TİM: Türkiye aldığı tedbirlerde aşırıya kaçtı

3. Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi'nin tanıtım toplantısında konuşan Büyükekşi, büyüme rakamlarını ve ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
İSTANBUL - Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi,  büyüme rakamlarını değerlendirdiği konuşmasında Türkiye'nin aldığı tedbirlerde bir miktar aşırıya kaçtığını savundu. Gaz-fren tartışmalarına değinen Büyükekşi, OVP'de yüzde 4 olan bu yılki büyüme hedefinin yüzde 3,2'ye revize dildiğini anımsatarak, "Ben, inşallah 4. çeyrekte bu rakamın tekrar yükseleceğini düşünüyorum" dedi.
 
3. Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi'nin tanıtım toplantısında konuşan Büyükekşi, amaçlarının bölgede bütün ülkelerle sürdürülebilir bir işbirliği için iyi bir zemin hazırlamak olduğunu söyledi.
 
Hedeflerinin ticaret ve yatırım fırsatları oluşturmak, ekonomik ilişkileri karşılıklı olarak iyileştirmek ve geliştirmek olduğunu aktaran Büyükekşi, bunun için Orta Doğu, Kuzey Afrika, Türk Cumhuriyetleri ve Balkan ülkeleri olmak üzere toplam 50'den fazla ülke ile işbirliği sürecini geliştirmek istediklerini dile getirdi.
Bu ülkelerle ekonomik, siyasi, bilimsel ve kültürel alanlarda, devlet adamlarını, genç liderleri, iş dünyasının öncü girişimcilerini bir araya getirmek istediklerini aktaran Büyükekşi, bölgede enerji, petrol, altyapı, tarım ve eğitim gibi temel konularda işbirliğini artırmak için sonuç odaklı diyalog ve işbirliklerinin kurulmasını istediklerini ifade etti.
 
Bunu sağlayabilmek için, hem hükümetler düzeyinde karar alıcıları hem de iş dünyasının önemli üyelerini bir araya getireceklerini vurgulayan Büyükekşi, "Bu zirvenin de o amaca çok iyi bir şekilde hizmet edeceğini düşünüyoruz. Geçen seneki zirvemize Arnavutluk'tan Azerbaycan'a, Bahreyn'den Cezayir'e, Hırvatistan'dan Rusya'ya kadar geniş bir coğrafyadaki ülkelerden çok büyük bir katılım gerçekleşmişti. Bu yıl zirveye 49 farklı ülkeden bakan, üst düzey bürokrat, yönetici ve iş adamı davet edildi. Bu sene de son derece yüksek profilli bir katılım gerçekleşecek" diye konuştu.
 
Küresel Düzenin Yeniden Yapılandırılmasında Avrasya'nın Potansiyeli
Büyükekşi, zirveye sadece Türkiye'den değil, farklı ülkelerden de bakanların katılacağını dile getirerek, Rusya, Tunus, Suudi Arabistan, Mısır, Irak, Malezya, Ürdün ve Güney Kore'de bakanların da zirveye katılacağını aktardı.
Büyükekşi, dünya ekonomisinin hızla değiştiğini ve bazı bölgelerin hızla ön plana çıktığını, bu yüzden zirvenin ana temasını "Küresel Düzenin Yeniden Yapılandırılmasında Avrasya'nın Potansiyeli" olarak belirlediklerini kaydetti.
Bu temanın Türkiye'nin mevcut ihracat ve büyüme yolu için son derece anlamlı olduğunu anlatan Büyükekşi, "Mevcut pazarlarımızın yanında alternatif pazarlara daha fazla ihracat yapmaya başladık. İhracatımızın perspektifini genişlettik, pazarlarımızı çeşitlendirdik. İhracat çeşitlendirmesi bizi tek pazar kırılganlığından kurtardı. Eğer böyle yapmasaydık, AB'nin krize girmesiyle biz de ihracatta zorlanacaktık" şeklinde konuştu.
 
"Uluslararası İşbirliği Platformu" tarafından TİM'in ev sahipliğinde düzenlenen 3. Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi'nin son derce büyük önem taşıdığını vurgulayan Büyükekşi, şunları kaydetti:
"Zirve çok farklı ülkelerden üst düzey katılımcıları bir araya getirecek. Zirve kapsamında yine çok farklı projeler imzalanacak, yeni işbirliklerinin önü açılacak. TİM'in ev sahipliğinde, İş Dünyası Vakfı'nın desteğiyle ve Türk Dünyasının katkılarıyla gerçekleştirilecek olan 3. Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi'ni, özel sektörden 20'yi aşkın firma sponsor olarak destekliyor. Bu zirvenin ülkemizin geleceğine çok önemli açılımlar getireceğine, bölgemiz ülkeleri arasında yeni iş ve proje fırsatları yaratacağına inanıyorum."
 
