Faiz artırımı olmayacak dolarda 1.92 TL öngörü

Merkez Bankası'nın, zorunlu karşılık ve ROK oranlarıyla oynaması beklenirken böylece net rezervi koruyup brüt rezervden feragat etmiş olacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ece CEYHUN

BORSA / FİNANS SERVİSİ
Başkan Erdem Başçı'nın geçen hafta yaptığı konuşmanın ardından dün ekonomistlerle bir araya gelen Merkez Bankası üst yönetiminin dünkü toplantıda başekonomistlere verdiği en net mesaj "yakın gelecekte faizde yüzde 6.75 - 7.75 bandı korunacak" oldu. 
Toplantıda Başçı'nın teleffuz ettiği 1.92 TL seviyeleri ile swap ve opsiyon gibi piyasa beklentileri de konuşulurken artık Merkez Bankası'nın türev enstrümanlarla kura yönelik bir harekete geçmesini bekleyenler azaldı. 
Yeni enstrümanlar konusunda ise bankacılar, bunun brüt rezervler olacağını ve sürpriz beklenmemesi gerektiğine işaret ettiler. 
Merkez Bankası bir taraftan döviz satım ihalelerine devam edeceğini böylece net rezerv kullanımının süreceğini ama ağırlığı döviz cinsi zorunlu karşılıklar ve rezerv opsiyon katsayılarını indirerek brüt rezervleri vereceği sinyalini verdi. Nitekim toplantının ardından yayımlanan sunumda "İhtiyaç duyulduğunda ROM ve yabancı para zorunlu karşılıklar aracılığı ile de brüt rezervlerden döviz likiditesi sağlanacaktır" dedi.
Böylece Merkez Bankası, aslında döviz likiditesinin çok olduğu dönemlerde bankalara sağladığı imkanla aldığı likiditeyi geri vermiş ya da başka bir ifade ile bankalar zaten kendilerinin olan bir imkanı kullanmış olacaklar. Bankalar Merkez Bankası'na bu defa daha az döviz likiditesi daha çok TL likiditesi park edecek ve TL piyasası da MB'nin istediği şekilde sıkışmış olacak. 

Merkez kurdaki dalgalanmaya razı
Merkez Bankası ekonomistlere faiz duruşumuzda dönüş yok mesajını çok net verirken DÜNYA'ya bilgi veren uzmanlar, "Merkez Bankası politikasında faizi belirginleştirerek daha öngörülebilir olmak istiyor" yorumunu yaptı. 
Bankacılar toplantıda Merkez Bankası'nın faiz politikasında yüzde 6.75-7.75 aralığında sabit bırakılması yönündeki mesajların yenilendiğini belirtirken, bu kararın döviz kurunda volatiliteyi artırmasına karşın, faizde belirsizliği azalttığını bunun bir politika tercihi olduğunu söylediler.
Nitekim Halk Yatırım Ekonomik Araştırmalar Müdürü Banu Kıvcı Tokalı, Para politikasındaki yeni duruşun "faiz volatilitesini düşük tutmak, bu amaç doğrultusunda da kur volatilitesindeki yükselişi faiz volatilitesindeki yükselişe tercih etmek" şeklinde olduğunu ifade eden Tokalı, bu duruşun enflasyonda kısa değil orta vadeli riskler belirene kadar korunacağını vurguladı. 
Tokalı, para politikasındaki yeni tercihin ana hedefinin de, veri bağımlı hale gelen Fed politikasının gelişmekte olan ülkeler üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek olduğuna dikkati çekerek, "Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın geçen haftaki konuşmasında dile getirdiği, kur oynaklığına karşı ofansif döviz müdahaleleriyle ilgili olarak ise, yeni enstrümanlara ilişkin yeni bir bilgi bulunmuyor. Sadece, Merkez Bankası'nın gereken durumda rezervlerini kullanacağını; rezervlerinin de birçok ölçüte göre yeterli düzeyde görüldüğünü biliyoruz" dedi. 


