Risk iştahı düşük, belirsizlik yüksek
Avrupa CFO Anketi’ne katılan Türkiye’deki CFO’lar gelecek 12 aya ilişkin gelir ve istihdam artışı beklentisinde Avrupalıları geride bırakıyor. Risk konusunda en üst düzeyde hassasiyete sahip olan CFO’ların yüzde 71’i şirketlerinde temkinli ilerlemeyi tercih ettiğini vurguluyor.
Denetim, finansal danışmanlık, risk danışmanlığı ve vergi alanlarında, birçok farklı endüstride faaliyet sürdüren Deloitte'un, düzenli aralıklarla yayınladığı Avrupa CEO Anketi sonuçları açıklandı.
Toplam 19 ülkeden 1550 CFO'nun katıldığı araştırmaya Türkiye'nin önde gelen şirketlerinden 100 CFO soruları yanıtladı. Çalışma, 2017'nin üçüncü çeyreğine ilişkin CFO değerlendirmelerini ve gelecek beklentilerini içeriyor. CFO Anketi 3. çeyrek sonuçları Türkiye'deki CFO'ların, 2017 ilk çeyreğine oranla oldukça iyimser düşündüğünü gösteriyor.
Diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye araştırmada; gelirlerde artış beklentisi ve istihdamda büyüme beklentisi açısından 19 ülke arasında ilk sırada yer alıyor. Yine diğer ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye, yatırım harcamalarında artış beklentisi açısından sıralamada ikinci iken; genel finansal beklentilerde iyileşme beklentisi açısından ise üçüncü sıraya yerleşiyor.
CFO'ların ilk önceliği: İnorganik büyüme
CFO'lara şirketlerinin önümüzdeki 1 sene içerisindeki stratejik öncelikleri sorulduğunda, hâkim olan iyimser bakış açısı kendini açıkça gösteriyor. Nitekim ilk sırada inorganik büyüme, ikinci sırada organik büyüme ve üçüncü sırada ise yatırımlar geliyor. Bu durum, daha önceki araştırmalarda ön plana çıkan maliyet kontrolü ve azaltımı gibi savunmaya dayalı stratejilerin yerlerini artık atak odaklı stratejilere bıraktığını gösteriyor.
Öte yandan söz konusu risk olunca iştahın hala düşük olduğu görülüyor. Diğer ülke verileri de incelediğinde, 19 ülke arasında risk konusunda en hassas ülkenin Türkiye olduğu öne çıkıyor. Zira Türkiye'deki CFO'ların yüzde 71'i temkinli ilerlemeyi tercih ediyor. Bu durum, belirsizliğin hâkim olduğunu düşünen kesimin yüzde 70 olması verisiyle de destekleniyor. Nakit akışında bozulma ise kendisine risk sıralamasında üçüncü unsur olarak yer buluyor.
Faizde artış olasılığı görenler yüzde 60'a yaklaşıyor
Türkiye'deki CFO'ların yüzde 58'i gibi büyük bir grup, faiz artışı bekliyor. Faizde artış beklemeyenlerin seviyesi ise sadece yüzde 5 düzeyinde kalıyor. Deloitte'a göre enfl asyonda son dönemlerdeki yukarı yönlü kıpırdanma ve döviz kurlarındaki TL karşısında yükseliş bu beklentiyi tetikliyor. Döviz kurlarının TL karşısında yükselmesi halinde CFO'ların üçte biri, böyle bir durumda “yola aynen devam” diyeceklerini; dörtte biri ise borçlanmayı azaltmak suretiyle önlem alacaklarını belirtiyor. Yatırım planlarını tekrar masaya yatırmayı düşünecek olanların oranı ise sadece yüzde 17'de kalıyor.
Avrupalı CFO'ların genel bakışı nasıl?
Avrupalı CFO'lar, altı ay önceye oranla daha iyimser; en yüksek iyimserlik oranı Fransa'dayken (yüzde 78), en düşük orana sahip ülke yüzde 23 ile Hollanda olarak öne çıkıyor. CFO'ların yüzde 69'u firmaların gelirlerinin önümüzdeki 12 ay içinde artacağını düşünüyor.
Belirsizlik: CFO'ların yüzde 52'si finansal ve ekonomik belirsizliğin olduğunu düşünüyor. Bu oran CFO Anketlerinin yapılmaya başlandığı 2015 yılından bu yana en düşük oran.
Risk: Her üç CFO'dan biri, bu zamanın büyük risk almak için uygun bir zaman olduğunu düşünüyor. Risk alma konusunda en rahat hisseden ülke yüzde 63 ile Finlandiya. Katılımcılar riskleri dışarıda değil; nitelikli eleman, çalışma ücretleri gibi konularda, diğer bir ifadeyle ‘içeride' görüyor.
İstihdam: Katılımcıların yüzde 38'i, önümüzdeki bir yıl içerisinde çalışan sayısını artırmayı planladığını söylüyor. Ülkeler içinde istihdam rakamıyla öne çıkan ülke Belçika, zira buradaki profesyonellerin yüzde 74'ü önümüzdeki dönemde iş gücünü artırmayı planlıyor.
Faizler: CFO'ların yüzde 57'si ülkelerinde faiz oranlarının 12 ay içerisinde artacağını düşünüyor. Yine de faiz oranlarının artması ihtimali, şirketleri kurumsal stratejilerini uygulamaktan alıkoymuyor.
Cem Sezgin: Belirsizliğin hakim olduğunu düşünenler çok yüksek
Anket sonuçlarını yorumlayan Deloitte Türkiye CFO Hizmetleri Lideri Cem Sezgin raporla ilgili olarak şunları söyledi: “Türkiye'deki CFO'ların geleceğe yönelik iyimser beklentileri sonucu artık şirket stratejilerinde önceliklerin defansiften ofansif uygulamalara kaydığını görüyoruz. Bu durum, Türkiye'nin 2017 yılında gösterdiği büyüme performansı ile paralel olarak gelişiyor. Diğer taraftan belirsizliğin hâkim olduğunu düşünenlerin oranı çok yüksek (yüzde 70).
Özellikle Türk Lirasındaki dalgalanmalar ve sene başından bu yana diğer para birimleri karşısında yaşanan değer kaybı; ayrıca Suriye ve Irak'ta devam eden çatışma ortamı ile artan jeopolitik riskler tedbiri elden bırakmadan hareket edileceğine dair bizlere ipuçları veriyor. Öte yandan Türk şirketlerinin finansal açıdan gelir ve karda artış beklediğini, görüyoruz. Sadece bu da değil, istihdamda da diğer ülkelerin üzerinde bir beklenti söz konusu. Bu da bize risk konusundaki temkinli görüşlerin, sert bir frenden ziyade debriyaj anlamına geldiğini gösteriyor.”