Dolardaki ayrışmaya faizler ayak uyduramadı
TL'de seçimlerden sonra gelişmekte olan piyasalarda pozitif ayrışma sürerken bono piyasası aynı iyimserliği göstermiyor.
Seçimlerden sonra önce sert gerileyen ardından dalgalı bir seyir izleyen TL; son bir aylık performansına bakıldığında hem dolar hem de euro karşısında gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en iyi performansı gösterirken, başta asgari ücret artışı olmak üzere seçim vaatlerinin enflasyon görünümü ve bütçe üzerindeki olası etkileri nedeniyle bono piyasası aynı iyimserliği yansıtamıyor.
Bankacılar, zaman zaman piyasalarda siyasetin, özellikle de başkanlık sistemi ve ekonomi yönetimine ilişkin belirsizliğin hâlâ baskı yapmayı sürdürmesine karşın, gelişmekte olan piyasalara bakıldığında son dönemde sert satış baskısı altındaki TL'nin, seçim sonrası iyimserliği korumak için fırsat veren nadir para birimleri arasında yer almaya devam ettiğine dikkat çekiyorlar.
Geçen hafta Cuma günü ABD'de faiz artışının yaklaştığını teyit eden ABD istihdam verisi ile 2.85'li seviyelerden 2.92'ye yükselen dolar/TL haftanın ilk iki işlem gününde 2.90'ın üzerinde bir seyir izledikten sonra yönünü aşağı çevirdi. Kur bu sabah güne 2.87 civarında başladıktan sonra gün içinde dalgalansa da anlamlı bir değişim göstermeyerek saat 17:15'te 2.8653/2.8660 seviyesinde işlem gördü.
Bu sabah güne 2.98 civarında başlayan sepet bazında TL aynı saatte 2.9720/2.9728, 3.0930 civarındaki euro/TL ise 3.0796/3.0815 seviyesinde bulunuyor.
1 Kasım seçimleri öncesi son işlemde 2.9095 seviyesinde olan dolar/TL, AK Parti'yi tek başına iktidara taşıyan seçim sonuçlarının ardından 2 Kasım Pazartesi günü 2.7580'e kadar gerileyerek 3 ayın en düşük seviyelerini test etmiş ve yüzde 5 ile son 7 yılın en büyük tek günlük kazancını yaşamıştı. Ardından kur ABD istihdam verisine kadar 2.85 civarında denge kazanmıştı.
Reuters verilerine göre TL 1 Kasım seçimlerini de içine alan son bir aylık dönemde dolar karşısında yüzde 4'ün üzerinde değer kazanırken TL'nin euro karşısındaki değer kazancı ise çift haneye yaklaştı. Aynı dönemde gelişmekte olan para birimleri genelinde ağırlıklı olarak dolar karşısında değer kaybı yaşandı. Pozitif ayrışma özellikle bu hafta petrol fiyatlarının gerilediği Salı, Çarşamba ve Perşembe günü daha da belirginleşti.
TL'deki bu kazanca karşın seçim sonrası ilk işlem gününde 50 baz puan gerileyen 2 ve 10 yıllık gösterge tahvil getirileri bu düşüşü koruyamadı ve kazançlarının tamamını geri verdi.
Bir bankanın tahvil bono masası işlemcisi, "Seçimin ardından başta asgari ücret artışının bir kısmının devlet tarafından telafi edileceğinin açıklanması olmak üzere kamudan maaş alanlara geçmiş yıllara göre daha yüksek zam ve ödeme açıklanmalarının tamamı hem enflasyon hem de bütçe açısından risk unsuru olarak görülüyor. Vaatlerin enflasyon ve bütçeye etkisi netleşmesi önemli. Bunun ardından yeniden bir fiyatlama gelebilir" dedi.
Tahvil bono piyasasında 12 Mart 2025 itfalı 10 yıllık gösterge tahvilde seçim öncesi spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 9.89 seviyesinden gerçekleşmişti. Seçim sonrası ilk işlem gününde 50 baz puanın da üzerinde bir düşüşe işaret eden en düşük yüzde 9.22 bileşik seviyesi test edilmesine karşın bugün spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 9.83 seviyesinden gerçekleşti.
Öte yandan 14 Haziran 2017 itfalı iki yıllık gösterge tahvilde de 10 yıllık göstergeye benzer bir seyir izlendi. Seçim öncesi son Cuma günü spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 10.19 seviyesinden gerçekleşirken seçim sonrası ilk işlem gününde ise ortalama bileşik faiz yüzde 9.66 oldu. Tek günde gerçekleşen 50 baz puanlık düşüşe karşın kazançlarının tamamını geri veren iki yıllık göstergede bugün spot kapanışta ortalama bileşik faiz yüzde 10.24 seviyesindeydi.
SİYASET İZLENİYOR
Bankacılar, AKP'nin yeniden tek parti iktidarı olarak göreve gelmesi ardından Türkiye ekonomisinin benzer ülkelerin önüne geçmesini sağlayabilecek ekonomik reform programlarını uygulaması halinde piyasalardaki iyimserliğin de daha belirgin hissedilme potansiyeli taşıdığını belirtiyorlar.
Küresel piyasaların ve iç siyasi gelişmelerin kurda ana belirleyici olmayı sürdüreceğini ifade eden bankacılar, yeni hükümetin kurulma sürecinin ve ekonomi yönetimine ilişkin söylemlerin de yakından izlenmeye devam edileceğini belirtiyorlar.
Piyasada 1 Kasım seçimlerine ilişkin resmi sonuçların bugün açıklanmasının ardından başlayacak milletvekili yeminleri ve yeni hükümetin kurulma süreci takip ediliyor. Başkanlık sistemi başta olmak üzere siyasilerden önümüzdeki döneme ilişkin açıklamalar yakından izleniyor.
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven 1 Kasım'da yapılan genel seçimlerin kesin sonuçlarına göre AK Parti'nin 317, CHP'nin 134, HDP'nin 59 ve MHP'nin 40 milletvekili çıkardığını açıkladı. Resmi sonuçların ardından önümüzdeki hafta yeni hükümetin kurulması ve göreve başlaması bekleniyor.