”Tüm gümrüklerde 'Gümkart' kullanılacak”
Yazıcı, Gümrük Müsteşarlığı'nın çalışmalarının, geçmiş dönemlere oranla çok daha iyi düzeylerde bulunduğunu ifade etti
TRABZON - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, yıl sonuna kadar tüm gümrüklerde 'Gümkart' kullanılacağını belirterek, insan ile para ilişkisinin daha asgariye indirileceğini söyledi.
Yazıcı, bazı incelemelerde bulunmak üzere geldiği Trabzon'da, partisinin il başkanlığını ziyaret etti. Bakan Yazıcı, burada yaptığı konuşmada, 60'ıncı Cumhuriyet Hükümeti'nin, tüm bakanlarıyla birlikte çalışmalarını hızla sürdürdüğünü söyledi. Bu çerçevede kendisinin de görev alanı olan Gümrük Müsteşarlığı'nın çalışmalarının, geçmiş dönemlere oranla çok daha iyi düzeylerde bulunduğunu ifade eden Yazıcı, şöyle devam etti:
"Geçen hafta sonu haber vermeden Kapıkule'ye dalış yaptım. Ara sıra böyle şeyler yapıyorum. Kapıkule'deki inşaat çok hızlı bir şekilde devam ediyor. Bir ay içinde TIR geçişlerine ilişkin kısım tamamlanmış olacak. Yıl sonunda da diğer araç ve insan geçişlerine ait kısmı tamamlanarak modern bir kapı olarak milletimizin hizmetine sunulacak. Gümrüklerde ayrıca, 'Gümkart' uygulamasını devreye sokmuş bulunuyoruz. Bu uygulamayı Vakıfbank ile birlikte yaptık. Yıl sonuna kadar tüm gümrüklerde 'Gümkart' kullanılacak. Dolayısıyla insan ile para ilişkisi daha asgariye indirilmiş olacak.
Öte yandan mobil telefon ile ilgili m-gümrük projemizi de devreye sokmuş bulunuyoruz. Bu da entegrasyonun sağlanması, hizmetlerin daha seri bir şekilde yürütülmesi bakımından kolaylık sağlayacak. Çünkü gümrükler, idare içerisindeki en önemli kamu kuruluşlarıdır."
Bakan Yazıcı, Vakıflar Genel Müdürlüğünün geçmiş yıllarda çok sayıda eser onardığını, 2002-2007 yılları arasında ise 2 bin 650 vakıf eserini restore ettirdiklerini kaydetti.
"Yardımlar seçim endeksli değil"
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Genel Müdürlüğünün de çalışmalarına tüm hızıyla devam ettiğini belirten Bakan Yazıcı, şunları söyledi:
"Bu genel müdürlüğümüzün çalışmalarıyla ilgili Mecliste görüşme yapılırken, bir muhalefet partisi bizi, 'bu tür çalışmaları sadece seçim zamanı yapıyorsunuz', diye eleştirmişti. Onlar bizim yaptıklarımızı bilmiyorlar, sadece bu çalışmaları seçim zamanı yaptığımızı zannediyorlar. Çünkü onlar sadece seçim zamanı halkın yanına iniyorlar. Yoksa bizim yardımlarımız seçime endeksli değil, sürekli yapıyoruz.
Yaptığımız kömür yardımları eleştiriliyor. Vatandaşlarımız kendi imkanlarıyla ısınma ihtiyaçlarını gideremiyorsa, bunu elbette devlet karşılayacaktır. Hiçbir fark gözetmeden Türkiye'nin bütünlüğünü gözetmek suretiyle her şey Türkiye için felsefesi doğrultusunda bu yardımları yapmaya devam edeceğiz. Biz, millete hizmet etmek için siyaset yapıyoruz. Bu anlamda da önemli bir mesafe kat ettiğimiz zannediyoruz. Türkiye 2002'ye oranla çok farklı bir noktaya gelmiştir. Çalışmaları daha etkin bir şekilde devam edecektir."
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yazıcı, AK Parti'nin kapatılma davası ve dün verilen sözlü savunma ile ilgili bir soru üzerine şunları kaydetti:
"Bu dava ile ilgili çok fazla konuşmak istemem. Çünkü yargısal bir süreç işliyor. Ama şunu ifade edeyim: Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Hukuk devleti olmanın gereği, her bireyin, her kurumun, her kurum temsilcisinin de hukuka uyması gerekliliğini icap ettirir. Bu perspektiften baktığımız zaman, hukuksal ölçütlerin gözetilmesi halinde, herhangi bir sorun olacağı kanısında değilim. Bekleyelim göreceğiz."
"Türkiye'ye uygunluğu açısından çok yerinde görmüyorum"
Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün yaptığı açıklamalarla ilgili bir soru üzerine de Yazıcı, şunları söyledi:
"ınsanlar düşündüklerini, herhangi bir kanaatlerini ifade etme hakkın da sahiptir. Sayın eski genelkurmay başkanı da bu çerçevede kanaatlerini ifade etmiştir. Türkiye'de sorunlara sahip çıkamayan, veyahut milletin önüne geçmiş, milletin dilek ve isteklerine tercüman olunamayan bir durum söz konusu değildir. Güçlü bir iktidar vardır. Ama bu güçlü iktidarı hazmedemeyen bir takım güçler odaklar vardır. Onların sendeletme çabaları vardır, onları da aşacağız.
Dolayısıyla eski genelkurmay başkanının değerlendirmesini, bireysel fikir olarak ifade etme hakkı açısından doğru buluyorum ama Türkiye'ye uygunluğu açısından çok yerinde görmüyorum."