Kuvvetleri için su altında patlayan bombalar imal ediyor. Fabrikanın 1930'lu yıllarda çalıştırdığı adam sayısı 2 bin. Bu iş ABD yardımlarına kadar devam ediyor. Ne zamanki ABD, Türkiye'ye silah yardımı yapmaya başlıyor, Türk ordusu Şakir Zümre'den silah almayı kesiyor. Fabrika silah üretimini bitirip tarım aletleri ve kumbara imalatına başlıyor. 1970 yılında Şakir Bey'in vefatıyla da kapanıyor. Gerek Nuri Demirağ'ın gerek Vecihi Hürkuş'un gerekse de Şakir Zümre'nin hikayeleri ekonomimiz için hüzünlü hikayelerdir. O zamanın şartları, o zamanın yöneticilerinin yaklaşımları farklı olsaydı, bugün biz Türk Silahlı Kuvvetleri'nin altyapısını sağlayan özel sektör olarak çok değişik yerde olurduk. Türk ekonomisi olarak çok değişik yerde olurduk. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti devletinin seneler boyunca ihmal ettiği bu iş, Sayın Bakanımız ve sayın bürokratlarla beraber son 10 yılda çok ciddi bir ivme yakaladı. Ben bu ivme sebebiyle Türk özel sektörünün bir temsilcisi olarak başta Sayın Bakanım ve Sayın Bakan Yardımcım olmak üzere tüm bürokratlarımıza teşekkürlerimi ve minnetlerimi sunuyorum."
Nuri Demirağ'ın "Bize ecdadımızdan miras kalan ve dünyaya örnek olan sipahiliğin, süvariliğin, serdengeçtiliğin bugünkü şekli tayyareciliktir" sözünü aktaran Yalçıntaş, bugün bu alanda başarılı noktalara gelindiğini, 2000'li yılların başında Türkiye'nin 33 milyon yolcusu varken bugün 118 milyona ulaşıldığını kaydetti.
 
Üretim alanında da başarılı işler yapıldığını, fuarda 5 binden fazla parça sergilendiğini, hayalinin ise bu parçaların sadece yurt içinde değil yurt dışında da başarılı bir şekilde satılması ve bu sektörün Türkiye'nin ihracatında önemli bir noktaya gelmesi olduğunu söyleyen Yalçıntaş, "Aşmamız gereken sorunların en önemlisi sertifikasyon. Eğer biz Türkiye'de bu alanda üretimin önünü açmak istiyorsak mutlaka sertifikasyon meselesini çözmemiz lazım. Önce yerli sertifikasyonu yapabilmemiz, sonra da yurt dışında akredite olabilmemiz lazım. Denizciler bunu yaptılar. Havacıların da denizcilerin arkasında kalmamız lazım" dedi.
 
Amaç, imalatçı ile talepkarı bir araya getirmek
 
THY Teknik AŞ Genel Müdürü İsmail Demir ise, 3 yıl önce ilk kez gerçekleştirilen fuardan önce, yılda 250 milyon doları aşan dış alımlar arasında hemen hemen hiç yerli üretim olmamasının kendilerini üzen bir husus olduğunu söyledi.
Türkiye'de çeşitli sektörlerde, özellikle otomotiv ve yan sanayinde önemli imalatlar yapan sanayicilerin havacılıktan uzak ve habersiz olduklarını bildiklerini ve farkındalık oluşturmak istediklerini aktaran Demir, ilk fuarında ardından farkındalık oluşunca sektörde bu işe nasıl girişileceği konusunda bir korku oluştuğunu ifade etti.
Bu noktada karşılarına çıkan hususun sertifikasyon olduğunu söyleyen Demir, fuarda sergilenen ürünlerin imalatını yapacak müteşebbislerin dünya çapında birer oyuncu olmalarını amaçladıklarını kaydetti.
Bu sebeple fuara sadece yerli müteşebbisleri değil aynı zamanda dünya genelinde ilişki içinde oldukları ve alım yaptıkları çeşitli uçak ve uçak parçası imalatçılarını da çağırdıklarını aktaran Demir, "Asıl amacımız dünya çapındaki imalatçılara alt yüklenici olabilecek ve bu parçaları dünya çapında üretmeye ve dünya pazarlarına açmaya talip olabilecek müteşebbisler çıkarmak, burada bir forum oluşturup imalatçıyla talepkarı bir araya getirmek. Bunun da nihai amacı bir ekosistem oluşturmaktır. Türkiye'de 2023 hedeflerine bir altyapı oluşturmadan, bir sanayi ve teknolojik ekosistemi oluşturmadan ulaşmak mümkün olmadığını düşünüyoruz. O halde öncelikle altyapımızı yapıp bu ekosistemi oluşturmak üzere gerekli faaliyetleri gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu faaliyetlerin başında da bu tür ekosistemi oluşturacak girişimler yapmak bilgi birikimini sağlamak geliyor" ifadelerini kullandı.
 
Demir, fuarlar aracılığıyla gerçekleştirdikleri bir başka şeyin de atlanması gereken bir eşik olarak gördükleri sertifikasyon süreciyle ilgili bilgilendirme seansları yapmak olduğunu kaydetti.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Davut Kavranoğlu ise havacılık sektörünün Türkiye'nin kalkınması ve gelişmesi için önemli olduğunu, havacılığa yönelik parça üretim sektörünün bir araya geldiği bu fuarın yerli uçak üretim altyapısının önemli bir parçası olacağını dile getirdi.
 
Türkiye'nin son 10 yılda katettiği mesafenin dikkate değer olduğunu, ancak bunu yanında 2023 hedeflerine varmak için bulunulan noktadan çok daha ileri götürecek esaslı değişiklikler yapmak gerektiğine işaret eden Kavranoğlu, "2023 ve daha örtesi hedefler varmak için bizim mutlaka Türkiye'de bilim ve teknoloji ekosistemini gözden geçirmemiz ve rehabilite etmemiz gerekiyor" dedi.
 
TÜHESFO 2012, İstanbul Fuar Merkezi'nde 20 Ekim tarihine kadar devam edecek.
Bu konularda ilginizi çekebilir