Toplu görüşmelerde ilk tur yapıldı
Toplu görüşmelerin gergin başlayan ilk turu sona erdi.İkinci tur, 19 Ağustos Çarşamba günü yapılacak.
ANKARA -Toplu görüşmelerin gergin başlayan ilk turu sona erdi. İkinci tur, 19 Ağustos Çarşamba günü yapılacak.
Toplu görüşmelerin ilk oturumu için taraflar, Başbakanlık Merkez Bina'da bir araya geldi. Geçmiş yıllardaki toplu görüşmelerden farklı olarak ilk oturum başlangıcında Bakan Yazıcı, açış konuşması yaptı. Yazıcı'nın açıklaması için basın mensuplarının salonda yerini alması üzerine konfederasyon başkanları önceki görüşmelerin aksine Başbakanlık önünde açıklama yapamadan salona girdi.
Bakan Yazıcı konuşmasında, ''Toplu görüşmelerin başladığı 2002'den bu yana kamu çalışanlarımıza hep enflasyon oranlarının üzerinde maaş artışları sağlanmıştır'' dedi.
Yazıcı, toplu görüşmelerin sadece memurlara yapılacak zam açısından önemli olmadığını, sendikaların yönetime katılmasıyla daha sağlıklı karar almalarına katkıda bulunduğunu belirtti.
Toplu görüşmelerin 2002'den beri gerçekleştirildiğini anımsatan Yazıcı, görüşmelerin gündeminin mali konularla sınırlı olmasına rağmen ancak 2004'ten bu yana görüşmelerde mali hakların yanı sıra çalışma şartları ve diğer haklar ile hizmet kollarının sorunlarının da gündeme gelip karşılıklı değerlendirildiğine işaret etti.
''Bu toplu görüşme masası cidden önemli bir platformdur'' diyen Yazıcı, bu yapıyı önemsediklerini çünkü 2 milyon kamu çalışanının gözünün bu masada olduğunu vurguladı.
Bakan Yazıcı, hükümet programlarında yer alan ve toplu görüşmelerde gündeme getirilerek sonuçlandırılan bazı mali ve idari iyileştirmeler hakkında da bilgi verdi.
Yazıcı'nın konuşmasını tamamlamasının ardından söz isteyen KESK Genel Başkanı Sami Evren, ''usul'' itirazında bulundu. Yazıcı'nın polemik konusu birçok konuya değindiğini savunan Evren, basına tek taraflı bilgi verildiğini söyledi. Bunun üzerine Yazıcı, toplantıya yönelik bir özette bulunduğunu ve diyaloğun önemini vurguladığı belirterek, konuşmasının bir açış konuşması olduğunu ve bittiğini kaydetti.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız da kendilerine usul ile ilgili bir bilgi verilmediğini, bu bilgi verilseydi dışarıda basın mensuplarına açıklama yaparak, görüşlerini kamuoyuna duyurma imkanı bulabileceklerini ifade etti.
Akyıldız, Bakan Yazıcı'dan toplantıya ara verilmesini istedi ve dışarıda basın mensuplarına açıklama yaptıktan sonra toplantıya geri dönmeyi önerdi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun söz almasıyla, Gündoğdu ve Akyıldız arasında heyet başkanlığı konusunda kısa süreli bir tartışma yaşandı.
Konfederasyon başkanlarının eleştirileri üzerine Bakan Yazıcı, konfederasyon başkanlarına görüşlerini açıklamaları için 10'ar dakika süre verdi ve böylece tartışmalar sona erdi.
Evren: Son söz Başbakan'da
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın konuşmasının ardından söz alan KESK Genel Başkanı Evren, toplu görüşme masasından 7 yıldır hiçbir sonuç alınamadığını savunarak ''Hükümet mali disiplin programı uyguluyor. Ayrıca IMF ile stand-by anlaşmaları yapılıyor. Yani kamu çalışanlarına verilecek zam oranı önceden belli'' diye konuştu.
