TOBB'dan hükümete 3 başlıklı ev ödevi
TOBB'dan hükümete 3 başlıklı ev ödevi
İSTANBUL - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kamu borcunun milli gelire oranının düştüğünü ancak yüksek faiz nedeniyle borç oranının etkisinin hala yüksek olduğunu söyledi. Bütçede 2007'deki bozulmanın bu yıl da devam ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, büyümeyi eleştirerek, "2002-2006 yılları arasında Türkiye'de büyüme hızı Asya, Doğu ve Batı Avrupa'dan yüksekti. 2007'de durum değişti, Asya ve Doğu Avrupa ülkeleri bizi geçti" dedi. TOBB Başkanı, hükümete ekonomide 3 başlıklı yeni gündem önerisi getirdi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun 63. Genel Kurul'da yaptığı konuşma metninde ekonomiye ilişkin verilerle hükümet bütçe, istihdam, büyüme konularında uyarıldı. Kamu bütçesinin 2006'da 5, 2007'de 14 milyar YTL açık verdiğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, "Bu yıl tahmin edilen açık 17.9 milyar YTL. Yani bir önceki yıla göre açık yüzde 21 artacak. 2007'de kamu bütçesindeki bozulma 2008'de de devam ediyor. Üstelik özelleştirme gelirleri de azalıyor" dedi. Yüksek faiz azalan borcun etkisini devam ettiriyor Kamu borç stoku, faiz ödemeleri, borçlanma faizi konusunda Türkiye ile Yunanistan ve İtalya'yı karşılaştıran Hisarcıklıoğlu, "Kamu borcunun milli gelire oranı düşük ama yüksek faiz yüzünden bu borç oranının etkisi hala yüksek. Mali disiplin ve borç stokunun azaltılmaya devam edilmesi bu açıdan önemli" diye konuştu. Buna göre, Türkiye'de borç stokunun GSYH'ya oranı yüzde 40, Yunanistan'da yüzde 93, İtalya'da ise yüzde 104. Ortalama borçlanma faizinde ise Türkiye bu iki ülkeyi neredeyse 4'e katlıyor. Yunanistan ve İtalya'da borçlanma faizi yüzde 4.5, Türkiye'de ise 18. Faiz ödemelerinin GSYH'ye oranı Türkiye'de 5.7, Yunanistan'da 3.9, italya'da ise 4.7. Senet protestoları enflasyonun üzerinde artıyor İşsiz sayısının 2007'de ortalama 2.4 milyon olduğunu, 2008 Şubat ayında bu rakamın 2.6 milyon olarak gerçekleştiğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, 2007 şubat ile 2008 Şubat arasında çalışabilir nüfusun 730 bin kişi artmasına rağmen, aynı dönemde istihdamdaki artışın sadece 104 binde kaldığını anlattı. İç piyasada sıkıntı yaşandığını, protestolu senetlerin arttığını belirten Hisarcıklıoğlu, "Senet protestoları enflasyonun üzerinde artmaya devam ediyor" dedi. Verilere göre, 2004 yılında 1.7 milyar YTL olan protesto edilen senet miktarı, 2005'te yüzde 65 artarak 2.8 milyar YTL'ye, 2006'da yüzde 46 artışla 4.1 milyar YTL'ye, 2007'de yüzde 39 artarak 5.7 milyar YTL'ye çıktı. Bu yılın ilk dört ayındaki rakam ise 2 milyar YTL oldu. Sanayinin aramalı ithalatına bağımlılığının arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: "2007'de imalat sanayi ihracatı 101 milyar dolar iken, toplam işlenmiş aramalı ithalatı 69.6 milyar dolardı. Sanayi ihracatı içinde aramalı ithalatının oranı yüzde 69 olarak gerçekleşti" dedi. Büyümede eskiye dönülüyor TOBB Başkanı yıllık ortalama milli gelir büyüme hızlarını BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin), Asya, Doğu ve Batı Avrupa ülkeleri ile karşılaştırdı. Buna göre, 2002-2006 yılları arasında BRIC ülkeleri ortalama yüzde 8.1, Türkiye yüzde 7, Asya ülkeleri yüzde 5.3, Doğu Avrupa ülkeleri yüzde 4.9, Batı Avrupa ülkeleri ise yüzde 3.8 büyüdü. 2007'de ise durum değişti. Sıralama ikinciliğini kaybeden Türkiye'yi Asya ve Doğu Avrupa ülkeleri geçti. BRIC ülkeleri 2007'de ortalama yüzde 9, Asya ülkeleri yüzde 6.7, Doğu Avrupa ülkeleri yüzde 5.2, Türkiye yüzde 4.5, Batı Avrupa ülkeleri ise yüzde 3 büyüdü. Türkiye'nin 1970-2001 yılında da yüzde 4 büyüdüğü hatırlatılarak, eskiye dönüldüğü yorumu yapıldı. 3 başlıklı ev ödevi listesi TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, ekonominin kurumsal altyapısını kuvvetlendirme, reel sektörün güçlendirilmesi, istihdam politikaları konusunda hükümete yeni ev ödevlerini verdi. Buna göre; . Ekonominin kurumsal altyapısının kuvvetlendirilmesi başlığı altında anayasa, yargı, kamu yönetimi reformları ile enerji, telekom, ulaşım piyasası reformlarının yapılması vergi sisteminin düzeltilmesi ve mali disiplinin sürdürülmesi istendi. . Reel sektörün güçlendirilmesi için kayıtdışılığın azaltılması, KOBi'lerin finansmana erişiminin kolaylaştırılması ve sanayi politikası oluşturulması gerektiğine vurgu yapıldı. . İstihdam politikaları konusunda da işgücü maliyetleri ve çalışma mevzuatında düzeltme yapılması istenirken, nitelikli işgücü açığının kapatılması için eğitim reformunun gerçekleşmesi gerektiği dile getirildi.