Varlık Fonu’nun aktifi 160 milyar dolara ulaştı

Hazine Müsteşarı Çelik, Türkiye Varlık Fonu’na Hazine’den devredilen varlıkların aktif büyüklüğünün 160 milyar dolar olduğunu söyleyerek, “Varlık Fonu’na devredilen varlıklarımızın bu anlamda herhangi bir ilave yük getirmesi söz konusu değil” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

Hazine Müsteşarı Osman Çelik, Hazine’den Türkiye Varlık Fonu’na devredilen varlıkların aktif büyüklüğünün 160 milyar dolar olduğunu belirterek, “Bize bu varlıklardan düzenli olarak gelmesi planlanan kaynak olarak 1 milyar liralık temettü vardı, o da toplam bütçe ya da Hazine’nin borçlanma programı içerisinde çok önemli bir rakam değil” dedi.

Çelik, dün Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda, Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde düzenlenen CEO Club Finans Zirvesi’nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin “Varlık Fonu’nun kurulmasının ardından Hazine bütçesine gelen temettü, vesaire o tarafa gidecek, bu sizin iç borçlanmanızı artıracak bir şey mi” sorusu üzerine Çelik, borçlanma politikasında herhangi bir değişiklik öngörmediklerini belirterek, “Buradan gelecek olan yük yaklaşık 1 milyar lira. Bizim toplam 133 milyar liralık borçlanma programımız vardı, bu yapı içerisinde bizi etkileyecek bir rakam değil bu. Varlık Fonu’na devredilen varlıklarımızın bu anlamda herhangi bir ilave yük getirmesi söz konusu değil” diye konuştu.

Vakıfbank hisselerinin devrinde süreç tamamlanmadı

Hazineden giden varlıkların toplam rakamına ilişkin soruya yönelik Çelik, “Zaten piyasada da çıktı. Aktif büyüklükleri olarak baktığımızda yaklaşık 160 milyar dolar civarında, özkaynak büyüklüğü olarak baktığımızda 35 milyar dolar civarında bir varlığa tekabül ediyor. Varlık Fonumuz yoğun çalışma içerisinde. Önümüzdeki günlerde 3 yıllık bir stratejik planlarını açıklayacaklar. Nasıl bir yöntem izleyeceklerini hep birlikte göreceğiz. Temel amaç dile getirildiği gibi bu varlıkları menkul kıymetleştirerek önümüzdeki dönemde önemli, taze kaynağı yurtdışından yurtiçine çekmek ve büyük projelerin finansmanında da bu kaynağı kullanabilmek” yanıtını verdi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün Vakıfbank’taki payının Hazine’ye devrine ilişkin soru üzerine ise Çelik, çalışmaların tamamlandığını, bununla ilgili kanuni düzenlemenin gerektiğini aktararak, “Biz sıcak bakıyoruz ama kanuni süreç tamamlanmadı” dedi.

Dış borçlanmada endişemiz yok

Dış borçlanmada herhangi bir sorunlarının olmadığını söyleyen Çelik, “Yıl boyu toplam dış borçlanma hedefimiz 6 milyar dolardı. Bunun aslında yarıdan fazlasını 2 ayda gerçekleştirmiş durumdayız. Dış borçlanmayla ilgili herhangi bir endişemiz yok. İç borçlanma ile ilgili de düzenli olarak programımız dahilinde sürdürüyoruz. Uluslararası piyasalardaki zorluklara rağmen hem maliyet hem de vade olarak çok uygun koşullarda borçlanmamızı yapıyoruz” dedi.

3 ÜLKE FONU İLE NİYET ANLAŞMASI İMZALANACAK

TÜRKİYE Varlık Fonu (TVF) Başkanı Mehmet Bostan, TVF’ye dünyanın her yerinden yatırımcı ilgisi ile karşılaştıklarını ve üç ülke fonu ile niyet anlaşması imzalamak üzere olduklarını söyledi. Ziraat Bankası, BOTAŞ, TPAO, THY, Halkbank, Borsa İstanbul ve Türksat’ta Hazine’ye ait hisselerin tamamı ile bazı KİT’ler ile at yarışları ve şans oyunlarına dair lisanslar 49 yıllığına TVF’ye devredilmişti. Bostan, şu anda TVF’nin strateji planı üzerinde çalıştıklarını belirterek, “Planı tamamlayarak Bakanlar Kurulu’na takdim edeceğiz” dedi. Fon’a dünyanın her tarafından ciddi bir ilgi olduğunu belirten Bostan, şöyle konuştu: “Çok davet alıyoruz. New York ve Londra gibi dünyanın önde gelen finans merkezlerinde yoğun ilgi görüyoruz. Özellikle yatırım bankaları kapımızı çok çalıyor. Türkiye’nin menfaatlerine katkı sağlayacak iş modelleri, ortaklıklar peşindeyiz. Çok talep var. Ama seçici olmak istiyoruz.” Dünyadaki modeller incelendiğinde TVF’nin yönetimi ile ilgili olarak üç farklı yöntemin öne çıktığını belirten Bostan, “Bir tanesi finansal yatırımcı modeli. Bu daha çok portföy odaklı bir yönetim tarzı, hissedarlık prensipleri çerçevesinde daha çok yönetim kurulu üyesi atama gibi mesafeli bir yaklaşım sergileniyor. İkinci yönetim tarzı, stratejik yatırımcı ki bizim daha çok uygulamayı düşündüğümüz prensip bu. Stratejik ve uzun dönemli sermayedarlık gündemine odaklanılması. Şirketin stratejik gündemleri ve değer katma inisiyatiflerine ilişkin bağımsız bir bakış açısı geliştireceğiz, onlara yol gösterme gibi bir yöntemimiz olacak. Ancak bu şirketlerin bazıları halka açık, bazıları banka... Bu hassasiyetleri dikkate alarak bu etkileşimi sağlayacağız.” Bostan, üçüncü yaklaşımın ise yakından yönetim olduğunu belirterek, “Bu, daha çok operasyonel olarak işin içinde bulunmayı gerektiren bir tarz. Biz bunu açıkçası pek düşünmüyoruz. Ancak tamamen gözardı da etmiyoruz” diye konuştu.

İki hissede algoritma işleminden yatırımcı 100 bin lira zarar etti

Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, Turkcell ve Koç Holding hisselerinde çarşamba günü yaşanan anlık düşüşün algoritma kaynaklı olduğunu kaydederek işlemin nereden yapıldığının belirlenip SPK’ya iletildiğini söyledi. Karadağ, “Yatırımcılar tespit edilmiş. Fiyat 40 kez yükselip inmiş. İki hissede de yatırımcının 100 bin liranın üzerinde zararı var” dedi. Karadağ, konut projelerinin de borsada alınıp satılmasını istediklerini kaydederek şöyle konuştu: “Tapuda gayrimenkul sertifikalarıyla en likit olmayan varlığımızı likit hale getireceğiz, piyasalarda satacağız ki bunu bir de Körfez’den Balkanlara kadar konut projelerinin Borsa İstanbul’da alınıp satılmasını istiyoruz. Diğer taraftan Tapu Takas Sistemimizle sertifikayı hiçbir bürokratik engel olmadan mobil uygulamayla sertifika üzerinden tapu devirlerinin mümkün hale getirdi. Bunu çek, taşıt ve ticaretin diğer alanlarına da taşımış olacağız.” Karadağ, BIST-30’da yer alan beş şirket için ve BIST-30 dışındaki diğer şirketler için kör havuzun nisan başında kaldırılacağını da hatırlattı.

Bu konularda ilginizi çekebilir