'Yılda 10 milyar dolarlık enerji tasarrufu mümkün'

Türkiye'de önerilerin hayata geçirilmesiyle yılda 7-10 milyar dolarlık tasarruf elde edilebileceği öngörülüyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Bain&Company tarafından hazırlanan ve Türkiye'de enerji verimliliğinin artırılması için öneriler niteliğini taşıyan 'Avrupa Birliği'nin Enerji Verimliliği Perspektifi ve Türkiye Enerji Verimliliği Analizi' açıklandı.

Çalışmaya göre; belirtilen önerilerin tümünün hayata geçirilmesi halinde 2015 rakamlarıyla yılda yaklaşık 7-10 milyar dolar arasında tasarruf elde edilebileceği öngörüsünde bulunuyor. Kullanılan doğal gazın neredeyse tümünün, ham petrolün yüzde 90'ı aşkın bir kısmının ve katı yakıtların yarısından fazlasının yurtdışından ithal edildiğini belirten Bain&Company Türkiye Ortağı Volkan Kara, “Türkiye'de enerji talebinin GSYİH ile paralel, sağlıklı bir artış eğiliminde olduğunu görüyoruz.

Gelişmekte olan ülkelerde enerji tüketimi GSYİH ile paralel bir büyüme seyreder, ancak göstergeler Türkiye'deki enerji talebinin gelişmekte olan ülkeler ortalamasının üzerine çıktığını gösteriyor. Enerjide dışa bağımlılığın azaltması için en uygun maliyetli ve en hızlı seçenek, enerji verimliliğini arttırmak” dedi.

Konutlar doğalgazın yüzde 20'sini tüketiyor

Yapılan araştırmaların Türkiye'de hanelerde yüzde 30, sanayide yüzde 20 ve ulaşımda yüzde 10-15 oranlarında enerji tasarrufuna ulaşmanın mümkün olduğunu gösterdiğini belirten Kara, “Türkiye'de enerji verimliliğinin artırılması için öneriler niteliğini taşıyan bu çalışma bize, önerilerin tümünün hayata geçirilmesi halinde 2015 rakamlarıyla yılda yaklaşık 7-10 milyar dolar arasında tasarruf elde edilebileceğini gösteriyor. Türkiye'de konutlar ithal edilen toplam doğalgazın neredeyse yüzde 20'sini tüketiyor, ancak konutların yaklaşık yüzde 85'inde doğru ısı yalıtımı mevcut değil. Ayrıca evlerin yüzde 75'i merkezi ısıtma yerine bireysel ısınma kullanıyor. Bina yalıtımı ve merkezi ısıtma doğal gaz tüketimini yüzde 30 civarında düşürebiliyor. Ancak bina sakinlerinin ortak hareket edememesi bu sistemlerin yaygın kullanımının önündeki en büyük engel” ifadelerini kullandı.

Hibrid ve elektrikli araçlar kayda değer bir varlık göstermiyor

Araştırmaya göre; Türkiye'deki toplam petrol ürünleri tüketiminin yüzde 70'ini oluşturan dizel, payını her yıl artırıyor. Benzinli arabalara kıyasla yüzde 25-30 daha verimli olan dizel arabalar, toplam binek araç ve hafif ticari araç satışlarının yüzde 60'ını oluşturuyor. Dizel yakıtlara uygulanan vergi oranları, kullanımı teşvik etmek üzere benzine oranla daha düşük. Öte yandan Türkiye, kullanımda olan araçların yüzde 20'si ile en yüksek LPG kullanım oranlarına sahip ülkelerden biri. Rafinasyon kapasitesi eksikliğinden dolayı yurtiçi tüketimin dizelde ancak yüzde 40'ı, LPG'de ise yüzde 22'si yerli kaynaklardan sağlanabiliyor. Yaygın kullanıma ulaşamayan sıkıştırılmış doğal gaz (CNG), sadece Ankara ve İstanbul'da kısıtlı sayıda toplu taşıma aracı ile sınırlı kalmış durumda. Çalışma, Hibrid ve elektrikli araçların Avrupa'da azımsanmayacak bir kullanım oranına ulaştığına, ancak Türkiye'de kayda değer bir varlık gösteremediğine dikkat çekiyor.

Konut ve ticari binalar için öneriler

Yapılan araştırma sonucuna göre; konut ve ticari binalar için şu öneriler yapıldı: "Düşük enerji verimliliğine sahip beyaz eşya ve küçük ev aletlerinin üretiminde ve ithalatındaki kısıtlamaların artırılması ve verimsizliğin daha yüksek dolaylı vergilerle caydırılması, mevcut yönetmeliğin yaygın kullanımı ve etkin yaptırımlarla ısı yalıtımı, merkezi ısıtma ve payölçer kullanımının artırılması, enerji verimliliği yüksek binaların gayrimenkul ve/veya belediye vergilerinin azaltılması, buna karşılık düşük enerji verimliliğine sahip binalardan alınacak verginin verimlilik puanına göre artırılması".

Araştırma sonucuna göre ulaşım için önerileri de "Hibrid ve elektrikli araba satışlarının CO2 temelli bir vergi sistemi üzerine kurularak kullanımının teşvik edilmesi, otobüs ve kamyon gibi ağır vasıtalarda Sıkıştırılmış Doğal Gaz (CNG) kullanımının arttırılması için teşviklerin verilmesi, hurda araç teşviklerinin tekrar yürürlüğe konularak verimsiz eski araçların trafikten çıkması, düşük yuvarlanma dirençli lastiklerin düşük/değişken KDV oranlarına tabi tutularak teşvik edilmesi" şeklinde sıraladı.

Araştırma sonucuna göre sanayi için öneriler ise, "Düşük enerji verimliliğine sahip motorların üretim ve satışlarına uygulanacak KDV oranlarında verimliliğin esas alınması veya düşük enerji verimliliğine sahip modellere özel tüketim vergisi konulması, enerji verimliliği projelerine verilen teşviklerin kapsamının genişletilmesi ve daha büyük çaplı projeleri de kapsaması" oldu.

Bu konularda ilginizi çekebilir