Bankaların yükü hafifledi

Basel Komitesi bankaların likidite yeterliliklerini esneterek tanınan süreyi 4 yıl uzatarak 2019'a çekti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 

 
 
 
 
BASEL - Dünya genelinde yaklaşık 30 ülkeden temsilcinin katıldığı Basel Bankacılık Denetleme Komitesi, bankacılık sektöründe uygulanacak yeni likidite kurallarının esnekleştirilmesine karar verdi ve garanti olarak tutulacak nakit birikimi oluşturmaları için bankalara  2015'ten itibaren dört yıl daha süre tanıdı. 2008'deki bankacılık krizinin tekrarını önlemeyi hedefleyen "likidite karşılama oranı" (liquidity coverage ratio; LCR) bankalara kriz dönemlerinde ayakta kalabilmeleri için "kolay nakde çevrilebilir varlıklar" ve yeterli miktarda likiditeye sahip olma zorunluluğunu getirmeyi hedefliyor.
 
Onaylanan yeni kurallar, 2 yıl önce  üzerinde tartışılan taslaklardan çok daha esnek. Yeni bir finansal krizin önüne geçilmesini amaçlayan küresel bankacılık likidite kurallarında çok  daha sert değişiklikler getiren önceki taslaktan geri dönülmesi, daha geniş bir yelpazede uygun varlıklara  izin vermesi dolayısıyla bankaların beklentilerinin de ötesine geçmiş oldu.
 
Basel Komitesi Başkanı ve İsveç Merkez Bankası Başkanı Stefan  Ingves dün alınan kararlara göre, dünyanın en büyük 200 bankasının korunma amacıyla bulundurmaları gereken ortalama tutarın yüzde 105'ten yüzde 125'e yükseldiğini söyledi.
Komite'nin denetim organı önceki gün aldığı kararla, bu kuralın 2015'ten itibaren aşamalı olarak sonraki dört yıl içinde yürürlüğe girmesine ve bankaların korunma amaçlı olarak tutabilecekleri varlıkların kapsamının genişletilmesine karar verdi. Bu kapsama hisse senetleri, mortgage-destekli menkul kıymetler (RMBS) ve düşük kredi notuna sahip şirket tahvilleri girecek. Böylece bankalar, zorlanan ekonomilerin güçlenebilmesi için ellerindeki rezervlerin daha çoğunu kullanabilecekler.
 
Likitide kuralları, 2008 sonbaharında yaşanan kriz benzeri bir durumda bankalara 30 gün süreyle yetecek likidite bulundurmaları zorunluluğu getiriyor. Basel Komitesi, 2011 sonu itibariyle dünyanın en büyük 200 bankasının yarısından daha az bir bölümünün bu kurallarla uyum içinde olduğunu,  kurallar 2015 yılında yürürlüğe girdiğinde istenilen oranı tutturmak için 2.35 trilyon dolar likitideye sahip olmaları gerektiği  tahmininde bulunuyor. Bankalar kolaylıkla satılabilir varlıklar için tutmaları gereken  minimum miktara ilişkin yeni kurala uyumlanmaları için son tarih olan Ocak 2015'e yetişemeyeceklerinden endişe ediyorlardı. Basel Komitesi söz konusu düzenlemeler sayesinde, bankaların kurala uyum gösterebilmek için toplam kredilerini küçültmek zorunda kalmayacaklarını umuyor. Aynı zamanda İngiltere Merkez Bankası'nın da başkanı olan Komite'nin denetim birimi başkanı Mervyn King, "Denetim ve düzenleme alanında, bankaların likiditesi için gerçek anlamda ilk kez küresel bir minimum standart elde ettik" dedi. Bankacılık hisselerine yaradı Basel III'ün öngördüğü likidite kurallarının tahminlerden daha gevşek olacağını ve 2019'a kadar uygulanmaya konulmayacağını açıklaması bankalar tarafından olumlu karşılandı. Dünya genelinde borsalar dün yukarı yönlü bir seyir izlerken, finans hisseleri borsanın genilenden daha iyi bir performans gösterdi. STOXX600 Avrupa bankacılık endeksi yüzde 1.5 artışla 172.58 puana çıktı. Analistler, komitenin kararının bankalara nefes alma fırsatı verdiğini ve bunun ekonominin geneli için de olumlu olabileceğini söylüyor.
 
Euro Bölgesi bankalarının kredileri daralacak
 
Euro Bölgesi bankalarının kredi defterlerinde 172 milyar dolarlık kesinti yapacağı tahmin ediliyor. Bloomberg'in haberine göre, Ernst&Young LLP, daha sıkı sermaye ve düzenleme kuralları kapsamında Euro Bölgesi bankalarının bu yıl kredi defterlerini 132 milyar euro (172 milyar dolar) küçültebileceğini söyledi. Danışmanlık şirketi bugün yayınladığı raporunda, Euro Bölgesi'ndeki kredi kalitesinin beklenenden daha sert bozulmasıyla kötü kredi görünümünün de kötülediğine dikkat çekti. Ernst&Young'ın tahminlerine göre performans göstermeyen krediler 2012'deki yüzde 6.8 seviyesinden 2013'te yüzde 7.6'ya çıkacak. Bankalardaki kaldıraçlardan kurtulma sürecinin düzenleme nedenlerinden ötürü h‚len devam ettiğini ve yavaş büyümenin uzamasından ötürü zorlaştığını belirten şirketin Avrupa, Ortadoğu, Hindistan ve
Afrika finansal hizmetler lideri Andy Baldwin, politika müdahalelerinden büyük bankalar yarar sağlarken, küçük ve bölgesel bankaların h‚l‚ kredi girişlerini zor ve pahalı  bulduklarına dikkat çekti. Hükümetlerin borç krizini aşmak için harcamalarını kesmesi ve tüketici harcamalarının da azalmasından ötürü Euro Bölgesi 4 yıl içindeki 2. resesyonundan çıkmakta sıkıntı çekiyor. Ekonomistler 2012'nin son çeyreğinde gayrisafi yurtiçi hasılanın düşüşünü sürdürmüş olduğunu düşünürken, Avrupa  Merkez Bankası da 2013'te GSYH'nin yüzde 0.3 daralacağını öngörüyor. Euro Bölgesi bankalarının kaldıraçlardan  kurtulmasının üçte ikisinin tamamlandığını belirten Ernst&Young, bankaların artık
ekonomi için daha az sistemik tehdit arz ettiğini, ancak henüz  büyümeyi destekleyecek kadar sağlıklı olmadıklarını söyledi.