TÜSİAD: Vatandaşın tasarrufu azaldı

TÜSİAD: Vatandaşın tasarrufu azaldı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Türkiye Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Merkez Bankası (MB) ortaklığında hazırlanan "İşgücü, Gelir, Harcama ve Yoksulluk Açısından Türkiye'de Hanehalkı" raporuna göre vatandaşın tasarrrufu azaldı. Tüketim harcamaları giderek daha fazla borçlanarak finansa edildiğinin belirtildiği raporda, tüketim kalıplarının değişmeden cari açığın kapanmayacağı uyarısı da yapıldı. TÜSİAD, işgücü piyasasında çalışma çağına gelen 15 yaş üzeri fertlerden 2 kişiden 1'inin kayıtdışı çalıştığına dikkat çekti. Ayrıca TÜSİAD işsizlik maaşı, burs ve yardım gelirlerinin artış göstermesine karşın, menkul, gayrimenkul gelirleri ve tasarrufların her geçen gün düşüş gösterdiği uyarısında bulundu. İstihdamın yarısı sosyal güvenlikten yoksun Hükümet, Sosyal Güvenlik Yasası reformu ile tepkileri üzerine çekerken, TÜSİAD işgücü piyasasında istihdam edilenlerin yarısının sosyal güvencesinin olmadığını ortaya koydu. Çalışma yaşına gelen 15 yaş üzeri fertlerin ancak 2 kişiden 1'inin işsizler ordusunda bulunduğu tespiti yapılan rapora göre, çalışma çağına gelen 15 yaş üzeri fertlerin 22 milyon 330 bini yani yüzde 43'ü işgücü piyasasına adım atarken, 29 milyon 400 bin kişi yani kalan yüzde 57'si işgücü piyasasına giremiyor. İstihdam edilen 22 milyon 330 bin kişiden ancak 11 milyon 503'ü kayıt altında çalışırken, 10 milyon 827 bin kişi kayıtdışı çalışıyor. Ayrıca işgücü açısından hane halkı araştırmasında Karadeniz Bölgesi işsizlik oranının en düşük, hükümetin özel teşvik paketi hazırladığı Güneydoğu Anadolu Bölgesi işsizlik oranının en yüksek olduğu belirlendi. Yardımlar arttı menkul geliri düştü Bu arada raporun hanehalkı kısmında gelir dağılımında düzenli bir iyileşme tespiti yapılırken, hanehalkı geliri türlerine bakıldığında ücret ve karşılıksız transfer olarak adlandırılan yaşlılık, işsizlik maaşı, burslar ve yardımlar gibi gelirlerinin ağırlığının arttığı buna karşın müteşebbis, gayrimenkul ve menkul kıymet gelirinin payının gerilediğine dikkat çekildi. 2002 yılında, ücret ve karşılıksız transferlerin payı yüzde 56.3 seviyesindeyken, bu pay 2005 yılında yüzde 65.6'ya yükseldi. Bu dönemde sermaye gelirinin payı ise 9.3 puan azalarak yüzde 34.4'e geriledi. Ayrıca hanehalkı tasarruf eğilimi incelendiğinde 2002-2004 döneminde ortalama tasarruf eğiliminin yüzde 16.8'ken 2005 yılında bu oranın yüzde 10 seviyesine gerilediği tespit edildi. Belediye ve valilik yardımları arttı Raporda, hanehalkının yaşam memnuniyeti de araştırıldı. Buna göre 2003-2006 döneminde hanehalkının sahip olduğu gelir seviyesinden ve gelirleri ile ihtiyaçlarını karşılama gücünden duyduğu memnuniyet seviyesinde sınırlı bir iyileşme gözlendi. Buna karşın işsizlik ve yoksulluğun etkisiyle düzenli ayni-nakdi yardım alan ve yardım yapan hane oranlarında çok belirgin artışlar tespit edilirken, "Yardımların temel kaynağının akraba-komşu dayanışması olduğu görülmekle birlikte, belediyeler ve valilikler kanalıyla yapılan yakacak ve kira yardımları belirgin bir ivme kazandı" denildi. 2002-2004 döneminde ortalama tasarruf eğiliminin yüzde 16.8 iken, 2005 yılında tüketim harcamalarındaki hızlı artışın etkisiyle bu oran yüzde 10'a geriledi. Gelir dilimleri itibariyle, birinci ve ikinci yüzde 20'lik gelir dilimlerindeki hanelerde "negatif tasarruf" eğiliminin olduğu ve bu eğilimin 2005 yılında güçlendi. Hanehalkı tasarruflarının belirleyicisi olan en üst gelir grubunda da ortalama tasarruf oranı yüzde 33'lerden 2005'de yüzde 24 civarına geriledi. Kibar'dan cari açık uyarısı Rapora ilişkin değerlendirme yapan TÜSİAD Yönetim Kurulu üyesi Ali Kibar, tüketim harcamalarının borçlanma yoluyla finansmanın arttığına dikkat çekerek, hanehalkının tüketim kalıplarının değişmeden cari işlemler açığının kapatılmasının zor olacağını vurguladı. Zorunlu harcamaların toplam harcamalar içindeki payının azalması ya da tüketim harcamalarının giderek daha fazla borçlanma yoluyla finanse edilmesi, para politikasının belirlenmesinde mutlaka dikkate alınmalıdır. Hanehalkının tüketim kalıplarındaki değişim dikkate alınmadan Türkiye'nin cari işlemler açığının kalıcı olarak kapatılması zor olacak. Düşük gelir gruplarında özellikle son yıllarda negatif tasarruf eğiliminin olması ve yüksek gelir gruplarında tasarruf eğiliminin düşmekte olması, Türkiye'nin cari işlemler açığının büyümesi anlamına gelmektedir" dedi. MB Araştırma ve Para Politikası Birimi Başkanı Cahit Özcet ise, Türkiye ekonomisinin gelişmiş ülkeler grubuna dahil olabilmesinin, yüksek büyüme performansının devamıyla sağlanacağını söyledi. Resmi işsizlik oranı yüzde 16.9'a çıktı Rapora göre 'çalışmak isteyip de iş aramayanlar dikkate alınarak ABD benzeri alternatif işsizlik tanımları' yapıldığında, Türkiye'de 2006'da yüzde 9.9 olan resmi işsizlik oranı yüzde 16.9'ya yükselirken, 2007'de bu oran yüzde 16.3 olarak hesaplandı. Gıda ve alkolsuz içki tüketimi azaldı Rapora göre, son 5 yılda hanehalkının mal ağırlıklı tüketimlerini azaltırken, hizmet ağırlıklı harcamalara yöneldi. Mal ağırlıklı harcamalar içinde payı azalan en önemli harcama kalemi gıda ve alkolsüz içki tüketimi iken, hizmet ağırlıklı harcamalar içinde ulaştırma giderlerinin payı önemli ölçüde arttı.