TİM Başkanı Gültepe'den kur yorumu: Aylık enflasyon bazında hareket etmeli, bu yıl yüzde 25 artsa kâfi

TİM Başkanı Mustafa Gültepe, kurun son bir yılda yüzde 15 armasına rağmen enflasyonun yüzde 25 olmadığına dikkat çekerek "2025'in tamamında kur yüzde 25 yükselse kâfi" dedi. Para politikasının ihracatı destekleyici şekilde olması gerektiğini savunan TİM Başkanı, kurun aylık enflasyon bazında hareket etmesi gerektiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, ekonomideki son gelişmelere ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

CNBC-e ekranlarında konuşan Gültepe, kur artışının bir yılda yüzde 14-17 arası değiştiğini belirterek, "Kur bir yılda yüzde 15 arttıysa neden enflasyon yüzde 25 değil, yüzde 40 soruyorum" diyerek para politikasının ihracatı destekleyici şekilde olması gerektiğini belirtti. Hazır giyim ve tekstilde istihdam kaybının 300 bini geçtiğini ifade eden Gültepe, sanayinin de yorulduğunu belirterek, "Yeni desteklerin, yeni bakış açılarının gelmesi lazım" diye konuştu.

'Herkesin tek bir problemi var: Türkiye'nin pahalı bir ülke olması'

Gültepe'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"İhracat çok yükselen bir eğriyle devam etmiyor. 2025'te ilk iki aydaki ortalama büyüme yüzde 2,1. 280 milyar dolarlık hedefi yakalamak için en az yüzde 7 büyütmek lazım. İhracatın artış hızı yavaş. Herkesin tek bir problemi var: Türkiye'nin bulunduğu konumda pahalı bir ülke olması.

Hedeflenen bir enflasyon var, bunun için yapılan uygulamalar sonucunda en fazla kaybeden sektör sanayi. Bu şekilde giderse inşaat, tüketimle büyümeye gider. Söylemek istediğimiz son 30 senede bu kadar zorlandığımız bir yıl olmadı. Bu kadar zorluk sanayiciye yaşatmak çok doğru değil. Şubatta -1,5, bu ay ramazan ayı siparişlerin düştüğü ay yine eksiyle devam edersek hedefe ulaşmakta zorluk çekeriz. Oyundan düşen sanayiyi yeniden oyuna almamız gerek.

'Kur yüzde 15 arttıysa enflasyon neden yüzde 25 değil?'

Türkiye'de bir hedef var ama hedefe giderken açılan yaralara bakmak lazım. Sanayi ve ihracatın olmadığı bir yerde ekonominin sadece tüketimle dönme şansı yok. Konkordatoda 2024'teki sayı 1700 firma, son iki aydaki rakam neredeyse 2023, 2022 ve 2021'e eşit. Rekabetçilik, fiyat ve iş alma problemleri var. Mücevherat sektörü yüzde 121 artış yaptı, buna rağmen -1,5 daralma oldu.

Gerek PMI verilerinde gerek ihracatta görüyoruz. İhracatın yüzde 40'ını yaptığımız Avrupa bölgesinde talep problemi var. Doğu Avrupa ülkelerinden daha pahalıyız. Son iki yılda TL bazında asgari ücret çok arttı. Geçim problemi var ama bu artışlara rağmen kur artmadı. Enflasyonu indirelim ama kur artışı bir yılda yüzde 14-17 arası değişiyor. Kur bir yılda yüzde 15 arttıysa neden enflasyon yüzde 25 değil, yüzde 40 soruyorum. Konkordatolardan da belli. Korelasyonun yakınlaşması lazım. Sancısı daha sonra çıkar. Makasa girmiş durumdayız para politikasının ihracatı destekleyici yönde olması lazım.

'Kur aylık enflasyon bazında hareket etmeli'

Yılbaşına girerken ücretleri yüzde 30 artırdık, 1350 dolar ortalama teşvikli olan bir kişinin maliyeti. Bu iki yıl önce maksimum 550 dolardı. TL bazında artan maliyetle kurun beraber artmaması sıkıntı. 2025'in tamamında kur yüzde 25 yükselse kafi. Benim de çalıştığım müşteri grubu 'Bu şekilde giderse alımları başka ülkeye kaydıracağız' diyor. Kurun aylık enflasyon bazında hareket etmesi lazım.

'Hazır giyim ve tekstilde istihdam kaybı 300 bini geçti'

İşsizlik oranı yüzde 8,5 görünüyor ama hazır giyim ve tekstilde kapasite kullanım oranı ve istihdam kaybı 300 bini geçti. Makine sektörü eksi yazıyor, kimya eksi yazıyor, otomotiv eksi yazdı, elektrik-elektronik başa baş gidiyor.

'Sanayi yoruldu, yeni desteklerin gelmesi lazım'

Son dönemde kullanılan reeskont kredilerinde artış oldu. Şu andaki bütün projeksiyon sanayi üzerinden oynanıyor. Sanayinin yorulduğunu söylemek istiyorum. Yeni desteklerin, yeni bakış açılarının gelmesi lazım. Türkiye pahalı olduğu için herkes ithalat getirmeye çalışıyor. Yanlışlık olan kur politikası ile ücretler arasındaki korelasyonun kopması. Enflasyonu yüzde 20'ye indirdik diyelim bakmak lazım ne kaybediyoruz."