Türk-İş toplu iş sözleşmesini imzalamak üzere müracaat etti

Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Türkel, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına müracaatlarını yaptıkları söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

RİZE - Türk-İş Genel Sekreteri ve Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına 8 Eylül itibarıyla 23. dönem toplu iş sözleşmesini imzalamak üzere müracaatlarını yaptıkları söyledi.

Türkel, gazetecilere yaptığı açıklamada, ÇAYKUR işçisinin sendikasına bağlılık mücadelesi verirken zaman zaman baskılara maruz kaldığını, iş yerlerindeki baskılardan bunaldığı zamanlar olduğunu, bunun sonucunda olaşan bilgi kirliliği ortamında bazı üyelerinin diğer sendikaya geçtiğini ileri sürdü.

Bugün itibarıyla Tek Gıda-İş Sendikası'nın üye sayısının 9 bin 691, Öz Gıda-İş Sendikası'nın ise 4 bin 230 olduğunu kaydeden Türkel, şöyle konuştu:

"Bunun anlamı, Tek Gıda-İş Sendikası 2009 yılı toplu iş sözleşmesini yapmaya 55 yıl olduğu gibi bu yıl da devam edecek. Diğer sendikada olan arkadaşlarımıza da art niyetli olanların dışında çağrı yapıyorum. Sendikalarını değiştirmek zorunda kalanlara kapımız sonuna kadar açık. Ama olaya kendi çıkarları doğrultusunda, siyasi veya ekonomik anlamda yaklaşanları beklemiyoruz."

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına 8 Eylül itibarıyla 23. dönem toplu iş sözleşmesini imzalamak üzere müracaatlarını yaptıklarını belirten Türkel, diğer sendikanın da bu konuda başvurusunu yapacağını, ardından bakanlıktan üye sayılarıyla ilgili tespit yapılacağını söyledi. Yörede 9 ay boyunca yiğitçe mücadele verildiğini, bu mücadele sonucunda hükümetlerin her zaman haklı olmadığının ve yaptıklarının her zaman doğru olmadığının ortaya çıkarıldığını öne süren Türkel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zaman zaman Başbakan'ın adını kullanarak çok ileri gittiler. Umarım bir gün bunun bedelini öderler. Kimseyle hesaplaşma içinde değiliz. Ama artık biz dünkü Tek Gıda-İş Sendikası değiliz. Sendikadaki bütün yönetici arkadaşlarımıza, fabrika temsilcilerimize söyledik. Sendikanın bilgisi ve izni olmadan, idare tarafından yapılacak herhangi bir tasarruf bizim için eylem nedenidir.

Toplu iş sözleşmesinin hükümlerini, hukuku yok sayarak ÇAYKUR'u dilediği gibi yönetmeye çalışmak bizim için eylem nedenidir. Maaşlar yasal sürede ödenmezse üretimden gelen gücümüzü kullanmak ve eylem yapmak bizim için bir haktır. Bundan sonra hiçbir tolerans tanımayacağız. Bu konuda hiçbir yönetici arkadaşımızın toleranslı davranmasına izin vermiyorum.

Artık yeni bir dönem başladı. Ya ÇAYKUR'u yönetenler doğru dürüst yönetecekler, toplu sözleşme hakkına saygı duyacaklar ya da ben geldim, 9 gün oturma eylemi yaptım, gerekirse 39 gün daha burayı sallar, Türkiye'yi buraya yığarız. Bundan sonra burada aktif sendikal hareket, karşılıklı saygıya dayanan bir sendikal anlayış olacak."

"Bölgede çay platformu kurma çalışması başlattık"

Türkel, çayla, ÇAYKUR ile ilgili bölgede çay platformu kurma çalışması başlattıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Bu platform, Karadeniz Bölgesi'nin en büyük sivil toplum örgütü olacak. Çay ekicisi, üreticisi, sivil toplum örgütleri, siyasi parti temsilcilerinden oluşan çay meclisi ve onun öncülüğünü yapan çay platformu için geçtiğimiz hafta mektuplar göndermeye başladık.

Bununla ilgili olumlu görüşler gelmeye başladı. Önümüzdeki günlerde tekrar Rize'ye gelerek siyasi partilerin il başkanlıklarını ziyaret edecek ve bu konudaki önerilerimizi götüreceğiz, katkılarını isteyeceğiz. Bu platformun Giresun Tirebolu'dan Artvin Kemalpaşa'ya kadar bölgede çay üreticisi, ekicisi, işçisi ve ÇAYKUR'un geleceği için en etkin sivil toplum örgütü olma yolunda çok kısa zamanda yol alacağımızı göreceğiz. Hükümet güdümlü, sayın vekili de başkan yaptıkları çay konseyi gibi bir kurum değil. Gücünü doğrudan işçiden, üreticiden, halktan alan bir sivil inisiyatif grubu olacak ve çayın kaderine el koyacak. Bu anlamda önümüzdeki günlerde Tek Gıda-İş Sendikası olarak bütün gücümüzü bunun gerçekleşmesi için harcayacağız."