"Bankaların haksız uygulamalarının yanında olamam"

BDDK Başkanı Öztekin, bankaların kullanılmayan hesaplardan geriye dönük işletim ücreti almasını haksızlık olarak nitelendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA (DÜNYA) -  Ekonomi Muhabirleri Derneği tarafından düzenlenen sohbet toplantısına katılan BDDK Başkanı Mukim Öztekin, gazetecilerin kredi kartı aidatından, bankacılık sisteminin karlılığına kadar çeşitli alanlarda gelen sorularını cevaplandırdı.

Öztekin 2012'de karını yüzde 19.2 arttırarak 23.6 milyar liraya çıkardan bankacılık sektörünün 2013 yılındaki karlılık beklentisiyle ilgili olarak, "Faizlerin düşmüş marjı daralıyor. Kar etmek 2012 kadar kolay değil. Biz 24 milyar lira civarında olursa olumlu sayacağız" dedi.

Bankaların kullanılmayan hesaplardan geriye dönük işletim ücreti almasını haksızlık olarak nitelendiren Öztekin, "Bankaların haksız, tüketiciyi aldatmaya yönelik uygulamalarının yanında olamam. Bazı yanlış uygulamalar var, bunun biz de farkındayız. Bankalar Birliği bünyesinde bir hakem heyeti var. Bunu etkin hale getirdiğimiz zaman bankalar haksız uygulamaya giremeyecek" diye konuştu.

Mevduat garantisinin 50 bin liradan 100 bin liraya çıkarılması

Güvence tutarı 2004 yılından bu yana değişmemişti. Bunu enflasyona endekslediğimizde zaten rahatlıkla bu seviyeye ulaşılacaktır. İhtiyaç, mevduat sigortasının etkinliği açısından ortaya çıktı. Uygulama sigorta primleri açısından bankalara ek maliyet getirecektir.

Kredi kartı kullanım miktarı

Türkiye bugün dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi olmasına rağmen, kredi kartı kullanımında 12'nci sırada yer alıyor. İnsanlarımız harcamalarının yüzde 40'ını kredi kartıyla yapıyor. Bunu kayıtlı ekonomi için olumlu adım olarak nitelendirebiliriz.

Mevduatta vade uzatımı

Türkiye'de mevduatın vadesi aslında kısa değil. Ancak görünümün kısa olduğunu söyleyebilir. Yani insanlar ağırlıklı olarak kısa vadeyi tercih etmekle birlikte, vade sonunda parasını çekip başka bir yere götürmüyor. Bizim amacımız görünümü reele yaklaştırmaktır.

"Yüzde 2.9 takibe düşme oranı yüksek değil"

Kredilerde takibe düşme oranı küçük oranda artsa da bizim insanımız birçok ülkeye göre borcuna daha sadık durumda.  Bunda ekonominin büyümesi yanı sıra BDDK gibi düzenleyici kurumların yaptığı düzenlemelerin de etkisi oldu.

2010-2011 döneminde kredilerde hızlı büyüme oldu. Bu sene Türkiye'nin büyümesi yüzde 3'ün altına bekleniyor. Tabi bunda ekonomideki yavaşlamanın da etkisi var. Yüzde 2.9'luk takibe düşme oranı çok yüksek değil. Zaten bankalar bunların yüzde 80'ine de karşılık ayırıyor.

Türkiye'deki büyümenin yüzde 3'ün altında olmasına rağmen, sektörün karını yüzde 19 artırması

Bankacılığın çok sıkı denetlenen bir sektör olduğunu söylemek gerekiyor. Türkiye'de 49 banka var ve karların ön emli kısmı faiz marjındaki artıştan kaynaklandı. Faiz dışı gelirin oranı azalıyor. Bankacılık sisteminin karı, önemli ölçüde sektörün sağlığı için kullanılıyor.

"Bedelsiz hizmet olmaz"

Bankaların hizmet gelirleriyle ilgili tüketici kanunundaki değişiklik çalışmaları

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ciddi çalışma yapıyor. Finansal tüketicilerin bilinçlendirilmesi ve farkındalıklarının arttırılması konusunda uğraşı var.  Ancak bedelsiz, karşılıksız hizmet olmaz. Biz maliyetlerin ilan edilmesini sağlayarak tüketicilerin karşılaştırma yapmasına imkan sağlıyoruz.

Son dönemlerde faiz dışı giderlerin, gelirlere oranı da düştü. İtirazlardaki artışlar aslında bir anlamda bankacılık sistemindeki müşteri sayısındaki artışa da bağlı. İtirazların azalması yönünde, ilgili Başbakan Yardımcılığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile bankalar tarafından çalışmalar yapılıyor.

Merkez Bankası'na uyarı mektubu gönderilmesiyle ilgili haberler

Bu konuyla ilgili önceki gün ortak açıklamamızı yaptık. Biz Merkez Bankası ile her konuyu müzakere ediyoruz. Finansal İstikrar Komitesi'nde her konuyu ele alıyoruz. Kaldıraç konusunda bu ay sonuna kadar ilgili düzenleme duyurulacak. Merkez Bankası büyüyen bankaların daha çok karşılık ödemesini istiyor.