Verimlilik sigortasına arpa, yulaf ve çavdar dahil edildi

Bu yıl buğdayla başlayan "İlçe Bazlı Kuraklık Verim Sigortası"na, yeni ürünler dahil ediliyor. TARSİM Genel Müdürü Satoğlu, iklim değişikliğinin bu tür sigortaları daha önemli hale getirdiğini belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Serhat ALİGİL

Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Genel Müdürü Yusuf Cemil Satoğlu, tarım sigortalarının güncel durumu ve yeni çalışmaları hakkında açıklamalar yaptı. TARSİM'in temel amacının tarım ekonomisinin sürdürülebilirliğini sağlamak olduğunu vurgulayan Satoğlu, iyi kurulan bu yapının kısa sürede çok başarılı sonuçlar elde ettiğini belirtti.

Türkiye'de 1957 yılından bu yana tarım sigortalarının geçerli olduğunu hatırlatan Satoğlu, "Ancak tarım ürünlerinde sigortalılık oranı 2005 yılında TARSİM kurulana kadar yüzde 0,5 gibi düşük oranlarda kaldı. Bugün ise tarım ürünlerinde yüzde 20 yaklaşıyoruz. Bu yılın sonunda bu orana ulaşmayı hedefliyoruz. Bizim örnek aldığımız İspanya'da bu oran 35-40 yılda yüzde 35'e ulaştı. Biz kısa sürede iyi ve hızlı yol aldık. Bu daha da gelişecek. Devletin bu modelin arkasında olması ve bunu her fırsatta ortaya koyması en büyük avantajımız" dedi.

Uygulamalarının yurt dışında da ilgiyle izlediğini ifade eden Satoğlu, 20-25 ülkeye danışmanlık verdiklerini, Azerbaycan'ın TARSİM modelini kopyalamak için çalıştığını anlattı.

Satoğlu'nun verdiği bilgiye TARSİM bu yılı 1,6 milyar liralık prim üretimiyle tamamlayacak. Bu yılki hasar ödemesi ise 850- 900 milyon lirayı bulacak. TARSİM halen 25 sigorta şirketiyle çalışıyor.

Birinci risk haline geldi

Bu yıl başlattıkları yeni uygulamaların ilk sonuçları hakkında da bilgi veren Satoğlu, "İlçe Bazlı Kuraklık Verim Sigortası" ile tarım sigortalarının önemli bir aşamaya taşındığını ifade ederek şöyle devam etti:

"Hazırlık aşaması nedeniyle sezona gecikmeli girdik. 20 günlük bir zamanı kullanabildik. Buna rağmen 409 ilçede 70 bin poliçe satıldı. Hatta Kahramanmaraş Elbistan'da hasar ödemesi bile yaptık. Önümüzdeki sezon çok daha iyi olacak. Bu sigortaya dahil ürünlerini artırıyoruz. Arpa, yulaf, çavdar ve tritikale de kuraklık verim sigortası kapsamına alınacak. Böylece verim sigortasında yeni bir aşamaya geçiyoruz. Ayrıca yaşanan iklim değişikliği nedeniyle tarım sigortalarının önemi daha da artıyor. Çünkü bu değişikliklere en açık sektör tarım. İklim değişikliği nedeniyle oluşan riskler bugün bütün risklerin önüne geçti. Birçok uluslararası rapor bunu teyit ediyor. Tezat iklim olayları artıyor. ‘Hiç don görmedik' denen yerlerde don, ‘kuraklık görmedik' denen yerlerde kuraklık oluyor. Çiftçimizin artık daha dikkat olması gerekiyor. Eski alışkanlıkdan vazgeçilmeli."

"Hayvanların eşgalini topluyoruz"

Tarım sigortaları açısından hayvancılık sektöründeki durumla ilgili bilgi veren Genel Müdür Yusuf Satoğlu, bu branşta sigortalılığın yüzde 6-7 kaldığını söyledi. Bunun temel nedeninin işletme büyüklükleri olduğunu belirten Satoğlu, "Türkiye’de işletmeler genel olarak çok küçük. Bu sigortayı olumsuz etkiliyor. Ancak son yasal düzenlemeler sonrası çiftçilerin kredi alırken hayvanlarını da teminat olarak gösterebilmesi poliçe sayısını artırmaya başladı" dedi.

Bu nedenle hayvanlar için hırsızlık teminatı verdiklerini de açıklayan Satoğlu, bu branşta suiistimallerin olmaması için önemli çalışmalar yaptıklarını açıklandı. Satoğlu şöyle devam etti: "Örneğin sigortalama aşamasında hayvan eşgalllerini topluyoruz: Fotoğrafl arını çekip, küpe numaralarını alıyoruz. Geniş bir veri tabanı oluşuyor.