İstanbul'a alternatif olacak başka finans merkezi yok

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 'Frankfurt'tan Singapur'a kadar İstanbul'a alternatif olabilecek finans merkezi yok' dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

İSTANBUL - Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2023'te İstanbul'un dünyanın en önemli on finans merkezinden biri olması hedefinin iddialı ama gerçekçi olduğunu söyleyerek, "Frankfurt'tan Mambai'ye Singapur'a kadar İstanbul'a alternatif olabilecek başka finans merkezi görmüyorum" dedi.
Forum İstanbul 2013 açılışında konuşan Babacan, Şu anda hem ABD'nin, hem AB'nin, hem de Japonya'nın, dünyanın gelişmiş ülkelerinin krize çözümü para basmakta bulduğunu fakat bunun sürdürülemeyecek bir durum olduğunu kaydetti."Bu karşılıksız basılan paraların ne zaman, nasıl geri, normale çevrileceğiyle ilgili hiçbir plan, program ortada yok" diyen Babacan, gelişmekte olan ülkeler için de bunun çok ciddi bir risk alanı olduğunu kaydetti. Bugünün likidite bolluğuna asla aldanılmaması gerektiğine değinen Babacan, gün gelip de bu likiditenin mecburen geri çekilmeye başladığı zaman, gelişmekte olan ülkelerin çok dikkatli olması gerektiğini belirterek, "Dolayısıyla kendi politikalarımızı uygularken bunlara çok çok dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.

'Gelişmiş ülkeler için yapısal reform zamanı'

Şu andaki ortamın pek çok gelişmiş ülke için yapısal reform yapma zamanı olduğuna değinen Babacan, "Bakmayın biz hep kendimiz için yapısal reformlardan bahsediyoruz ama gelişmiş pek çok ekonominin şiddetle yapısal reformlara ihtiyacı var. Sosyal güvenlik reformlarıyla, sağlık sistemleriyle, işgücü piyasalarıyla ilgili" dedi.
Merkez bankalarının çözüm sağlamak için geçici olarak bir araya gelebileceklerini ifade eden Babacan, ancak ilelebet merkez bankalarına sırtını dayayan bir kamu maliyesi yapısının, bankacılık yapısının dünyada adil olmayan bir sistemi getireceğine dikkati çekti.
Türkiye ekonomisine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Babacan, "Türkiye'de çok önemli siyasi reformlar yaptık. Fakat bu siyasi reformlarda yaptıklarımız önemli ama en az yaptıklarımız kadar yapmamız gerekenler de var. Bunu da unutmamamız lazım. Henüz arzu ettiğimiz noktada değiliz" diye konuştu.
Çözüm sürecinin önemine işaret eden Babacan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Uygulamanın başarılı olabilmesiyle ilgili devlet kurumlarının çok çok uyumlu çalışması gerekiyor. Belki de ilk defa kamu kuruluşlarımız, devlet birimlerimiz güçlü bir eşgüdüm içerisinde, aynı politika etrafında bütünleşmiş bir şekilde bu süreci götürüyorlar. Daha önceki dönemlerde maalesef bu eşgüdümü pek yakalayamamıştık. Onun içindir ki bu defa bu çözüm sürecinin başarısı konusunda ümitlerimiz çok çok yüksek."

'Türkiye'nin AB hedefinde sapma yok'

AB hedefinden hiçbir sapma olmadığını ve bu konudan taviz verilmediğini belirten Babacan, Bu sürecin Türkiye'nin iç reformları açısından son derece önemli olduğunu vurguladı.
Transatlantik ilişkilerinin Türkiye açısından güçlü bir ittifak bağı olduğuna dikkati çeken Babacan, "Bu bağı güçlendirmek, güvenlik ve savunma boyutuyla ön plana çıkan transatlantik bağlantılarımızı ticari ve yatırım politikaları doğrultusunda adımları atmamız gerekiyor" dedi.
Ali Babacan, "Daha hak etmeden refahı yaşamak istiyorsak orada sorun var. Kazanacağız, sonra harcayacağız. Kazanmadan harcama aileleri de ülkeleri de felakete götürüyor, yanı başımızda Yunanistan belki de en iyi örnek. Vergi oranlarımız düşük. Vergi oranları biraz daha düşsün öyle kayıt içine gireyim olmaz. Bunun uygulatılması için daha katı duruşumuz olacak" diye konuştu.
Babacan, 2023 yılında İstanbul'un dünyanın en önemli on finans merkezinden biri olması hedefinin iddialı ama gerçekçi bir hedef olduğunu söyleyerek, "Frankfurt'tan Mambai'ye Singapur'a kadar giden coğrafyada İstanbul'a alternatif olabilecek bir başka finans merkezi görmüyorum" dedi.

'Şirketler de 2023 vizyonlarını belirlemeli'

[PAGE]

 

'Şirketler de 2023 vizyonlarını belirlemeli'

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise sürdürülebilir kalkınmayı sağlayabilmek için Türkiye'nin ihracat odaklı bir üretim stratejisine ihtiyacı bulunduğunu söyledi.
2023 hedeflerinin bir devlet stratejisi haline geldiğini, şirketlerin de kendi vizyonlarını buna göre belirlemeleri gerektiğini belirten Büyükekşi, özellikle küçük ve orta küçük ölçekli şirketlerin geleceğe yönelik bir öngörüye ve 2023 vizyonuna sahip olması gerektiğini ifade etti.
Forum İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi de, Forum İstanbul 2023 Platformu olarak barış ve çözüm sürecini desteklediklerini belirterek "Bu açılımın daha geniş bir toplumsal mutabakat ile beslendiğinde güçleneceğine inanıyoruz" dedi. Canevi, 10. 5 yıllık kalkınma planı hedefleri arasında uluslararası düzeyde şirket evliliklerinin teşvikine yönelik politikaların yer almasının yararlı olacağını dile getirdi.

"Gelecek, Türkiye ekonomisi için parlak"

Doğuş Grubu CEO'su Hüsnü Akhan, son yıllarda gerek ekonomik istikrarıyla gerekse bölgede oynadığı stratejik rol ile küresel alanda giderek daha da önemli bir aktör olan Türkiye'nin geçmiş döneme göre imkan ve kaynaklar bakımından çok daha iyi konumda bulunduğunu söyledi.
Türkiye'nin AB, Orta Asya ve Orta Doğu ekseninde önemli bir konumda olduğunu ve bu bölgelerdeki diğer ülkeler için iyi bir örnek teşkil ettiğini belirten Akhan, "Türkiye tüm bu bölge ülkelerinin önemli bir ticari ortağı olmakla birlikte, aynı ülkelerle siyasi ve insani alanlarda da iş birliği içinde olup doğu ve batı arasında önemli bir köprü işlevi görmektedir" dedi.

"Tedbiri de elden bırakmamak lazım"

Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil Türkiye'nin iyi bir yolda olduğunu ve önünün açık bulunduğunu ifade etti. Dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek isteyen bir ülkenin sağlam ve modern bir bankacılık sistemine sahip olması gerektiğine dikkati çeken Binbaşgil, "Bugün Türkiye'nin övünülecek bir bankacılık sektörü var. Bu da çok kolay olmadı. Bundan 10-12 sene önce neler yaşadığımızı biliyoruz. Ancak bankacılık sektörü hala büyüklük açısından olması gereken yerde değil. Yatırımların devam etmesinin nedeni de bu" diye konuştu.