Yerli linyite dayalı enerji üretimi, teşvik kapsamına alınıyor
5084 sayılı kanun kapsamındaki uygulamaların 2012 sonunda yürürlüğünün bittiğini hatırlatan Babacan, istihdam teşviki üzerinde çalışıldığını söyledi.
ANKARA (DÜNYA) - Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, teşvik sisteminde rötuş niteliğinde yeni düzenlemeler yapılacağı bilgisini verdi. MÜSİAD’ın Ankara’da düzenlediği Genişletilmiş Başkanlar Toplantısında konuşan Ali Babacan, yerli linyite dayalı elektrik üretimini hem madencilik hem de santral yatırımı yönünden teşvik sistemi içine alacaklarını, kalkınmada öncelikli yöreler dahil 49 ilde uygulanan ve uygulaması sona eren 5084 sayılı kanun kapsamındaki istihdam ağırlıklı teşviklerin de 5. ve 6. Bölge ağırlıklı olmak üzere teşvik sistemi içinde yeniden ele alınacağını açıkladı.
Ali Babacan, Türkiye’nin cari işlemler açığı sorununun en önemli unsurunun enerji ithalatı olduğunu belirterek, enerji hariç cari işlemler dengesinin fazla verdiğini belirtti. Yüksek enerji ithalatı sorununa çözüm için nükleer enerji, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına önem verdiklerini kaydeden Babacan, yerli linyit üretimi ve buna dayalı termik santrallerin teşvik kapsamına alınacağını belirtti. Babacan, "Teşvik mekanizması hazırlıyoruz. Linyiti yakıt olarak kullanacak yeni bir teşvik mekanizması olacak. Madencilik de enerji yatırımı da teşvik edilecek" dedi.
5084 bitti
Ali Babacan, teşvik sistemi içinde uygulamaya girecek bir diğer unsurun ise istihdam teşviki olduğunu açıkladı. Bölgesel-sektörel teşvik sistemi öncesi geliştirilen kalkınmada öncelikli yöreler modelinde istihdamın teşvik edilmesi için çıkarılan 5084 sayılı kanun kapsamındaki uygulamaların 2012 sonunda yürürlüğünün bittiğini hatırlatan Babacan, "Bu teşvikler özünde istihdama yönelikti. Aynı kapsamda olmayabilir, ikame etmeyebilir ama 5. ve 6. Bölgeler için istihdamı destekleyecek yeni bir teşvik üzerinde çalışıyoruz" diye konuştu.
Çek ve kefalette eş onayı zorunluluğunda yeni uygulamalar
Ali Babacan, MÜSİAD Başkanı Nail Olpak tarafından, kefalet durumlarında eşlerin onay vermesini zorunlu kılan Borçlar Kanunu maddesinin zorluk yarattığı görüşüne de değinen Ali Babacan, bu konuda kolaylaştırıcı bir düzenleme hazırladıklarını kaydetti. Babacan, "Üzerinde çalışıyoruz, tam sonuca ulaşmadığımız için kısaca vurgulayayım; kendi şirketi veya ortak olduğu şirkete kefalet verme durumunda eşin rızasının aranmayacağı ancak başka yerlere kefil oluyorsa aranacağı bir sistem düşünüyoruz. Kefaletler yüzünden çok trajik olaylar olabiliyor" dedi. Babacan uygulamanın Medeni Kanunu’nda karı-kocanın mallar üzerindeki eşit ortaklığı ilkesine dayandığını belirtti.
Babacan, çek kullanımına ilişkin itibar sorgulamasının da altyapısının hazır olduğunu, deneme uygulamalarının sürdüğünü ve birkaç gün içinde sorgulama sisteminin uygulamaya geçeceğini belirtti. Bankalar Birliği’nin yaklaşık 9 aylık bir gecikme sonrasında altyapıyı kurduğunu belirten Babacan, çek veren kişinin izni ve onayıyla sicilinin alıcı tarafından sorgulanabileceğini belirtti. Babacan sistemin sadece olumsuz sicili değil, olumlu sicili de gösterecek biçimde tasarlandığını, daha sonra her bir bireyin çek senet gibi ticari kağıtlar dışında, kredi kartı, abonelikleri gibi her türlü bilgisinin işlendiği bir sisteme dönüştürüleceğini belirtti.