Toplu görüşme uygulamasının hukuken tartışmalı olduğunu öne süren Evren şöyle konuştu:
''Bu masa meşru değildir. Sayın Bakan da dahil burada hiç kimsenin inisiyatifi yok. Son söz burada söylenmiyor. Hatta Uzlaştırma Kurulu'nun kararları bile dikkate alınmıyor. Son sözün Başbakanda olduğu, bizlerin iradesinin hiçbir anlam taşımadığı bir platform toplu görüşme masası. Ben irademizi bu nedenle bu masaya teslim etmek istemiyorum. Bu toplantı bu nedenlerden ötürü bir şey ifade etmiyor. Tekrarlıyorum hukuken meşru değil. ILO'da Türkiye'nin kara listeye girmesinin nedenlerinden biri de bu toplu görüşme masasıdır. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu kadük olmuştur. Grev ve toplu sözleşme hakkı olmayan bir yasayla emekçilerin hakları korunamaz.''
Evren, biran önce vergi reformunun yapılması gerektiğini belirterek, ''Biz bu toplu görüşmelerin süreceği 15 gün boyunca her yerde konuşacağız. Bu süreçte toplu iş sözleşmesi masası oluşturulmazsa 30 Ağustosta grev kararını açıklayacağız'' diye konuştu.
KESK görüşmelerden ayrıldı
KESK Genel Başkanı Evren ile beraberindeki yönetim kurulu üyeleri, Başbakanlık Merkez Bina'da devam eden toplu görüşmenin ilk oturumundan ayrıldı.
KESK Genel Başkanı Sami Evren, toplu görüşmelere ilişkin "Geçen yıl burada görüşmeler devam ederken, Başbakan zamları açıklamıştı. Şimdi yine zam oranı belli, yüzde 5.5'tir. Dolayısıyla siz neyi görüşeceksiniz burada?" dedi.
Evren, çıkışta gazetecilere yaptığı açıklamada, toplu görüşmenin "iradeyi hükümete teslim etmek anlamına geldiğini" savundu.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'ya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarını anımsattıklarını ifade eden Evren, "Sayın Bakan'a Uluslararası Çalışma Örgütü'nün Türkiye'yi kara listeye aldığını anlattık. Türkiye ile hangi ülkelerin kara listede olduğuna bir bakmasını önerdik. Hiçbir demokratik ülkenin o kara listede olmadığı görülecektir. Kenya, Kolombiya... Türkiye, demokrasinin olmadığı ülkelerle aynı listeye alınmıştır ve nedeni söz konusu yasadır" diye konuştu.
Anayasa'da "uluslararası sözleşmeler iç hukuk oluşturur" ifadesinin yer aldığını hatırlatan Evren, hükümetin bu durumu da göz ardı ettiğini söyledi.
Evren, bir gazetecinin "Grevde kararlı mısınız?" sorusuna "Evet. Bunu son oturumda toplu iş sözleşmesi görüşülmezse, bu konuda bir adım atılmazsa, kamu çalışanlarının lehine bir sonuç ortaya çıkmazsa sonbaharda bütün emekçilerin grevini örgütleyeceğiz. Grev yaptırım gücü olan emekçilerin tek silahıdır. Bundan başka da yol yoktur" yanıtını verdi.
Akyıldız: Ayrımcılığın had safaya ulaştığı bir yılı geride bıraktık
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız da bundan önceki 7 toplu görüşme masasında uzlaşma arayan, fedakarlık yapan, sınırları ve sabrı zorlananın hep kamu çalışanları ve Türkiye Kamu-Sen olduğunu söyledi.
Akyıldız, son dönemlerde kamu görevlileri ve sendikalar arasında bir ayrışmaya gidildiğinin herkesin malumu olduğunu söyledi. Bürokratların da sendikal ayrımcılıkta önemli roller oynadığını ileri süren Akyıldız, ''Bürokratların kamu çalışanlarının arasında ayrıştırma politikaları uyguladığı gözden kaçmamaktadır. Baskı, ayrımcılık, sürgün, kadrolaşma ve adam kayırmanın had safhaya ulaştığı bir yılı geride bırakarak toplu görüşme dönemine girdik. Türkiye Kamu-Sen olarak yapılan baskı, ayrımcılık ve yıldırma politikalarını şiddetle kınıyor, hukuksuz uygulamaları ve uygulayanları not ettiğimizi bildiriyoruz'' diye konuştu.
Gündoğdu: İşçiler Paydaş olarak kabul ediliyor
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ise ''4688 yasa çıkarılırken grevli ve toplu sözleşmeli çıkarılsaydı çok iyi olacaktı'' dedi. Hükümetin bir ay önce kamuda çalışan işçiler ile toplu sözleşme imzaladığını anımsatan Gündoğdu, ''İşçi ve memur çalışırken üretirken eşit ama hak aramaya geldiğinde işçiler paydaş olarak kabul ediliyor. Biz ise rica etmek zorunda kalıyoruz'' dedi.
