Borsa İstanbul, tüm iddialara yanıt verdi

Borsa İstanbul, son günlerde sosyal medyada ve basında yer alan haberlerle ilgili kapsamlı bir açıklama yaptı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Borsa İstanbul AŞ, çeşitli basın organlarında, Başbakanlık müfettişlerince Borsa İstanbul'da gerçekleştirilen denetimin amacının dışına çekilmeye çalışıldığını belirterek, "Belirtmek isteriz ki Borsa İstanbul yetkili mercilerce sürekli olarak denetlenen bir kurumdur" açıklamasını yaptı.

Borsa İstanbul'dan yapılan yazılı açıklamada, Borsa İstanbul'un, kurumsal yönetim uygulamalarına bağlı, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine uygun faaliyet gösteren bir anonim şirket olduğunun altı çizilerek, bu çerçevede Şirket'in ve paydaşlarının zarara uğramasına engel olmanın, kurumsal kimliklerini ve itibarlarını korumanın, yönetimlerinin bir sorumluluğu olduğu ifade edildi.

Açıklamada, son günlerde sosyal medyada kimliği belirsiz hesaplar üzerinden gerek kurumları gerekse de Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan ile üst yönetimi hakkında yürütülen gerçeğe aykırı iddialara dayalı karalama kampanyasının ilk başlarda kurum tarafından ciddiye alınmaya değer bulunmadığı ifade edilen açıklamada, bu konuda bir açıklama yapma yoluna gidilmediği, ancak yazılı ve görsel çeşitli mecralarda bu dayanaksız iddiaların haberleştirildiğinin üzülerek gözlemlendiği ve bu nedenle bu açıklamanın kamuoyunun dikkatine sunulması zaruretinin doğduğu belirtildi.

“Milyonlarca lira ödenek” iddialarına yalanlama

Bazı medya kuruluşlarında Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan'ın, maaşına ilave olarak kendisine ayrıca 7 bin 400 lira kira yardımı ödendiğinin öne sürüldüğü ve iddialara göre 2013 yılında yönetime harcırah ve diğer ödemeler olarak milyonlarca lira ödenek ayrıldığının dile getirildiğinin görüldüğü aktarılan açıklamada, şunlar ifade edildi:

"Bu iddialar tümüyle gerçeğe aykırı olup, 2012 yılı başında İbrahim Turhan'ın Borsa Başkanı olarak atanması ertesinde teşekkül eden Şirket yönetimince alınan önemli kararlardan birisi, iş yerinde örgütlü Tez-Koop-İş sendikası ile gerekli hukuki müzakereler yürütülerek, haddizatında öteden beri bütün personel için maaşın süreklilik arz eden bir unsuru haline gelmiş olan kira yardımlarını maaşlara eklemek suretiyle kaldırmak olmuştur. Dolayısıyla, Şirket Genel Müdürü de dahil olmak üzere, hiçbir personele maaş dışında herhangi bir suretle kira yardımı ödenmesi söz konusu değildir.  

“Yurt dışı harcırahlar yüzde 37 düşürüldü”

İddiaların aksine, Borsamızın en üst düzey yöneticisi olarak İbrahim Turhan'ın 2012 yılı boyunca yaptığı yurt dışı seyahatlerin toplamında kendisine ödenen harcırahlar toplamı 34 bin lira, 2013 yılında ise söz konusu rakam 39 bin liradır. Uluslararası yatırım çevreleriyle temasta bulunması görevi gereği bir sorumluluk olan Başkanımızın yurt dışında geçirdiği toplam gün sayısı, 2012 yılında yaptığı 20 seyahatte 68 takvim günü, 2013 yılında yaptığı 19 seyahatte ise 76 takvim günüdür. Dahası, 2013 yılı sonunda yine İbrahim Turhan'ın talimatıyla yurt içi harcırahlar tamamen iptal edilmiş, yurt dışı harcırahlar da yüzde 37 oranında düşürülmüştür."

“Personel sayısı yüzde 28 arttı, gider yüzde 1 düştü”
 
Borsa İstanbul'un organizasyonel yapısının sürekli geliştiği ve maliyetleri düşürmek için azami gayret gösterildiği vurgulanan açıklamada, bu çerçevede, faaliyet gelirlerinin yüzde 16, faaliyet giderlerinin ise yüzde 10 artış gösterdiği 2013 yılında Borsa'nın personel harcamalarının bir önceki yıla göre yüzde 1 oranında azaldığı belirtildi.

Açıklamada, 2013 yılında İstanbul Altın Borsası ve VOB ile birleşmeleri sebebiyle kadroların 73 kişinin eklenmiş olmasına ve Borsa'nın geçirdiği dönüşümün gerektirdiği yeni işe alımların etkisiyle personel sayısında ortaya çıkan yüzde 28 oranındaki artışa rağmen personel giderinin yüzde 1 oranında azalmış olmasının söz konusu ithamlara verilecek en güzel cevap olduğu ifade edildi.  

“Personel harcamalarının gelire oranı yüzde 34'e düşürülecek”

Bu gelişmenin doğal bir sonucu olarak Borsa'da kişi başına personel giderinin önceki yıla göre yüzde 25 oranında azaldığı ve uygulanan performans yönetimi ve istihdam edilen nitelikli personel sayesinde kişi başına faaliyet karının, son iki yılda yüzde 17 oranında artış gösterdiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Borsamızda 2014 ve sonraki yıllarda personel giderlerinin gerek faaliyet gelirlerine gerekse faaliyet giderlerine oranının daha da düşürülmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda, 2011 yılında yüzde 51 seviyesindeyken, 2013 yılında yüzde 46'ya düşmüş olan personel harcamalarımızın faaliyet gelirine oranının 2014 yılında yüzde 34'e düşürülmesi hedeflenmiştir.