Hazine yine sukuk ihraç edecek
Ali Babacan, özel sektörün kira sertifikası (sukuk) ihracının önünde hiçbir engel bulunmadığını belirterek, vergi olarak da diğer borçlanma araçlarıyla vergisinin eşitlendiğini hatırlattı. Babacan, Hazine Müsteşarılğı’nın geçen yıl 5 milyar Dolar kira sertifikası ihraç ettiğini hatırlatarak, bu yıl da Şubat ayı içinde yeni bir kira sertifikası ihracı planladıklarını açıkladı.
Babacan, leasing uygulamaları konusunda şirketlerin bilançolarını güçlendirecek bir imkan yaratıldığını da hatırlatarak, "sat kirala" modeli olarak adlandırılabilecek bu uygulamayla, şirketlerin varlıklarını satıp, daha sonra kiralayabileceklerini dönem sonunda da yine varlığa sahip olacaklarını belirtti. Uygulamanın bilançoların daha güçlü görünmesini sağlayacağını belirten Babacan, özel sektörün bu aracı kullanmaya çağırdı.
2013 büyümesi dengeli olacak, iç talebe müdahale ederiz
Ali Babacan, 2012 büyümesinin revize edilen yüzde 3.2 oranından bir miktar daha düşük gerçekleşeceğini belirttiği konuşmasında, 2013 büyümesinin ise iç talep ve ihracata dayalı olacağını söyledi. Babacan, temkinli olarak belirledikleri bu büyüme oranında, ihracattaki her artışın ek büyüme olarak yansıyacağını ancak müdahale etmeyeceklerini belirtti. Babacan, iç talepteki planladıklarının üzerindeki büyümeye ise hassas olduklarını vurguladı. Babacan konuşmasında, "Olumlu yönde sürpriz olabilir, büyüme biraz daha yükselebilir ancak Avrupa’da zincirleme bir çöküş olursa bu oranları ararız" dedi.
[PAGE]
"MÜSİAD 2023 için geri sayım yapıyor"
MÜSİAD üyelerinin 2012 değerlendirmesi ve 2013 beklentilerini içeren anketin sonuçları Başkan Nail Olpak tarafından açıklandı. Ankara’da düzenlenen Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısında sonuçları açıklayan Olpak, 2013 beklentilerinin olumlu yönde olduğunu belirtti.
MÜSİAD üyelerinin 2013’te yüzde 47’sinin 2012’ye göre daha iyi bir yıl beklediğini, yüzde 39’unun da benzer seviyede büyüme beklediğini açıkladı. Üyelerin yüzde 67’si herhangi bir kriz beklemezken, yüzde 64’ü yeni yatırım yapacağını, yüzde 63’ü de yeni eleman işe alacağını söyledi.
Nail Olpak, konuşmasında, iş dünyası olarak düzenleme bekledikleri alanları da açıkladı. Olpak finansmanın kolaylaştırılması için somut yeni önlemler talep ettiklerini belirterek, "Kredi talep edildiğinde istenen şartlar, neredeyse işletmenin krediye ihtiyacı olmadığını gösterecek seviyeye ulaşıyor. Bilanço ve gelirin sağlıklı olması durumlarında da kredi verilmesi kolaylaştırılmalı" dedi.
Nail Olpak, melek yatırımcı, risk sermayesi ve girişim sermayesi uygulamalarının kolaylaştırılmasını isterken, Körfez sermayesinin batılı finans kuruluşları üzerinden değil, kamu gözetiminde bir sistem kurularak doğrudan Türkiye’ye yatırım yapacağı mekanizmalar geliştirilmesini istedi. Nail Olpak, iş dünyası olarak geçici vergi ve vadeli ithalatta yüzde 6 KKDF kesintisinin götsen geçirilmesini talep ettiklerini vurguladı.
Nail Olpak, 2023 hedeflerinin tutturulması için güçlü bir işbirliğinin devreye alınması gerektiğini de belirterek, 2013’ten itibaren "geri sayım" süreci başlattıklarını kaydetti.