”Türkiye'nin faiz indirimleri için hala daha yeri var”
Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Başçı, Türkiye'nin ilk defa dengeleyici bir para politikası uygulama fırsatına sahip olduğunu belirtti
İSTANBUL - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Erdem Başçı, Türkiye'nin faiz indirimleri için hala yerinin olduğunu bildirdi.
"Kriz Sonrası Küresel Ekonomik Düzen ve Türkiye Ekonomisi" konferansında konuşan Başçı, dünya merkez bankalarının krize çok hızlı bir şekilde faiz indirerek tepki verdiğini hatırlattı.
ABD ve İngiltere'nin 5 puan, Avrupa ülkelerinin 3,5 puanlık faiz indirimini kısa bir süre içinde yaptığını ifade eden Başçı, "Ama bu tam telafi edemedi. Bizim faizler biraz yüksek olduğu için daha fazla indirim imkanımız oldu. Türkiye'nin faiz indirimleri için hala daha yeri var. Hala daha politika tepkisi gerekirse politika tepkisi verebileceğiz. Ne yönde? Ekonomik aktiviteyi destekleme yönünde faizleri bir miktar daha indirme imkanımız var" şeklinde konuştu.
Çin, Macaristan ve Brezilya'da reel faizlerin hala artıda olduğunu, fakat pek çok ülkede eksi seviyeye düştüğünü vurgulayan Başçı, onların gidecek fazla yeri kalmadığını, Şili'de nominal faizlerin sıfıra yaklaştığını, reel faizlerin de ekside olduğunu anlattı.
Erdem Başçı, krize karşı gidecek yeri kalmayan merkez bankalarının başka politika araçlarını kullanabileceklerini, parasal genişleme yapabileceklerini, bilançolarını büyütebileceklerini kaydetti.
Bir katılımcının sorusu üzerine Başçı, Türkiye'nin ilk defa dengeleyici bir para politikası uygulama fırsatına sahip olduğunu ifade ederek, "Herkesin inanması gerekiyor ki enflasyon düşecek. Şu anda iki riskten korkuluyor; enflasyon ve deflasyondan korkuluyor. Merkez bankaları şu anda karşı karşıya kaldığımız problemin resesyon ve deflasyon olduğunu düşünüyor. Eylemleriyle bunu gösteriyorlar, sözleriyle bunu söylüyorlar" şeklinde konuştu.
"Döviz kurlarında sınırlı hareketlenme olmasını bekliyoruz"
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar da küresel toparlanma eğiliminde umut verici gelişmeler bulunduğunu söyledi.
Sendikasyonları yavaş yavaş konuşmaya başladıklarını ifade eden Çağlar, kredi piyasalarında genişleme süreci içine girildiğini, genel hatları ile olumluya doğru gidişten bahsedebileceklerini belirtti.
Türk bankacılık ve finans piyasasının daha düşük bir kaldıraç oranı ile çalıştığını ifade eden Çağlar, Türkiye'de güçlü bankacılık sektöründen bahsedilebileceğini vurguladı.
Çağlar, "Büyümede yüzde 13,8 daralma yaşadık. Bütün bunlar bizim önümüzdeki dönemde belki de hızlı yükselmemiz için güç toplamamıza vesile olacak veriler diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Durumun birden düzelmeyeceğini, mevcut durumun bir müddet daha devam edeceğini bildiklerini dile getiren Çağlar, "IMF ile anlaşma olmasa dahi döviz kurlarında sınırlı bir hareketlenme olmasını bekliyoruz. Mevduat faizlerinin düşük, kredi faizlerinin görece yüksek olmasını bekliyoruz. İhtiyatlı bir faiz indirimi beklenebilir" şeklinde konuştu.
Çağlar, kriz zamanında kredisini en çok artıran banka olduklarını belirterek, kamu bankacılığına ilişkin bir soru üzerine, şu görüşleri dile getirdi:
"Bugüne kadar kamu bankası-özel banka ayrımı hiç yapılmadı. Ben de ayrım yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Ancak kamu bankacılığı Türkiye'ye spesifik alanlarda lazım. Bütün bankalar bu ülke için yeterli. Kamu-özel ayrımı yapmaksızın bizim Türk bankacılığını daha da büyütmemiz gerekir."