Bankalar, operasyon harcamalarını kısabilir

Kur ve faiz belirsizliğinin bu yılki kârlılığa etki edeceğini belirten analistler, bankaların 2016 bilançolarına ulaşmak için operasyon giderlerindeki kısıntıyı sürdüreceğini ifade etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Bankacılık sektöründe bu yıl en önemli belirsizlik kur ve faiz. Bankalar ekonomideki yavaşlamaya bağlı olarak kredilerde ve kredi kalitesinde yaşanabilecek sorunların üstesinden; kredilerin yeniden yapılandırmasını sağlayan düzenlemelerin yanı sıra, geçen yıl olduğu gibi personel giderleri ve şube optimizasyonunu da kapsayan operasyon harcamalarını kısarak gelebilir.

Türkiye'deki mevduat bankalarının şube sayısı Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, 2016 yılında bir önceki yıla kıyasla 411 adet azalarak 10 bin 740'a geriledi. Çalışan sayısı ise 4 bin 500'e yakın azalış kaydederek 191 bin 363 kişiye indi.

Bankacılık sektörü 2016 yılında net faiz gelirleri ve türev işlemlerden kaynaklanan hazine kârlarının yanı sıra operasyon giderlerini azaltarak yüzde 40'ın üzerinde kâr artışı sağlamıştı.

Analistler, bu yıl için en önemli riskin faiz oranlarının yükselmesi olduğuna dikkat çekiyor.

Bağcı: Daha düşük ücret artışları olabilir

Deniz Yatırım Bankacılık Analisti Sadrettin Bağcı, "Bankalar faaliyet maliyetlerini 2016 kadar disiplinli olmasalar da yine iyi yöneteceklerdir. Dijitalleşmenin devreye girmesi, süreçlerin daha verimlileşmesi, şube optimizasyonu gibi unsurlar, belki daha düşük ücret artışları yapacaklar" dedi.

Banka bilançolarındaki negatif etkileri azaltacak bir diğer unsur da kredileri yeniden yapılandırmaya ve verilen yeni kredilerin bilançoya yansımasını azaltan geçen yılki düzenleme değişiklikleri olacak.

Bağcı, "BDDK'nın değişiklik yaptığı kredi karşılık düzenlemeleri, takipteki kredilerin yeniden yapılanma imkânları kredilerin takibe dönüşüm hızını yavaşlatarak risk maliyetlerini aşağı çekecektir" dedi.

Uzunoğlu: Fon maliyetlerinde ciddi yükselişler var

Bankaların net faiz gelirlerinde 2017'de ciddi dalgalanma yaşayabileceğini belirten Ekonomi Profesörü Sadi Uzunoğlu, "Özellikle kur dalgalanmalarından kaynaklı hazine kârlarında sorun yaşayabilirler, ayrıca yine 2016'da olduğu gibi operasyon giderlerini kısarak devam edeceklerdir. Ama bu iki faktör yani net faiz gelirleri ve hazine kârları şu anda önlerinde en büyük belirsizlik" dedi ve ekledi:

"Bankalar operasyon giderlerini kontrol ederek kurlarda ve faizde bir istikrar sağlanırsa 2016 kârlarına ulaşabilirler."

Uzunoğlu, Merkez Bankası'nın geç likidite uygulaması ile likiditeyi kısmasına bağlı yaşanan zorluğun bankacılık sektörünü daha yüksek maliyetli fonlara ittiğini ve fon maliyetlerinde ciddi anlamda yükselişler olduğunu söyledi.

Kargın: Aktif kalitesine bakacağız

Global Menkul Değerler Araştırma Müdürü Sertan Kargın ise aktif kalitesinin izlenecek temel unsurlardan olacağını belirterek, "Bu yıl bankacılık sektörünü şekillendirecek temel faktör olarak aktif kalitesine bakacağız... Yükselen faizler, kurun baskı altında kalmaya devam etmesi ve büyüme göstergelerinin bozulması, GSYH büyümesinin tahminlerimize göre yüzde 2'lere oturması kredi kalitesi açısından risk teşkil eden faktörler. Üstüne de ülke kredi notu indirimi geliyor" diye konuştu.

BDDK düzenlemeleri

Bu yıl için bankaların kredilerini canlandırmak için yapılan çalışmalar kapsamında, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) bankaların bazı kredilerde genel karşılıkları düşüren ve bazı kredilerde yeniden yapılandırmaya imkan veren kredi arzını artırarak kredi maliyetlerini düşüren yönetmeliği geçen yıl yayımlanmıştı. Öte yandan bankacılıkta kredi ve ek kredi kullandırma gibi bazı işlemlerde yeniden yapılandırma yeni kanun hükmünde kararname (KHK) ile zimmet suçu olmaktan çıkarıldı.

Bankaların karşı karşıya kalacağı diğer bir unsur da, TCMB'nin döviz kuruna istikrar kazandırmak için TL likiditede yaptığı sıkılaştırma sonucu yükselen faizlerin etkisini yönetmek olacak.