Türk Eximbank desteği sürdürecek

Türk Eximbank Genel Müdürü Kaplan, ihracatçıların yaşayacağı olası sorunları hafifletmek için üzerlerine düşeni yaptıklarını belirterek, 'Ürünler sunuyor, bu ürünleri çeşitlendiriyoruz' dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türk Eximbank Genel Müdürü Hayrettin Kaplan darbe girişimi sonrası ihracatta olumlu sinyallerin süreceğini belirterek, oluşabilecek olumsuzluklara karşı ihracatçıların önünü açacak ürünler geliştirdiklerini söyledi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrasında ekonomik gelişmeleri ve kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye ilişkin açıklamalarını değerlendiren Kaplan, toplumdaki hem sivil hem de siyasi aktörlerin tepkisiyle bertaraf edilen girişimin ardından finansal piyasalarda bir dalgalanma yaşandığını, ancak kısa bir sürede fiyatlamaların normalleşmeye başladığını söyledi. 

Kaplan, yeni bir tehdit oluşmasını önlemeye yönelik önlemleri hızlıca alabilmek için Türkiye'de olağanüstü hal ilan edildiğinin altını çizerek, şöyle devam etti:

"Buna karşın olağanüstü hal ilanının piyasa kurallarının işleyişine müdahaleyle sonuçlanmayacağının ekonomi yönetiminin her kademesinde dile getirildiği ve bunu Sayın Cumhurbaşkanımızın da vurguladığı görülüyor. Cumhurbaşkanımız olağanüstü hal kararı alındığını kamuya açıklarken, bunun ekonomiye olumsuz bir etkisinin olmasına izin vermeyeceklerini belirterek, reform iradesinin de yıpranmamış olduğunu kanıtlarcasına tasarruf açığımızın kapatılması ihtiyacını vurgulamıştır. Ayrıca, mali disiplinden vazgeçilmeyeceğine dikkati çekmiştir." 

Demokratik kurumların işlemesi ile başarısızlığa uğratılmış bir darbe girişimi sonrasında, 2008 kriziyle birlikte kredibilitesi sorgulanan Standard&Poors'un (S&P) Türkiye'nin hem kredi notunu düşürmesini hem de görünümünü negatif olarak belirlemesini 'aceleci bir karar' olarak nitelendiren Kaplan, "Büyük terör eylemlerinin kurbanı olan Fransa’da da olağanüstü hal ilan edilmesine karşın, kredi derecelendirme kuruluşlarının daha toleranslı davrandığını görmek, Türkiye’ye de bu toleransın gösterilmesi gerektiği inancımı pekiştiriyor." değerlendirmesinde bulundu. 

'Moody's'in tavrı daha doğru'

Kaplan, S&P’nin aksine Moody’s’in o tarihlerde Türkiye'nin kredi derecelendirme notuna ilişkin ani bir karar almamış olmasını, daha doğru ve soğukkanlı bir tavır olarak değerlendirdiğini dile getirdi. 

Ayrıca, Moody's'in Türkiye'nin kredi notu görünümünü izlemeye aldığı Nisan 2014'e göre daha iyi bir ekonomik görünüme sahip olduğunu vurgulayan Kaplan, şunları kaydetti:

"Nitekim önümüzdeki dönemde reform iradesinin sarsılmadığının görülmesi, olağanüstü hal uygulamalarının piyasanın işlerliğini bozmadığının anlaşılması ve büyüme üzerinde kuvvetli bir baskı oluşmadığının ortaya çıkmasıyla birlikte not indirimi için bir gerekçe olmadığı da anlaşılacaktır. Ekonomi yönetiminin attığı adımlar ve bunların sonuçları değerlendirildiğinde, Moody’s not indirimine ihtiyaç duymayacaktır. Nisan 2014'teki döneme baktığımızda, cari açığımızın yüksek seviyesi ve küresel likiditenin geleceğine ilişkin olumsuz beklentilerin hakim olduğunu ve bu çerçevede Türkiye’nin tasarruf açığını finanse etme yeteneğine ilişkin kimi olumsuz değerlendirmelerin ön planda olduğunu hatırlıyoruz. Bugün ise bir yandan Türkiye’nin cari açığının 60 milyar dolardan 27 milyar dolara gerilemesiyle finansman gereksiniminin azaldığı, diğer yandan küresel likidite koşullarına ilişkin korkulan senaryoların gerçekleşmediği görülmektedir. Cari açıktaki gerilemeye karşın, Türkiye’nin, büyüme konusunda pek çok gelişmiş ve gelişen ülkeden daha başarılı bir performans sergilediği gözardı edilmemelidir."

'Üzerimize düşeni yapıyoruz'

Kaplan, küresel ekonominin içinde bulunduğu konjonktürün dış ticaret olanaklarını sınırladığına dikkati çekerek, buna karşın Türkiye’nin performansının son aylarda daha olumlu bir seyir izlediğini, Avrupa Birliği'ne gerçekleştirilen ihracatın istikrarlı bir şekilde yükseldiğini anlattı. 

Rusya ile ilişkilerdeki yumuşamanın da yakında ihracata olumlu yansıyacağını ifade eden Kaplan, "İhracat cephesinden olumlu haberlerin sayısının her geçen gün artacağı bir döneme girdiğimize inanıyorum. Biz Türk Eximbank olarak, her dönemde olduğu gibi bu dönemde de ihracatçılarımızın finansman ihtiyaçlarını karşılamaya hazırız. İhracatçıların önünü açacak, yeni pazarlara yönelme cesaretlerini artıracak ürünler sunuyor, bu ürünleri çeşitlendiriyoruz." diye konuştu. 

Kaplan, Ekonomi Bakanlığı ile koordineli çalıştıklarını ve Türkiye'deki ihracatçıların 15 Temmuz sonrasında yaşayabileceği olası sorunları hafifletmek ve ortadan kaldırmak için üzerilerine düşeni yaptıklarını vurguladı.