Tekstilcilerin üretim umudu Tekel Deposu cezaevi oldu
GÜNTİAD çatısı altında birleşen Güneydoğulu tekstilcilerin Tekstil Kent projesi arazi sorununa takıldı.
Bu proje ile iç pazar ve Ortadoğu'da söz sahibi olmayı hedeflediklerini belirten GÜNTİAD'lılar Tekstil Kent'i kurmayı planladıkları Tekel tütün depoları arazisinin cezaevi yapımı için tahsis edilmesi nedeniyle mağdur olduklarını ifade etti.
Mahir SOLMAZ
[PAGE]
DİYARBAKIR - Tekstil Kent projesi için Diyarbakır'da 500 dönümlük bir arsa arayan Güneydoğu Tekstil Sanayi İş Adamları Derneği'nin (GÜNTİAD) talip olduğu Tekel tütün deposu arazisinin cezaevi yapımı için tahsis edildiği bildirildi. İş çevreleri 10 bin kişiye istihdam yaratacak Tekstil Kent projesinin firmalar açısından da iç pazar ve Ortadoğu'ya açılma umudu olduğunu belirterek, Tekel arazisini cezaevi yapma kararından vazgeçilmesi için devlet kurumları nezdinde girişimlerini sürdürecekleri ifade etti.
GÜNTİAD Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Oğurlu, dernekleşme sürecinde amaçlarının Diyarbakır'da tekstilcilerin bir arayla toplamak olduğunu belirterek, "Tekstil Kent'i Tekel depolarında kurma konusundaki talep ve ısrarımızın nedeni ise hazır, altyapı eksiklerinin çok fazla olmadığı bir yer olmasıydı. Tekel arazisinin tapusunu istemedik. Orası olmazsa bile merkeze yakın bir yer istedik. Kapısını çaldığımız her idarecimizden de olumlu destekler aldık. Tekelin yerinin cezaevi olması hepimizi üzdü. Başka bir iş için, yatırım ve istihdam amaçlı kullanılsaydı bu kadar üzülmezdik. Bu bölgeye istihdam gerekiyor, iş olanakları gerekiyor. Ciddi projelerimiz vardı. Yine de bu konuda ki görüşmelerimizi sürdüreceğiz" diye konuştu. Tekel deposu GÜNTİAD'a tahsis edilseydi orada 10 bin insanı istihdam etme fırsatlarının olacağını kaydeden Oğurlu, "Herkes iyi niyetle çaba harcadı. Biz, deponun cezaevi değil istihdam evleri yapılması beklerdik. Ya biz derdimizi hükümete anlatamadık ya da hükümet bizi anlamak istemedi. Hala ümidimiz var" dedi.
GÜNTİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Suat Bükümde, Teke'lin arazisinden çok kurulu alanları ile ilgili talepleri olduğunu dile getirerek, "Biz hazır binaların tahsis edilmesi ile ilgili talepte bulunduk. Bu binaların tahsisi durumunda istihdam garantili yatırıma başlayacaktık. Bize bu konu ile ilgili net bir cevapta verilmeyince herhangi bir tutum ortaya koyamadık. Ayrıca bedava verilsin gibi bir talebimiz de yoktu. Uzun vadeli kiralama istedik. Çok ciddi kent ekonomisini değiştirecek bir projemiz değerlendirilmedi. Şu anda dernek çatısı altında 52 üyemiz var. Bu üyelerimiz 3 bin kişiden fazla insanı istihdam ediyor. Tekel depolarının tahsisi durumunda dışardan da tekstil yatırımı şehrimize gelebilirdi. Şu anda OSB'de arsa tahsisi için bekleyen 180 müracaat var. Bu müracaatlar içerisinde tekstil ile ilgili olanları bu bölgeye kaydırabilirdik" şeklinde konuştu.
Özel sektörün hizmetine verilmeli
Diyarbakır Sanayi ve İş Adamları Derneği (DİSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Burç Baysal ise, Tekel deposunun cezaevi yapılma kararının kabul edilemez olduğunu belirterek, "Batman, Muş ve başka bir çok ilde tekel depoları özel sektörün hizmetine verilirken Diyarbakır'da neden özel sektöre tahsis edilmedi buna algılayamıyoruz. Şu gerçek kesinlikle gözardı edilmesin; bölgede sanayi gelişecekse , bunun tek adresi Diyarbakır'dır. İlgili kurumlar ciddi girişimlerimizin olmadığını söylüyor. Ciddi girişimlerimize öncülük etmesi gerekenler var ama öncülük etmiyorlar. Şehrimizin bir bakanı var. 150 bin metrekare alan cezaevine çevriliyor. Biz bunu istemiyoruz. Diyarbakır böyle bir yatırım istemiyor" dedi.
Sanayi gelişmiyor, işsizlik had safhada
[PAGE]Sanayi gelişmiyor, işsizlik had safhada
Ortadoğu Sanayici ve İş Adamları Derneği (OSGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Pervane ,
şehir merkezinde ekonomik yatırım için altyapısı çok uygun bir sahanın cezaevi olarak kullanılmak üzere tahsis edilmesinin yanlış olduğunu ifade ederek, "Bir an evvel bu karardan geri adım atılması gerekiyor. Kamuoyunun beklediği gibi tekel arazisi Tekstil Kent olarak değerlendirilmek üzere tahsis edilsin. Diyarbakır'da sanayi gelişmiyor, işsizlik had safhada, gelişmişlik sıralamasında 67'inci sıradayız. 10 bin insanın istihdam edileceği bir projenin değer görmemesi, gözardı edilmesi Diyarbakır halkını üzmüştür. İlgili kurumlar tekrar harekete geçsin. Sanayi getiren değil de cezaevi getiren anlayışın kabul edilmesi mümkün değil. Girişimlerimiz ve taleplerimiz sürecek" diye konuştu.