TİM: Güçlü olunan 47 ürüne ağırlık verilmeli

TİM, dünyada en çok ticareti yapılan 200 ürün arasında Türkiye'nin güçlü olduğu 47 ürünü belirledi. Bunlara daha çok ağırlık verilmesi gerektiğini söyleyen TİM Başkanı Gülle, en güçlü ürünlerin bazılarında henüz keşfedilmemiş çok büyük pazarlar olduğunu ifade etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) "İhracat 2019 Raporu"nu açıkladı.

Raporda yer alan bulgulara değinen TİM Başkanı İsmail Gülle, dünyada en çok ticareti yapılan 200 ürün arasında, Türkiye'nin güçlü olduğu 47 ihracat ürünü bulunduğunu söyledi. Gülle, bu 47 üründe dünyanın toplam ithalatının 1,8 trilyon dolar olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Dünyanın toplam ithalatındaki payı yüzde 9,8. Bizim bu ürünlerdeki ihracatımız ise 50 milyar dolar seviyesinde, bunların dünyadaki ticaretinden yüzde 2,8 pay alıyoruz. Güçlü olduğumuz bu 47 ürüne özel bir önem ve ağırlık vererek, 1,8 trilyon dolarlık talepten daha fazla pay alabiliriz.

Örnek bir ürünü ele alırsak, minibüs ve otobüs üretiminde 1,6 milyar dolar ile en önemli üretici ülkeler arasında yer alıyoruz. Bu üründe Almanya ve Fransa pazarında yüzde 30'un üzerinde paya sahipken, ABD'de sadece yüzde 5 pazar payımız var. Dünyanın en büyük ekonomilerinden olan Kanada'ya, 655 milyon dolarlık minibüs ve otobüs ithalatına rağmen, hiç ihracat yapamıyoruz.

Bu hesaplamalar alt alta konulduğunda, şunu görüyoruz, 15 farklı üründe 33 farklı ülke, bu ürünleri bizim yerimize rakiplerimizden alıyor. Bu da, en güçlü olduğumuz ürünlerin bazılarında, henüz keşfedemediğimiz çok büyük pazarlar olduğunun en büyük göstergesi"

"Yeni pazarlara da yoğunlaşılmalı"

Dünyanın önde gelen ekonomileri olan ABD, Kanada, Avustralya, Güney Kore gibi coğrafi anlamda uzak ülkelere, en az yakın pazarlar kadar önem verilmesi gerektiğine dikkati çeken Gülle, "Firmalarımız Gürcistan, Rusya gibi pazarlarda fiyat rekabetine girmenin ötesinde, artık Polonya, Meksika, Çekya gibi gelişen pazarlara da yoğunlaşmalı" diye konuştu.

Küresel ticaretten alınan pay

Türkiye'nin 2001'de küresel ticaretten aldığı yüzde 0,51 payın 2018'de yüzde 0,90'a ulaştığını belirten Gülle, "İhracatın sayısal olarak artışı, tek başına bir başarı kriteri olamaz. Sadece koşmak değil, rakiplerimizden daha hızlı koşmak zorundayız" değerlendirmesinde bulundu.

Geçmişte Rusya'ya ihracatta uçak krizinin etkisini ve ABD ile yaşanan siyasi gerilimin bazı ürünlere olan yansımalarını da hatırlatan Gülle, "Hem ülkemizin ikili ilişkileri, hem de küresel anlamda gelişmeler, ihracatçılarımızı doğrudan etkileyebilecek nitelikte" dedi.

İran'daki TTM'nin kapanması

Toplantı sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gülle, İran'a açılan ilk Türk Ticaret Merkezi'nin kapanmasına yönelik haberlere ilişkin, "Türk Ticaret Merkezlerinde, ilk projemiz olan İran çok verimli olmadı, burayı kapatma kararı alındı. Elbette isterdik ki, ilk açılan başarı modeli olsun. İran kapandı diye Türk Ticaret Merkezlerini bakış negatifliğine düşürmek haksızlık olur. Bir salkımdan bir üzümü çıkartır geri kalanını yemeye devam edersiniz, bir üzüm yüzünden tüm salkımı kaldırıp atmazsınız" açıklamasını yaptı.