Reformlarla Türkiye'nin fondaki kotası yüzde 1'i aşacak

IMF'de bu yılki toplantılarda gündeme gelmesi beklenen reform çalışmalarıyla Türkiye'nin fondan çekebileceği kredi miktarı artacak, maliyeti azalacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Uluslararası Para Fonunda (IMF), bu yılki toplantılarda gündeme gelmesi beklenen yeni reform çalışmalarıyla Türkiye'nin IMF'deki kotası yüzde 1'in üzerine çıkartılırken, fondan çekebileceği kredi miktarı artacak, maliyeti ise azalacak.

Edinilen bilgiye göre, Türkiye'nin halen yüzde 0,60 düzeyinde olan kotası, 2 kat artırılarak yüzde 1 ile 1,5 bandına çıkartılacak.

Türkiye'nin daha önce yüzde 0,45 olan kotası, 2006'daki IMF-Dünya Bankası yıllık toplantılarında yüzde 0,55'e çıkartılmıştı.

Kota artışı

Türkiye'nin IMF'deki kotasının artırılması, bu kurumda daha çok söz sahibi olmasına imkan tanırken, ayrıca daha az maliyetle, daha çok miktardaki krediyi daha esnek koşullarda kullanmasına olanak sağlıyor.

Türkiye'nin 2006 yılında Çin, Meksika ve Güney Kore ile birlikte kotasının artırılmasının ardından şimdi de 186 ülkenin toplam kotasının, en az yüzde 85'inin onayıyla Türkiye'nin ve diğer bazı ülkelerin kota oranlarının yeniden artırılması bekleniyor.

Kotanın yüzde 1'in üzerine çıkarak ikiye katlanmasıyla Türkiye'nin fondan çekebileceği kredi miktarı 4,5 milyar doları bulurken, kredi maliyeti de 4'te 1 oranında azalacak.

Türkiye'nin, son ek kaynak artışı kararıyla IMF'den çekebileceği kredi miktarı 6 milyar doları bulabilecek.

28 Ağustos'ta IMF'nin kaynakları 250 milyar dolar düzeyinde artırılmıştı. Bu paranın 100 milyar dolarlık kısmı ise Türkiye'nin de içinde bulunduğu ülkelere tahsis edilmişti. Türkiye de bu yeni kredi imkanı çerçevesinde yaklaşık 1,5 milyar dolarlık ilave kredi imkanı elde etmişti.

IMF'ye üye ülkelerin kotaları bu ülkelerin maksimum finansal yükümlülüklerini, oy haklarını ve IMF'nin finansal kaynaklarına olan erişimlerini belirliyor.

IMF Yönetim Kurulu tarafından geçen yıl belirlenen reform programı çerçevesinde ekonomisi hızla gelişen ve aralarında Türkiye'nin de bulunduğu ülkelerin artan ekonomik büyüklükleri çerçevesinde kotalarının da artırılması görüşü benimsenmişti.

Kotalar, üye ülkelerin IMF'nin mali kaynaklarını kullanma imkanının yanı sıra faiz oranını da belirliyor. Kotalar genellikle her 5 yılda bir gözden geçirilirken, kota değişiklikleri, ülkelerin cari işlemleri, milli gelirleri ve resmi döviz rezervleri gibi iktisadi faktörler dikkate alınarak belirleniyor.

Ayrıca, kotası yüksek olan ülkeler IMF'de daha fazla oy gücüne sahip oluyorlar.

Kotasının yüzde 1'in üzerine çıkartılmasıyla Türkiye, IMF'de birçok Avrupa Birliği üyesi ülkeyi geçerken, Brezilya ile benzer düzeyde de bir oy hakkına sahip olacak.