Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri, sahiplerini buldu

Birinciliği, Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar, "Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesiyle aldı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - "Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri", törenle sahiplerine verildi.

Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Sakıp Sabancı Müzesi'nde bu yıl dördüncüsü düzenlenen ve araştırma konusu "Günümüzde Türk Toplumu ve Siyasetinde Çoğulculuk" olarak belirlenen ödüllerin verildiği törende yaptığı konuşmada, Sakıp Sabancı'nın hayattayken bu yarışmayla ilgili hazırladığı vasiyetinde iki önemli unsurun üzerinde durduğunu söyledi.

Bunlardan ilkinin, Türkiye'de özellikle sosyal bilimler dalında çok az sayıda araştırma ödülü bulunması olduğunu kaydeden Güler Sabancı, Sakıp Sabancı'nın ikinci olarak, bu araştırma ödülünün uluslararası boyutta olmasını istediğini ifade etti.

Güler Sabancı, bu iki boyuta önem verdikleri bu ödüllerde konuların her yıl değiştiğini, bugünden geçmişe sonra tekrar bugüne bir ufuk turu izlediklerini belirtti.

Çoğulculuk konusunun kendisinin de çok önemsediği bir mesele olduğunu ifade eden Sabancı, insanlığın başlangıcından bugüne yüz binlerce yıl geçtiğini, modernite ile birlikte zamanın akışının büsbütün hızlandığını, sanayide, bilimde, teknolojide meydana gelen sıçramalarla toplumun sürekli büyüdüğünü ve karmaşıklaştığını kaydetti.

Yeni sosyal sınıf ve grupların ortaya çıktığını, ülkeler, hatta kıtaların göç aldığını ve verdiğini anlatan Sabancı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dinler, diller, milletler birbirine karışıyor. Homojenlik yerini heterojenliğe bırakıyor. Eskisinden çok daha renkli, çeşitli, zengin bir büyük insanlık doğuyor. Türkiye de renkleniyor, eskisinden daha zengin ve çeşitli bir toplum haline geliyor. Bu bizi 200 yıldır yakalamaya çalıştığımız çağdaş uygarlık seviyesine daha çok yaklaştırıyor diyebiliriz. Yeter ki pratikte, gerçek hayatta yakaladığımız çoğulculuğu ortaya koyabilelim.

Herkesin özgürce temsil edildiği ve edileceğine güven duyduğu, dolayısıyla gönülden bağlandığı ve barış içinde, uyum içinde yaşadığı bir çoğulculuğa, her bakımdan çoğulculuğa, siyasi, inanç ve kültürel çoğulculuğa, yumuşak ve toleranslı bir değerler çoğulculuğuna hep birlikte hayat vereceğimiz bir çoğulculuğa..."

Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti'nde bu yılın araştırma konusunu bu düşüncelerle belirlediklerini ifade eden Sabancı, müracaat eden katılımcılara, jüri üyelerine ve katkı veren herkese teşekkür etti.

Ödüller

Güler Sabancı'nın konuşmasının ardından, Türkiye'den 13 ve yurt dışından 10 katılımcının başvurduğu yarışmada birinciliği, Vermont Üniversitesi Öğretim Üyesi Kabir Tambar, "Çoğulculuk Çelişkileri: Tören Estetiği ve Türkiye'de Aleviliğin Uyanışı" başlıklı makalesiyle aldı.

Ödülünü Güler Sabancı'nın elinden alan Tambar, 20 bin dolarlık ödülün de sahibi oldu.

Yarışmada ikincilik ödülünü, Oxford Üniversitesi doktora öğrencisi ve Sabancı Üniversitesi'nde eğitim asistanı olarak görev yapan Nora Fisher Onar, "İkilemleri Aşmak: 'Avrupa', Çoğulculuk ve Türk Siyaseti İçin Bir 'Revizyoncu-Statükocu' Anahtar" adlı makalesiyle kazandı.

Ödülünü Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu'ndan alan Fisher, 10 bin dolar para ödülünü de elde etti.

"Kendim İçin Demokrasi: Türkiye'de Dindar ve Laik Kanılar ve Sosyal ve Siyasal Çoğulculuk" adlı makalesiyle üçüncülüğü elde eden Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Somer de ödülünü, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Sevil Sabancı'dan aldı. Somer ayrıca, 5 bin dolarlık para ödülünün sahibi oldu.

Yarışmada ayrıca, Chicago Üniversitesi doktora öğrencisi Jeremy Walton "Dinsel Çoğulculuk ve Liberal Dindarlık: Günümüz Türkiye'sinde İslami Sivil Toplum ve Dinsel Farklılıklara Dair İstekler" konulu makalesi, Humboldt Üniversitesi doktora öğrencisi Defne Över de "Günümüz Türkiyesi'nde Merkez-Çevre İlişkisi: Kolektif Hareketlerin Analizi" konulu makalesiyle mansiyon ödülüne layık görüldü.

Kabir Tambar

Ödül töreninin ardından bir konuşma yapan Kabir Tambar, çoğulculuğun çağdaş toplumlarda çok önemli bir unsur olduğunu dile getirdi.

Çoğulculuğun küreselleşmenin sadece bir boyutunu simgelediğini, çoğulculuğun, modernlik algılamasının ve etik konuların ulus devleti zayıflattığı bir dönemde çıktığını belirten Tambar, şöyle konuştu:

"Benim yaptığım araştırma Alevi toplumu üzerinedir. Alevi hareketi, 1980'li yıllarda Türk toplumunda daha fazla görülür hale gelmiştir. Uzun süreler resmi temsiliyet kazanamamış bir cemaat, kamuya açık mekanlarda görülmektedir. Alevilerde enteresan olan, kamuda görünülürlüğü çok farklı şekildedir. Semah gösterileri de toplumda görülür hale gelmiştir. Bu süreçte, devlet ve politikacılar Alevilere daha toleranslı yaklaşmaktadır. Alevizm, çoğulculuğa bir paradoks teşkil etmektedir. Çoğulculuk, Aleviler arasında devletin homojenleştirme politikalarına karşıdır."

Yaptığı araştırmada, cem seremonilerinin halka daha çok açıldığını gördüğünü anlatan Tambar, "Cem seremonisinde 10 gencin salonun ortasına geldiğini gördüm. Bu gençler semah gösterisi için gelmişlerdi. Bu 10 genç dedenin önünde daha farklı danslar yapmak istediler, ama dede onları azarladı. Semahın ibadetten sonra yapılmasını söyledi" dedi.

Tambar, Alevi toplumunun semah aracılığıyla kültürel farklılığı ortaya koyduğunu kaydetti.

Ödül törenine, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Dilek Sabancı, Sabancı Üniversitesi Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Kemal Derviş, Sabancı Holding CEO'su Ahmet Dördüncü ve Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel'in de aralarında bulunduğu iş ve medya dünyasından çok sayıda davetli katıldı.