Kredi büyümesinde önde ülkelerden biriyiz
TBB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, "Kredi büyümesi açısından en önde olan ülkelerden biriyiz. Para kazanmak durumundayız. Ondan vazgeçme şansımız yok" dedi.
KAYSERİ - Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, kredilerdeki artışın yüzde 20 civarında olduğunu belirterek, Türkiye'nin kredi büyümesi açısından en önde olan ülkelerden biri olduğunu kaydetti.
Aydın, Kayseri Sanayi Odası ve TBB işbirliğiyle düzenlenen "Bankacılık Sektöründeki Gelişmeler" konulu seminerde yaptığı konuşmada, temin edilen kredi kadar, bu kredinin fiyatının, cinsinin ve kalitesinin de önemli olduğunu vurguladı.
Yatırım döneminde genellikle aylık eşit taksitli kredi kullanıldığına dikkati çeken Aydın, "Biz dış pazarlardaki tıkanmalarda, sizden kaynaklanmayan sıkıntılarda mali gücümüz yettiği sürece, o tıkanmayı yönetmeye çalışıyoruz. Ama, iç krizin olmadığı dönemlerde de sürekli krizde olan firmaların ayıklanmasının herkes için faydalı olacağı kanaatindeyim" dedi.
Aydın, 2002 yılında sektörün kredi rasyosunun yüzde 40'lar civarında olduğunun unutulmaması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Kredilerin artış hızında bir yavaşlama var. Hepimiz biliyoruz, 2011 yılının ilk yarısı farklı, ikinci yarısı biraz farklı oldu. Ekonomi yönetiminin proaktif bir politika uyguladığını söyledik. Merkez Bankası bazı şeyleri bizden önce görüyor. Bir takım tedbirler alındı. Bir bakıma bankaların kredi iştahını sınırlandırdı. Onu da görebiliyoruz. Fiyatlar arttı, inkar etmiyoruz. Erişim de zorlandı. Ama baktığımız zaman kredilerdeki artış yüzde 20 civarında. Bireysel ve kurumsala baktığımız zaman hemen hemen aynı. Biri yüzde 19, diğeri yüzde 20. Yüzde 20'lik kredi artışı azımsanmayacak bir büyümedir. Şöyle bir dünyaya baktığımız zaman kredi büyümesi açısından en önde olan ülkelerden biriyiz."
Bankacılık sektörünün 2012 yılını yüzde 15-20 arasında bir kredi büyümesiyle tamamlamasını beklediklerini dile getiren Aydın, şunları kaydetti:
"Bizim iş hayatımızı sürdürebilmemiz için para kazanmamız gerekiyor. Ama son dönemde bütün kazandıklarımızı bankaların içinde tutuyoruz. Bunun nedeni öz kaynakları geliştirmek. Güçlü öz kaynaklar Türk ekonomisinin geleceğidir. Kredi verme hacmimizi, vadeyi uzatma hacmimizi, sıkıntıya girdiğiniz zaman sizi taşıma gücümüzü biz özkaynaklardan alıyoruz. Bu nedenle para kazanmak durumundayız. Ondan vazgeçme şansımız yok. Öz kaynaklar 152 milyar liraya gelmiş. Bu özkaynaklarla hala kredi yapma şansımız var. Kabullenmeliyiz ki, Türk bankacılık sektörü hala küçüktür ve büyümesi gerekiyor. Daha çok sermaye ayırmamız gerektiğinde eğer sermayeyi artıramıyorsak, riski azaltacağız. Bu da daha az kredi demek. Ülke kredi notu çok önemli. Bir ülkenin bir şekilde ne yapıp ne edip, yatırım yapılabilir ülke seviyesine gelmesi lazım."