İlgili yasa sorunlu olduğu için toplu görüşme masasının da işlevini yitirdiğini savunan Gündoğdu, geçen yıl hükümetle konfederasyonlar arasında imzalanan mutabakatta verilen yer alanların hiçbirinin yerine getirilmediğini söyledi.
Konuşmaların ardından Bakan Yazıcı, toplu görüşme süreci hakkında bilgi verdi.
Sendikacılar arasında gerginlik
Görüşmelerde Türkiye Kamu-Sen ile Memur-Sen yöneticileri arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı.
Oturuma ilk ara verildiğinde, salonun dışına çıkılırken Türkiye Kamu-Sen ile Memur-Sen yöneticileri arasında gerginlik yaşandı. İtişmeler ve sözlü atışmaların yaşandığı gerginlik, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ile Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun araya girmesiyle yatıştırıldı.
Her iki sendikanın yöneticileri gerginlikle ilgili olarak karşı tarafı suçladı.
Gündem belirlendi
Toplu görüşmelerin basına kapalı bölümünde, ilk olarak gündemin belirlenmesine yönelik çalışmalar gerçekleştirildi. KESK, kamu çalışanlarına grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkı tanınmasının, görüşmelerin tek gündem maddesi olmasını önerdi. Memur-Sen de bu konunun öncelikli gündem maddesi olmasını istedi. Türkiye Kamu-Sen ise görüşmelerde ilk olarak geçen yılın muhasebesinin yapılması ve mutabakat metninin gereklerinin ne kadarının yerine getirilip getirilmediğinin ortaya konulmasını talep etti. Yapılan değerlendirmelerin ardından toplu görüşmelerin ilk gündem maddesi, geçen yılki mutabakat metni sonuçlarının değerlendirilmesi oldu.
Görüşmelerde, daha sonra sırasıyla, kamuda farklı istihdam şekillerinden kaynaklanan sorunlar, çalışma şartları, iş kollarının sorunları, demokratik haklar ve grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı ile mali haklar olarak belirlendi.
Memur maaşlarına gelecek yıl yapılacak zam konusu, gündemin son maddesi olarak belirlendi.
Memur-Sen Başbakanlık Merkez Bina'ya yürüdü
Memur-Sen heyeti, 2010 yılı toplu görüşmeleri için konfederasyon binası önünde toplanarak görüşmelerin yapılacağı Başbakanlık Merkez Bina'ya yürüdü. Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, toplu görüşmelerle ilgili olarak, "Hükümet'e sesleniyorum; masaya bahanelerle değil, memurları lokomotif haline getirecek bir anlayışla gelin" dedi.
Türkiye'nin son günlerde "demokratik açılımı" her zamankinden daha fazla konuştuğunu belirten Gündoğdu, "Memur-Sen olarak bizim de bu ülkenin demokratikleşmesini önemsediğimiz öteden beri bir gerçek. Ancak bir taraftan Türkiye'nin demokratikleşmesini sağlıyorken bu kapsamda AB'ye uyum çerçevesinde onlarca, yüzlerce yasa çıkarılabiliyorken kamu çalışanlarının sendika hakkını hala 2001'in karmaşık ortamına mahkum etmeyi tutarlı ve saygın bulmuyoruz" dedi.
Hak-Sen: Hükümet toplu görüşmelere 3-0 galip başladı
Hak-Sen Genel Başkan Ayhan Çivi, hükümetin toplu görüşmelere 3-0 galip başladığını savunarak, kamu çalışanları olarak toplu görüşme masasından ümitlerinin kalmadığını söyledi.
Çivi, toplu görüşmelerin sürdüğü Başbakanlık Merkez Binası önüne gelerek basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Yetkili sendika olmadıkları için görüşmeleri dışarıdan takip ettiklerini ifade eden Çivi, 2.5 milyon kamu çalışanın umutlarının bu görüşmelere bağlandığını söyledi.
BASK : Görüşme masası sataşma masasına dönüştü
Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Resul Akay, toplu görüşmelerde yaşanan gerginlik nedeniyle toplu görüşme masasının "toplu sataşma masasına" dönüştüğünü öne sürdü.
Akay, yaptığı yazılı açıklamada, 8'incisi başlayan toplu görüşmeler sırasında "nahoş" olayların yaşandığını belirtti.