Çin ve Brezilya'ya yönelik ihracat stratejisi
Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan Büyükekşi, Türkiye'nin Çin ya da Brezilya pazarlarına dair herhangi bir stratejisinin olup olmadığı yönündeki bir soruya, "Gerek Çin olsun gerek Brezilya olsun geç kalmış olabiliriz" dedi.
Her ne kadar geç kalınmış olunsa da Türkiye'nin Çin'e ve Amerika'ya olan ihracatında son zamanlarda ciddi bir aşama kaydettiğine işaret eden Büyükekşi, Kasım ayında Türkiye'nin Çin'e olan ihracatının yüzde 51, ABD'ye olan ihracatının yüzde 33, Brezilya'ya olan ihracatının ise yüzde 83 arttığını hatırlattı.
Yıllık bazda ise ihracatın bu 3 ülkeye yüzde 30'lar civarında arttığını söyleyen Büyükekşi, "THY Brezilya'ya daha bir kaç yıl önce uçmaya başladı. Yine Çin'de yıllarca sadece 1 noktaya uçtu. Şu anda Çin'in 5 yeni bölgesine uçmak için çalışmalar yürütülüyor. Özellikle Afrika'ya çok yeni hatlar açılıyor. Afrika'ya ihracat artışımız yüzde 34. Prensibimiz 'Gidemediğiniz yer sizin değildir'. Önce 'Bu ülkelere en kolay şekilde ulaşımı nasıl sağlarız'a bakıyoruz, daha sonra da hemen ticaret heyetleri düzenleyip bu ülkelere çıkarmalar yapıyoruz. Ama ihracat bugünden hemen yarına olmuyor. Orta ve uzun vadeli bir yatırım bu" değerlendirmesini yaptı.
 
"İstanbul bir çekim merkezi haline geldi"
"Türkiye'nin neden bir Davos Zirvesi yok?" sorusuna ise Büyükekşi, Davos'u yapan şirketin şimdiye kadar yurt dışında bir organizasyon yapmadığını anımsatarak, "Bu sene ilk olarak Türkiye'de böyle bir organizasyon yaptılar. Bu da bir süreç" dedi.
Dünyadaki bir çok etkinliğin daha önce İstanbul'un yanından geçmezken, şu anda İstanbul'da yapılmaya başlandığına işaret eden Büyükekşi, İstanbul'un bir çekim merkezi haline geldiğini söyledi.
Davos'un 1-2 yılda olmadığını, 42 yıllık bir geçmişi olduğunu hatırlatan Büyükekşi, başta IMF-Dünya Bankası toplantıları olmak üzere bir çok kurumun toplantılarını artık İstanbul'da yapmaya başladığını aktardı.
 
"2013'ün 2012 yılından daha iyi olması gerekiyor"
Bugün açıklanan büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Büyükekşi, Türkiye'nin aldığı tedbirlerde bir miktar aşırıya kaçtığını savundu. Gaz-fren tartışmalarına değinen Büyükekşi, OVP'de yüzde 4 olan bu yılki büyüme hedefinin yüzde 3,2'ye revize dildiğini anımsatarak, "Ben, inşallah 4. çeyrekte bu rakamın tekrar yükseleceğini düşünüyorum. Çünkü 3. çeyrekte ihracatta o aylarda maalesef olumlu şeyler açıklayamadık. İhracatta düşüş gerçekleşmişti" dedi.
Özellikle 2013 için tedbirlerin biraz gevşetilip büyümeye odaklanılması gerektiğini dile getiren Büyükekşi, 2013 yılının 2012 yılından daha iyi olması gerektiğinin altını çizdi.
Avrupa'da kısmen bir toparlanma olduğuna işaret eden Büyükekşi, 8 ayda bu bölgeye ihracat bir miktar gerilese de, geçen ay başta Almanya olmak üzere buraya yapılan ihracatın arttığını anımsattı.
Büyükekşi, Avrupa ülkelerine yapılan ihracatta artış sağlanabilirse ihracat sektörünün büyüme rakamlarına daha fazla katkı verebileceğini ifade etti.
 
"Suriye'nin yeniden inşasında en büyük aday Türkiye"
Suriye'de şu anda yakılıp yıkılan bir ülke olduğunu söyleyen Büyükekşi, "Buranın tamir edilmesinde, inşa edilmesinde de en büyük aday Türkiye. İnşallah barış, huzur, demokrasi gelince de dostumuz Suriye ile yine iyi ilişkiler geliştireceğimizi düşünüyorum" yorumunu yaptı.
Büyükekşi, "İhracatın 2012'nin genelinde büyümeye ne kadarlık bir katkı yapacağına" ilişkin soruya yönelik ise şunları söyledi:
"Şimdiye kadar açıklanan büyüme rakamlarının 4'te 3'ü ihracattan geldi. Hükümet OVP'deki büyümeyi revize etti yüzde 3,2 olarak. Hedefimiz bu rakamın geçilmesi. Biz 4. çeyrekte aşağı düşen rakamın tekrar yukarı çıkacağını bekliyoruz. Bunu da ihracattan dolayı umut ediyoruz. Çünkü Ekim ve Kasım ayındaki rakamlarda herhangi bir eksi yok. Aralık'ta da artı olacak iharacat. Üçünü birleştirdiğimizde, bundan önceki aylarda ihracat büyümeye nasıl olumlu bir katkı verdiyse, 4. çeyrekte de bu olumlu katkıyı verecek. Bu arada yeni tedbirler alınmasında da fayda görüyorum. Büyümenin bu kadar düşmesi Türkiye ekonomisi için, 2023 hedefleri için bizi doğru yere götürmez."
 
Bu konularda ilginizi çekebilir