Türkiye'nin "kırılgan" ekonomisi kısa süre içinde toparlanabilecek
The Economist dergisi, Türkiye'nin bir IMF anlaşmasına ihtiyacı bulunduğunu yazdı
LONDRA - İngiltere'de yayımlanan The Economist dergisi, Türkiye'nin "kırılgan" ekonomisinin kısa süre içinde toparlanabileceğini ancak Türkiye'nin yine de bir IMF anlaşmasına ihtiyacı bulunduğunu yazdı.
Dergi, yılın ilk beş ayı ile ilgili olarak açıklanan rakamların, bütçe açıklarının 13 kat arttığı, yabancı yatırımların yarıya düştüğü, her dört gençten birinin işsiz olduğu ve GSYH'nın yüzde 13,8 oranında azalarak Türkiye'yi küresel ekonomik krizin en çok etkilediği ülkelerin arasında gösterdiğini yazdı ve IMF'nin Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 5,1 oranında küçülmesini beklediğine işaret etti.
Makalede, küresel krizin ilk ortaya çıktığı dönemde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "krizin Türkiye'yi teğet geçtiği ve Türkiye'nin yeni bir IMF anlaşmasına ihtiyacı bulunmadığı" yolunda açıklamalarda bulunduğu belirtilerek, "Başbakan Erdoğan'ın daha sonra bu sözlerini geri almak zorunda kaldığı" öne sürüldü.
Her şeye rağmen Türkiye'nin diğer gelişmekte olan ekonomilere göre kredi krizine pek çok açıdan iyi dayandığı vurgulanan Economist'in makalesinde, bunların kısmen bankacılık alanında yapılan katı düzenlemelerden kaynaklandığı, böylece hükümetin kamuya ait parayı bankaları kurtarmak için harcamak zorunda kalmadığı belirtildi.
Batılı bankacıların Türkiye'de son kabine değişikliğiyle yapılan değişimi de memnuniyetle karşıladığı belirtilen makalede, bu değişiklikler çerçevesinde eski ekonomi bakanı Mehmet Şimşek'in Maliye Bakanlığı'na getirildiği, yine eski ekonomi bakanı olan selefi Ali Babacan'ın da ekonominin yönetimine getirildiği hatırlatıldı.
Babacan'ın da piyasa dostu Şimşek'in de IMF ile yeni bir anlaşmadan yana oldukları görüşünü de ileri süren Economist Dergisi, yeni bir anlaşmanın yabancı yatırımcının güveninin güçlendirilmesi açısından hayati önem taşıdığını yazdı.
"Muhtemel anlaşmanın 18 aylık stand by olacak"
Bankacılık çevrelerinde muhtemel anlaşmanın 18 aylık ve 13 milyar dolar tutarında bir stand by olacağını düşündüklerini de yazan Dergi, Türkiye'nin dış borçları için 20 milyar dolar bir krediye ihtiyaç duyabileceğine inananların da bulunduğunu öne sürdü.
Dergi, anlaşmanın sonuçlanmasının Parlamento'nun açılacağı Ekim ayından önce mümkün görünmediğini öne sürdü. Dergi, bu tarihin IMF ile Dünya Bankası'nın İstanbul'da yıllık toplantılarını gerçekleştirmeleriyle aynı tarihe rastladığını da hatırlattı.
Kötü geçen ilk çeyreğe rağmen bazı ekonomistlerin Türk ekonomisinin IMF'nin yardımı olmaksızın ayakta kalabilecek kadar güçlü olduğuna inandıklarını da kaydeden Economist, Türkiye'nin geçmişteki ekonomik çöküşlerinde siyasi istikrarsızlık unsurunun da etkili olduğunu, bu unsurun Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki AK Parti'nin 2002 yılında tek başına iktidar olmasıyla ortadan kalktığını bildirdi. Economist, AK Parti'nin 2007'de daha da büyük bir oyla yeniden iktidara gelmesinde ekonomi yönetimindeki başarısının da bir neden oluşturduğunu da bildirdi.
Yerel seçimleri de geride bırakan Başbakan Erdoğan'ın mali disiplini mutlaka yeniden sağlaması gerektiği savunulan makalede, kamuoyu tarafından IMF'nin süreçle ilişkili görünmesinin, bunun başarılmasını daha kolaylaştırabileceği ihtimaline de dikkat çekildi.