Visa'nın "banka kartı bilinirliği ve algısı"na yönelik araştırmasından çıkan sonuç: Banka kartı ile alışveriş yapılabildiğini bilmiyoruz
Visa'nın "banka kartı bilinirliği ve algısı"na yönelik araştırmasından çıkan sonuç: Banka kartı ile alışveriş yapılabildiğini bilmiyoruz
İSTANBUL - Visa'nın banka kartlarının bilinirliği, algısı ve kullanım alışkanlıklarını öğrenmek amacıyla yaptırdığı araştırma sonuçları banka kartı ile kredi kartının birbirine karıştırıldığını, tüketicilerin yüzde 79'unun banka kartını başka bir adla adlandırdığını ortaya çıkardı. Visa Europe Bölge Genel Müdürü Berna Ülman, banka kartının alışverişte kullanım oranının şu anda yüzde 2 olduğunu, bu oranı bazı bankalarda yüzde 25'e çıkarabildiklerini, önümüzdeki 5 senede sektörde de bu oranın yakalanabileceğini bildirdi. Visa Europe için Era Research & Consultancy tarafından gerçekleştirilen, Türkiye'de "banka kartı bilinirliği ve algısı"na yönelik araştırma sonuçlarına göre, katılanların yüzde 54,7'si kredi kartıyla banka kartını karıştırma eğilimi gösterirken, banka kartını sadece alışveriş için kullananların oranı yüzde 44,9 olarak gerçekleşti. Araştırma sonuçlarının açıklandığı basın toplantısında konuşan Ülman, şu anda Türkiye'de 31 milyon adedi visa-elektron olmak üzere toplam 56,7 milyon adet banka kartı bulunduğunu belirtti. Hem ATM'lerde para çekmek hem de alışveriş için kullanılabilen bu kartların YTL bazında toplam cirosunun sadece yüzde 2'sinin alışverişlerde kullanıldığını, işlem adedi bazında ise bu oranın yüzde 14 olduğunu söyleyen Ülman, "Haziran 2007-Haziran 2008 döneminde Visa kredi ve banka kartının alışverişte kullanım rakamı 78,4 milyar YTL iken, banka kartlarının buradaki payı 1,7 milyar YTL. Bu sadece alışveriş noktası. Ayrıca Visa banka kartları ile 77 milyar YTL'lik nakit çekiliyor" dedi. Araştırma sonuçlarına göre banka kartı adlandırmasının tüketicilerin algılarında, kartın kullanım alanlarını yerli yerine oturtması açısından yetersiz kaldığını ifade eden Ülman, banka kartı ibaresinin, ürünü bankadan bağımsız düşünememeye ve alışverişlerde kullanılacak bir alternatif olarak görememeye yönlendirdiğini belirtti. Banka kartı ile kredi kartının karşılaştırılmaması ve iki ürünün birbirine alternatif olarak görülmemesi gerektiğini de söyleyen Ülman, asıl olarak ATM'lerden çekilen nakit miktarı, banka kartıyla yapılan alışverişlere yönlendirmeyi amaçladıklarını aktardı. Ülman, Visa'nın hedefinin tüketici harcamalarından aldığı payı her beş yılda bir iki kat artırmak olduğunu ifade ederek "Şu anda tüketici harcamalarından aldığımız pay yüzde 11.5 düzeyinde. Hedefimiz gelecek beş yıl içinde bu payı iki katına çıkararak, yüzde 23'lere kadar ulaştırmak. Banka kartında da aynı hedef söz konusu. Yapmak istediğimiz bu ivmeyi hızlandırmak ve bu süreci biraz daha tetiklemek" diye konuştu. Araştırma sonuçları Toplantıda araştırma sonuçlarını açıklayan Visa Türkiye Ülke Direktörü Nur Öztin Kurak da "Banka kartı sahibi her tüketici yılda 40 YTL civarında banka kartıyla alışveriş yapsa buradaki işlem hacmi iki misline yakın artar" derken araştırmaya katılanların yüzde 44.9'unun banka kartlarını sadece para çekmede, yüzde 15'inin sadece alışverişte, yüzde 34'ünün de hem para çekme hem de alışverişte kullandığını belirtti. Nur Öztin Kurak, banka kartı ile kredi kartı özelliğini en fazla karıştıranların, kredi kartı kullanımı az olan ileri yaşlardaki kişiler olduğuna dikkat çekerek, "Emekli maaşıyla ilgili sorulan sorulara yüzde 79'unun tek seferde çekim yaptığını beyan ettiler. Nedeni sorulduğunda da yüzde 54.2'si aylık ödemelerini yapabilmek, yüzde 44.6'sı da bir daha bankaya gitmemek için şeklinde yanıt verdiler. Araştırmada öne çıkan bir diğer sonuç da yurtdışına çıkanların ise yüzde 20'sinin banka kartıyla alışveriş yapabileceğini bilmediği oldu" dedi. Kredi kartı ücretinin muhatabı değiliz Berna Ülman, kredi kartı aidatlarına ilişkin bir soru üzerine, bankalardan farklı olarak, bu düzenlemelerin birinci derecede muhatabı olmadıklarını belirterek, "Ama bizi niye ilgilendiriyor bu konu? Tüm tarafların ödeme sistemlerine ilgisinin devam etmesini istiyoruz. Türkiye bankacılık sistemi bugün son derece yaratıcı, üzerinde farklı uygulamalar, sadakat programları taşıyan ürünler sundu tüketiciye. Eğer, bankacılık sektörünün bu konuya ilgisi azalırsa, kendimizi çok sağlıklı bir noktada bulmayız" görüşünü aktardı.