Sınır kentleri ekonomik kaostan da endişeli
Resmi rakamlara göre Suriyeli mülteci sayısı yarım milyonu aşmış durumda. Suriye sınırındaki kentlerin iş dünyası temsilcileri, olası bir savaş kadar sosyal ve ekonomik kaostan da endişeli.
YURT HABERLERİ
Suriye’de yaşanan iç savaşla ilgili gelişmeler tüm dünya kamuoyunda yankılanırken, ülkeye komşu sınır illerinde tedirginlik artıyor. Patlama seslerinin eksik olmadığı bölgede, iş dünyası hem olası bir savaştan hem de artan mülteci sayısından endişeli. İş dünyası siyasi bir kriz kadar ekonomik kaostan da tedirgin durumda.
Geçtiğimiz hafta Türk Dışişleri Bakanlığı, resmi twitter hesabından bir açıkla ile Türkiye’ye sığınan Suriyeli mülteci sayısının 500 bini aştığı kaydedilmişti. Açıklamaya göre 20 ilde 20 geçici barınma merkezi bulunuyor. Geçici barınma merkezlerinde bugüne kadar 5 bin 638 Suriyeli bebek dünyaya gelmiş. Önümüzdeki hafta açılacak okullarda ise 45 bin Suriyeli çocuk eğitim görecek.
Bölgedeki iş dünyası temsilcileri ise küresel siyasi dengelerin doğrudan etki edeceği bir savaş kadar, artan mülteci sayısı ile yaşanacak ekonomik ve sosyal kaostan da korkuyor.
Levent Hakkı Yılmaz
İskenderun TSO Başkanı
Hatay, güvenirliliğini kaybetmenin eşiğine geldi
Dünya kamuoyu Suriye’de yaşanan olaylara kilitlendi. Son olarak kimyasal silah kullanımının ardından içlerinde ülkemizin de bulunduğu dünya ülkeleri Suriye’ye müdahale kararını masaya yatırdı. Suriye’de yaşanan iç savaştan en çok zarar gören illerin başında sınır komşusu olması itibariyle Hatay geliyor. Bizler de Hataylı işadamları olarak yaşanan gelişmeleri kaygıyla takip ediyoruz. Şehrimizde barınan Suriyeli sığınmacıların sayısı her geçen gün artıyor. Bu durum şehrimizi ekonomik ve sosyal anlamda kargaşaya sürüklüyor. Son yıllarda yapılan lojistik ve sanayi yatırımların meyvesini almayı bekleyen Hatay, Suriye’de yaşanan karışıklıkların ilimize yansımasıyla her geçen gün geriye gitmektedir. Yerli ve yabancı yatırımcıların ilgi odağı olan Hatay, ulusal ve uluslararası arenada güvenilirliğini kaybetmenin eşiğine geldi. Umuyoruz ki önümüzdeki günlerde barış, kardeşlik ve sağduyunun hâkim olduğu bir Suriye görebiliriz.
Gülay Gül
Hatay SİAD Başkanı
Son iki yılda büyük sıkıntı yaşadık
Bu savaş bizim savaşımız değil. ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ olmalıdır. Suriye’ye askeri müdahale yapılması halinde Türkiye’nin bu müdahalede yer alması gerek sosyal gerekse ekonomik anlamda ileride tamiri mümkün olmayacak bir süreci başlatacağı kaygısını taşıyoruz. Nitekim son iki yıldır bu sürecin büyük sıkıntılarını yaşıyoruz. Ortak tarih, kültür ve en önemlisi akrabalık ilişkilerimizin olduğu komşu ülkemiz ile sosyal ve ticari ilişkilerimizin olmaması düşünülemez. Bunun her iki taraf için çok ciddi kayıplara neden olacağı bir gerçek.
Kemal Karaküçük
Kahramanmaraş TSO Başkanı
Gelişmekte olan pazarlarımızı kaybettik
Komşumuzdaki bir savaşı asla istemeyiz. Suriye’de ki iç savaştan Kahramanmaraş olarak etkilendik. Çünkü Suriye Ortadoğu pazarına açılan bir köprüydü. Bu pazara tekstil ve madeni mutfak eşyaları sektörünün peşin satışları vardı. Buradaki huzursuzluk pazarımızı kaybetmemize sebep oldu. Bu sektörler satışlarda çok büyük paylara sahip değildi ama büyümeye namzet pazarlardı. Gelişmekte olan pazarımızı kaybettik. Buradaki iç savaşın sona ermesiyle birlikte, bu pazarları yeniden kazanacağımızı umuyoruz. Savaşı kimse istemez. Hele hele komşumuzdaki bir savaşı hiç istemeyiz. Bunun yanında Türkiye olarak savaşında içinde olmak istemeyiz. Zulümün sonlanacağını umut ediyoruz. Barışın bir an önce bölgemize gelmesini istiyoruz.
