Futbol hissedarlarının gözü CAS'ta

Fenerbahçe ve Beşiktaş hisselerinin uzun vadedeki performansları, sahadaki skorlardan çok CAS’ın vereceği kararlara bağlı gözüküyor...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Ülke futbolunun dört büyük kulübü BIST’te de yarış halinde. Kuşkusuz, bu yarış şike davalarıyla farklı bir mecraya taşındı. Fenerbahçe ve Beşiktaş bu ayın sonunda CAS’tan gelecek kararı büyük bir merakla beklerken, söz konusu karar yatırımcılar için de büyük önem taşıyor. ALB Menkul Değerler Analisti Enver Erkan’a göre CAS’tan takımlar aleyhine gelecek bir karar borsada da bütün dengeleri değiştirecek...

ALB Menkul Değerler Analisti Enver Erkan, Türk futbolundaki şike davasının futbol hisseleri üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Son yıllarda futbolun oldukça büyüyen bir endüstri haline gelmesinin, sektörde dönen ücretlerin bir hayli artmasına neden olduğunun altını çizen Enver Erkan, “Futbol kulüpleri hisseleri incelendiğinde ise, bilindik analiz yöntemlerinin biraz dışına çıkmak gerekiyor. Çünkü kulüplerin mali tablolarının yanı sıra, özellikle Türkiye’de Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş kulüplerinin hisselerinde yatırımcıların biraz taraftarlık duygularıyla işlem yaptıkları görülüyor.

Bu durumu hisse performansıyla ilişkilendirirken, bir örnek vermek gerekirse, takımın sahada aldığı iyi sonuçların fiyatlandığı, buna karşılık yenilgi veya başarısızlık gibi durumlardan hisselerin çok da etkilenmediği gözlemlenmektedir. Avrupa kupalarında başarılı bir sezon geçirmiş olan Fenerbahçe’nin ve Galatasaray’ın yanında geçtiğimiz sezon Avrupa’da hiç oynamamış ve ligde bu iki takımın gerisinde kalmış olan Beşiktaş’ın hisselerinin de benzer seyir göstermiş olmaları bunu açıklıyor. Buna karşılık Trabzonspor hisselerinde geçtiğimiz sezon aynı durumun yaşanmadığını, sahadaki skorların hisse senedi performansı üzerinde çok etkili olmadığını söyleyebiliriz” dedi.

CAS’ın kararı merakla bekleniyor

“Buraya kadarki yorumlar sezon içi performans için geçerliydi” diyen Erkan sözlerini şöyle sürdürdü: “ Sezonun sona ermesinden sonra, UEFA’nın Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı 2010-11 sezonundan kalan şike davası çerçevesinde Avrupa’dan men etmesi ve sonrasındaki süreçte bu iki takım açısından oluşan belirsizlik hisse senedi fiyatlarında büyük bir depreme neden oldu. Avrupa kupaları, gerek kulüplerin gelirlerini, gerekse transfer politikalarını şekillendirdiği için buradaki belirsizlik veya olumsuz beklentiler hisse senetleri üzerinde olumsuz etki yapmakta.

UEFA’nın önce bu iki takımı Avrupa’dan men etmesi, sonrasında bu iki kulübün yaptıkları itirazın UEFA Tahkim Kurulu’nda olumsuz sonuçlanması bu iki günde hisselere büyük satış getirdi. Sonrasında yaşanan CAS süreci, bu iki kulübün hisseleri için can simidi görevi gördü. CAS’ın 18 Temmuz’da iki kulübe verilen ceza için yürütmeyi durdurma kararı vermesi ve Avrupa kupalarına katılmalarına izin vermesi sonucunda aynı gün Fenerbahçe hisseleri yüzde 10,5 değer kazanırken, Beşiktaş’taki değer kazancı yüzde 8,4 olarak gerçekleşmişti.

Şu anda hem Fenerbahçe’nin, hem de Beşiktaş’ın CAS süreci devam ediyor. Bu iki kulübün hisseleri, her ne kadar CAS’ın yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle primli olsa da CAS duruşmalarında bu iki kulübün suçunun sabit görülüp cezalandırılmaları bütün dengeleri değiştirecektir. Bu süreç ne kadar uzarsa, o kadar kötüdür. Bu hisselerin uzun vadedeki performansları şu anda sahadaki skorlardan çok CAS’ın vereceği kararlara bağlıdır."

Şampiyonluktan kopanın hisseleri düşüyor

Spor hisseleri bu yılın ilk yarısında yüzde 39 değer kaybettiğine vurgu yapan ve bunu tabloyla destekleyen Enver Erkan, “Bu durum, Mayıs 2011’de zirve yapan spor hisselerinin şike davasıyla beraber azalan güvenin etkisiyle girdiği uzun vadeli düşüş trendinin bir uzantısı olarak görülüyor. Daha kısa vadeli düşünüldüğünde ise, göre spor hisseleri daha çok yıl sonlarında ve ilk çeyrekte hareketlenmeye başlıyor; sezon sonuna doğru ise hangi kulüp öne çıkıyorsa o kulüplerin hisseleri daha fazla artış gösteriyor. Sezonun sonlanması ve şampiyonun belli olmasıyla beraber spor hisselerinde beklenti gerçekleştiği için satışlar meydana geliyor.

Ölü sezon sonrasında, transfer dönemine giriliyor; transfer hareketleri ve yeni sezon beklentileri hisse fiyatları üzerinde etkili oluyor. Yani bir nevi mevsimsellik söz konusu. Genel olarak sezon içinde Aralık ayından itibaren takımın şampiyonluk iddiasına göre, alımlar hızlanıyor.
 
Özetle, takım şampiyonluk yarışından ne kadar erken koparsa, hisseler o kadar erken düşüyor. Sezonu 2. bitiren takım şampiyonluğu son haftalarda kaybederse, onun düşüşü de sert olabiliyor. Bununla beraber, son iki yılda şike davasından dolayı azalan güven, bu seyri bozmuş görünmekte, takım o sezon başarılı dahi olsa sezon sonunda hissenin negatif sınırlar içerisinde işlem gördüğü gözlemleniyor” diye konuştu.