Katılımı en yüksek toplantıda baş ekonomistler ne dinledi?
- Kısa vadeli faizlerde öngörülebilir olacağız. Faizde %6,75-%7,75 bandı korunacak.
-  Erdem Başcı’nın belirttiği USD/TL 1,92 seviyesi, "normal şartlar altında gelişen ülke para birimleri değer kazanma eğilimindedir ve yeterli zaman geçmesiyle TL’nin de değer kazanmasının beklendiği” şeklinde yorumlandı.
-  Son 3 ayda toplam yaklaşık 9 milyar $ döviz satıldı. Önümüzdeki dönemde ROM ve döviz cinsi ZK’lar da dahil olmak üzere brüt rezerv kullanılmaya devam edilebilecek.
- Fed'in para politikasına ilişkin belirsizlikler tüm gelişmekte olan ülke paralarını etkiliyor ve karşılaştırmalı olarak bakıldığında TL'de görülen volatilite diğer ülkelerden daha az 
- Para politikasındaki yeni tercihin ana hedefi de, veri bağımlı hale gelen Fed politikasının gelişmekte olan ülkeler üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek. 

Para otoritesinin beklenen silahı rezervler olacak
Haluk Bürümcekçi
Burgan Yatırım Genel Müdür Yardımcısı ve Başekonomisti
 

Merkez Bankası'nın ekonomistler toplantısında faiz değiştirmeyeceği mesajının altını çizdiğini ve faiz belirsizliğini ortadan kaldırarak para politikasında daha öngörülebilir olmayı planladığını söyledi. Bürümcekçi, Merkez Bankası'nın rezerv opsiyon katsayılarını düşürüp, döviz zorunlu karşılıklarını indirmesini beklediğini kaydederek "Para Politikası Kurulu toplantısına kadar artık Merkez Bankası'ndan yeni manevra ya da strateji olarak görülebilecek yeni bir açıklama beklemem. PPK'da faizle ilgili bir adım artık kesinlikle beklemiyoruz. beklemesine gerek yok ama zorunlu karşılıklarla ilgili adımı da PPK'ya bırakır. Artık swap ya da opisyon gibi türev ürünlere dayalı bir manevra olmaz" diye konuştu.  

Merkez Bankası 'mekanizmayı' çift yönlü çalıştıracak
Gülay Elif Girgin
Ata Yatırım Başekonomisti 

Fed'in varlık alım politikası netleşene kadar Merkez Bankası'nın TL'deki dalgalanmaya şimdilik göz yumacağını ama faiz tarafında duruşunu daha net ortaya koyarak para politikasında daha öngörülebilir bir mesaj vereceğini düşünüyor. Girgin, Merkez Bankası'nın döviz zorunlu karşılıklarını ve rezerv opsiyon katsayılarını düşüreceği mesajının da verildiğini kaydederek "Bankalar, döviz likiditesinin bol olduğu dönemde TL munzam karşılık yükümlülüğünü belli bir katsayı ile döviz olarak tutabiliyordu. Bankalar biriktirilmiş dövizleri kullanabilecek. Bu durumda bankalar zor günlerde bu mekanizmada birikmiş rezervleri kullanarak döviz likiditesinde bir rahatlama sağlanmasında yardımcı olacak. Dolayısıyla bunun bir pozitif etkisi olacak. Ayrıca FX likiditesi olarak Merkez Bankası'ndan alınan FX yerine TL verileceğinden bu da TL talebini artması anlamına gelecek. Yani TL likiditesi sıkıştıracak. Likiditenin bol olduğu dönemde çift taraflı işleyen mekanizma yine çift taraflı işleyecek" dedi. 
 
Yanıtı aranan soru
1.92 TL'den çark edildi mi?
Dün ekonomistler toplantısında Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın yıl sonu için 1.92 TL kur öngörüsü de konuşuldu. Dün gün içinde bazı internet sitelerinde yıl sonu için telaffuz edilen 1.92 TL öngörüsünden vaz mı geçildi? sorusunu akıllara getirirken ekonomistler, Merkez Bankası'nın üst düzey yönetiminin bu değerin arkasında "normal şartlar altında gelişen ülke para birimleri değer kazanma eğilimindedir ve yeterli zaman geçmesiyle TL’nin de değer kazanması beklenir” görüşünün yattığını anlattığına işaret etti. Ekonomistlere göre Merkez Bankası Başkanı'nın kurda bir seviye belirtmesinin arkasında mutlaka bir matematik olduğunu ifade ederek "Yine de kurdaki dalgalanmanın biraz piyasa şartları içinde çözülmesini bekliyorlar" değerlendirmesinde bulundular. Reuters's konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir bankacı,"Günün malum sorusu '1.92 hedefinin nasıl sağlanacağı ve TCMB'den beklenen yeni araç nedir?' oldu. Ancak biz Başkan Başçı'nın kısa süre önceki söylemi karar sert bir söylem göremedik bu toplantıda. Bu da ister istemez bu hedefin daha ileri atılabileceği görüşlerini beraberinde getiriyor" dedi.