M.Ali Tutaşı
Mardin TSO Başkanı
Savaşı aklımıza getirmek istemiyoruz
Siyasilerimizin akan bu kanın durması için iyi niyetle girişimlerini bekliyoruz. Bölgede yaşanan bu olaylar ekonomimizi olumsuz yönde etkiledi. Ticaretimiz bıçak gibi kesildi. Yaşanan olaylar ticaretimizi çok zor durumda bıraktı. Yanı başımızda yanan bu ateşin biran önce sönmesini istiyoruz. Savaş durumunu aklımıza getirmek istemiyoruz. Bölgenin ekonomik yapısı çok daha kötü etkilenir. Sükûnetle yaşanan olayların düzelmesini bekliyoruz. Irak’taki olaylardan da tecrübemiz var. Olaylara siyasi olarak bakmıyoruz.
Mehmet Kaya
Şanlıurfa Ticaret Borsası Başkanı
Yanı başımızdaki ateş sönsün
Yaşanan savaşın bölgemiz ve ülkemiz ekonomisine elbette olumsuz etkileri olacaktır. Fakat bizim için önemli olan insanların hayatı, orada acılar içerisine yaşayan insanların özellikle çocuklarını savaşta kaybeden annelerin psikolojik durumudur. Bölgedeki savaşın biran önce durmasını istiyoruz. Yıllardır Müslüman alemine zulüm ediliyor. Yanı başımızda yanan ateşin bir an önce sönmesini istiyoruz
E. Sabri Ertekin
Şanlıurfa TSO Başkanı
Savaş çok arzu edilen bir durum değil
Savaşı bitirmek için de bazen savaş gerekiyor. Ekonomik olarak Şanlıurfa çok da fazla etkilenmedi. Tabi ki savaş çok arzu edilen bir durum değil. Biran önce Suriye’de yaşanan olayların bitmesi arzusundayız.
Ahmet Sayar
Diyarbakır TSO Başkanı
1 milyar dolar ihracat kaybı oldu
Öncelikle Diyarbakırlı işverenler adına, bölgesel savaşa dönüşme ihtimali olan hiç bir saldırı istemediğimizi belirteyim. Suriye’nin bugün içinde bulunduğu durum, ülkemize ve bölgemize ciddi etkileri olan bir iç savaş durumudur. Suriye’de iki yıldır yaşananların bölgemize ciddi ekonomik etkileri olmuştur. 2010 yılı sonu itibariyle, 1 milyar 590 milyon dolar olan Suriye ihracatımız, Suriye’de iç karışıklığın başlamasıyla aşamalı olarak azalmış ve 2013 Ağustos sonu itibariyle 497 milyon dolara gerilemiştir. Bu 1 milyar dolar civarındaki ihracat kaybı oldukça dramatik bir düşüştür. Bunun yanı sıra Suriye’den ülkemize gelen mültecilerin oluşturduğu çok ciddi bir ekonomik yük var. Bunun getireceği ekonomik bir yük hesaplanmalıdır. Öte yandan Diyarbakır, Suriye’nin kuzey bölgesindeki Kürtlerin yaşadığı ve fiili iktidar sahibi oldukları Rojava’daki olası gelişmelerden siyasi açıdan etkilenecektir. Bizce bu şartlar altında Rojava sınır kapıları ticarete ve insani yardımlara açılmalıdır.
Burç Baysal
Diyarbakır SİAD Başkanı
Kalkınmayı düşünürken geriye gideceğiz
Yanı başımızda oluşacak savaştan en büyük etkilenen bizler olacağız. Bu savaş Güney'e doğru da etki yaratacaktır. Böyle bir savaş bizi kaosa götürür. Çekilmenin de durduğu bir dönemde oluşabilecek bir savaş, çatışmasızlık ortamını da yok edebilir. Tıpkı 90'lı veya 2000'li yılların başında olduğu bir dönem içerisine girebiliriz. Böyle bir durumda kalkınma düşüncesi içerisindeki bölgemizi yine geri götürecektir. Suriye'den çok çekilmeye dikkat çekmek gerek. Sonuçta talepler Türkiye'yi parçalayacak talepler değildi. Şu anda ne olacağını bilmiyoruz.
5.638
Barınma merkezlerinde
doğan Suriyeli
bebek sayısı
45 bin
Türkiye’de eğitim
görecek Suriyeli
öğrenci sayısı
20
Türkiye’de
oluşturulan geçici
barınma merkezleri