Bu yıl 97 milyon lira net kâr bekleniyor

Yine basında yer alan gerçek dışı haberlerden biri, Borsa İstanbul'un son iki yıl içinde kârlılığının düştüğüne dairdir. Oysa ki, 2011 yılında 46,8 milyon TL olan faaliyet kârımızın 2012 yılında 57,7 milyon TL, 2013 yılında 78,0 milyon TL olarak gerçekleşmiş olduğunu vurgulamak isteriz.  Ayrıca net kârımız 2011-2013 döneminde 61,1 milyon TL'den 80,1 milyon TL seviyesine yükselmiş olup bu rakamın 2014 yılı sonu itibariyle 96,9 milyon TL olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Böylece net karımızın üç yıllık birikimli artış oranı yaklaşık yüzde 59 olacaktır.

Mal ve hizmet alımları

Borsa İstanbul'un dışarıdan yaptığı mal ve hizmet alımları, yönetim kurulunun belirlediği usul ve esaslara uygun olarak son derece şeffaf bir biçimde gerçekleştirilmektedir. Satın alma süreçleri, karşılıklı etkin kontrol işlevini mümkün kılacak şekilde bölümler arasında dağıtılmıştır. Ayrıca belli bir miktarı aşan bütün alımlara ilişkin ihaleler, ses ve görüntü kaydı altına alınmak suretiyle ileride de yapılabilecek her türlü denetime açık hale getirilmektedir.

Öte yandan çağdaş yönetim anlayışı işletmelerin kendi uzmanlık alanlarında yer almayan hizmetleri dış sağlayıcılara 'outsource' etmek suretiyle karlılığı ve verimliliği artırmayı en iyi uygulama örneği olarak kabul etmektedir. Yönetimimiz de yeri geldiğinde ve gerekli görüldüğünde bu yöntemden yararlanmayı kuşkusuz değerlendirebilecektir. Bununla beraber, Borsamızda şu an itibarıyla personel servisleri, temizlik ve bahçe bakımı dışında 'outsource' edilmiş herhangi bir hizmet bulunmamaktadır."

“Denetim, amacının dışına çekilmeye çalışılıyor”

Öte yandan çeşitli basın organlarında, Başbakanlık müfettişlerince Borsa İstanbul'da gerçekleştirilmekte olan denetimin de amacının dışına çekilmeye çalışıldığı belirtilen açıklamada, Borsa İstanbul yetkili mercilerce sürekli olarak denetlenen bir kurum olduğu kaydedildi.  

Başbakanlık müfettişlerinin 2012 ve 2013 yıllarında da çeşitli konularda Borsa nezdinde incelemede bulundukları ve Borsa İstanbul'da işlemlerin güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı, adil, dürüst ve rekabetçi bir şekilde gerçekleşmesinin sağlanması, kanun ve ilgili mevzuatta yer alan düzenlemelere aykırı olacak şekilde gerçekleştirilen işlemlerin tespit edilmesi amacıyla, her türlü önleyici tedbirin ilk olarak kurum tarafından alındığı belirtilen açıklamada, Borsa'nın, yürürlükteki mevzuat çerçevesinde Sermaye Piyasası Kurulu'nun denetimine de tabi olduğu ve ayrıca Şirket'in hesapları ve işlemlerinin bağımsız dış denetimden geçirilmekte, denetim sonuçlarının en ince ayrıntısına kadar faaliyet raporlarının ekinde yer aldığı bilgisi verildi.

“Denetimlerden ancak memnuniyet duyarız”

Açıklamada, 6362 sayılı Kanun'un 65'inci ve 138'inci maddeleri hükümleri çerçevesinde özel hukuk hükümlerine tabi bir anonim şirket olarak teşekkül etmiş olan Borsa İstanbul'un, bu yapısı itibariyle kamu sermayeli kuruluş ve işletmelerin tabi olduğu düzenleme ve kısıtlamalara tabi olduğu aktarılarak, şunlara yer verildi:

"Bununla birlikte, rekabetçi bir ortamda faaliyet gösteren ve halka açılma hazırlıklarını sürdüren Şirketimiz çok daha etkin ve güçlü bir denetim olan 'piyasa denetimi' şartlarında kurumsal dönüşümünü başarıyla sürdürmektedir. Bu itibarla, belirtilmelidir ki, Şirketimizce her zaman titizlikle üzerinde durulan kurumsal yönetim ve iyi yönetişim ilkeleri doğrultusunda Şirketimiz, paydaşlarımızın ve kamuoyunun denetiminden ancak memnuniyet duymakta ve ilgili taraflara hesap vermekten hiçbir zaman imtina etmemektedir. 2015 yılında halka açık bir şirket olmayı hedefleyen Borsa İstanbul yönetimi, pay sahipleri, çalışanları ve ilişkide olduğu taraflarla ilişkilerini düzenleyen temel yönetim politikasını eşitlik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk ilkeleri üzerine kurmuştur.

Borsa İstanbul olarak ülkemizin gelişiminde önemli bir faktör olan sermaye piyasalarının arzuladığımız seviyelere çıkması için çalışıyoruz, bunun için Borsamızın kurumsal olarak gelişimini de hız kesmeden sürdürüyoruz. Biz bu yolda ilerlerken aslı olmayan, gayriciddi, bazen de kasıtlı olduğunu düşündüğümüz bu tür iddialara kamuoyunun ve siz değerli basın mensuplarının itibar etmeyeceğini düşünüyoruz. Sözünü ettiğimiz açıklık politikası çerçevesinde gerekli her türlü bilgiyi kamuoyumuzla paylaşmaya devam edeceğimizi ifade etmek istiyoruz."

 

Bu konularda ilginizi çekebilir