Dalgalanmalara karşı varlık yönetim fonu
Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı Göksu, varlık yönetim fonlarına ilişkin değerlendirme yaptı.
Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı Aysun Göksu, varlık yönetimi fonunun Türkiye’de henüz yeni telaffuz edilmekle birlikte geçmişi yaklaşık 70 yıl öncesine dayanan ülkelerin yabancı para rezervlerini değerlendirmek üzere ortaya çıkan ve Ulusal Fonlar diye adlandırılan “Sovereign Wealth Funds” kavramı olarak karşımıza çıktığını belirterek, konuyla ilgili bilgi verdi.
Aysun Göksu ilgili değerlendirmesinde, ülkelerin resmi rezervleri dışındaki birikimlerinden oluşturulan bu fonun, genel olarak cari işlemler fazlasından kaynaklanan gelirin uzun vadede ülke ekonomisine katkı sağlayacak sermaye akışının gerçekleştirilmesi ve özellikle de ekonomik kaos zamanlarında dalgalanmalara karşı alınan bir önlem niteliği taşıdığını vurguladı.
Göksu sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Ülke varlık fonlarını diğer fonlardan ayıran özellik ise, bu fonların yönetim kontrolünün devlet himayesinde olmasıdır.
Dünyada sayıları 75’i aşan varlık fonlarının ağırlıklı olarak petrol ticareti yapan Ortadoğu ülkelerinde ve yabancı sermaye çekebilen gelişmekte olan ülkelerde bulunduğunu görüyoruz. Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar, Norveç, Rusya gibi ülkelerin petrole dayalıvarlık fonlarıyla dünyada ilk sıralarda yer alırken, yüksek ihracat nedeniyle cari fazla veren Çin, Singapur, Hong Kong gibi gelişmekte olan ülkelerin emtia dışı kaynaklardan elde edilen fonları göze çarpmaktadır. Dünya sıralamasında Norveç 847.6 milyar dolarla ilk sırada yer alırken onu 813.8 milyar dolarla Çin takip etmektedir. SWFI Institute verilerine göre dünyada varlık fonu toplamda 7,323.9 milyar dolar seviyesinde bulunmaktadır.
Türkiye’de kaynak nereden sağlanacak?
Türkiye’de ise o planlanan varlık fonunun özelleştirmeden elde edilen gelirler, emeklilik ve işsizlik fonu kaynakları, vakıf gelirleri, TMSF ve DASK’tan sağlanacak kaynaklardan oluşturulması bekleniyor. Fonun oluşturulmasının ardından orta ve uzun vadede gerçekleştirilecek yatırım stratejilerinin ülkemiz ekonomisine yüksek katma değer sağlaması beklenmektedir. Ayrıca finansal sistemdeki etkinliği göz önüne alındığında likidite sıkıntısının önüne geçebilecek ve Türkiye’nin ekonomik büyüme ve kalkınmada yıldızını parlatacak önemli bir uygulama olacağından bahsedilebilir.
Oluşturulan fonun kullanım kanallarını incelediğimizde ise, doğal kaynak gelirleri ve cari fazladan oluşturulan yabancı ulusal varlık fonlarının ağırlıklı olarak ABD’li ve Avrupalı finans kuruluşlarına, hisse senetleri ve sabit getirili menkul kıymetlere yatırım yapıldığı göze çarpmaktadır. Ülkemizde ise, fondan elde edilecek kaynağın henüz nasıl değerlendirileceği konusunda bir açıklama yapılmamakla birlikte ağırlıklı olarak başta altyapı ve ileriye dönük yatırım projelerinde kullanılacağını düşünüyoruz. "