'Her topluluk gösteri yapabilir'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "CHP iktidarında saldırısız ve silahsız olmak koşuluyla, her yurttaş, her topluluk gösteri yapabilir." dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "CHP iktidarında saldırısız ve silahsız olmak koşuluyla, her yurttaş, her topluluk gösteri yapabilir. Polise 'bunları susturun' asla demeyeceğim. Mala ve cana zarar vermeyi ise kabul etmem. Gösteriyi uygarca yaparsınız, başımın üstünde yeri var" dedi. 

Kılıçdaroğlu, FOX televizyonunda yayımlanan "Türkiye'nin Trendleri" programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.  

Son yaşanan gelişmelerin hatırlatılması üzerine, "Türkiye'nin omuzlarında çok ağır bir yük" olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin bu yükten kurtulması lazım. Siyaset halkı kutuplaştırmamalı, bütün yurttaşlarımızı kucaklamak zorundayız. Ayrıştırırsanız sonunda çatışma yaşanır" değerlendirmesinde bulundu.   

Başbakan'ın içinden geldiği gibi konuşmadığını belirtip "balkon konuşmalarına" atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "Keşke o balkon konuşmalarını promptera bakmadan içinden geldiği gibi söyleyebilseydi. 'Ben bu ülkeye huzuru, barışı, kardeşliği getireceğim' diyebilseydi. Ama bunu yapmadı, yapamadı, yapmak da istemedi" diye konuştu.  

Ülkenin huzura ihtiyacı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Başbakan'la hiç görüşmeyecek misiniz" sorusu üzerine ise "Zorunlu devlet protokolü dışında o kişiyle muhatap olmak istemem, ta ki gidip aklanıp gelinceye kadar" değerlendirmesinde bulundu.  

Kılıçdaroğlu, Berkin Elvan ve Burak Can Karamanoğlu'nun hayatlarının kaybetmesinin hatırlatılarak, "Failleri bulunur mu" yönünde soru yöneltilmesi üzerine ise "Eğer siyasal iktidar kararlı durursa hepsinin katili bulunur. Ama engel siyasal iktidardır, hepsi bulunur istenirse. MOBESE kayıtları var, istenirse bulunur" dedi.  

"Toplum kutuplaştı, birbirini dinlemiyor, herkes kendi kanalını, herkes kendi liderini dinliyor" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın "kutuplaşmadan yana çaba sarf ettiğini" ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, toplumun birbirini dinlemesi gerektiğini söyledi.  

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine Başbakan'ın kendisine oy vermeyeni "düşman" gibi gördüğünü savundu.

Sayıştay raporlarının Meclis'e gelmediği iddiasını yineleyen Kılıçdaroğlu, "İki dönemdir raporlar Meclis'e gelmedi. Gelse duman olurlardı" diye konuştu.  

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine, "CHP iktidarında saldırısız ve silahsız olmak koşuluyla, her yurttaş, her topluluk gösteri yapabilir. Polise 'bunları susturun' asla demeyeceğim. Mala ve cana zarar vermeyi ise kabul etmem. Gösteriyi uygarca yaparsınız, başımın üstünde yeri var" açıklamasını yaptı.  

"Dört yıllık bir yetki istediğini" belirten Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları durumunda kimsenin, kadının kılık kıyafetiyle uğraşmayacaklarını kaydetti. 

"Bir kez iktidara getirsinler, tüm söylediklerim oluyor mu olmuyor mu görecekler" diyen Kılıçdaroğlu, kadrolarının hazır olduğunu belirtti.  

Başbakan'dan "kim yolsuzluk yaparsa yapsın üzerine gideceğim" demesini beklediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: 

"Bunu deseydi söyleyecek hiçbir şeyimiz yoktu. Arkasında dururduk, 'helal olsun' derdik. Ne yaptı, önce polisleri değiştirdi. Özel Başbakanlık uçağını gönderdi, Aksaray Valisi'ni İstanbul'a getirdi. Bir Başbakan. İçişleri Bakanı getirmiyor. Doğrudan müdahaleyi Başbakan yapıyor. Efkan Ala yapıyor. 'Bilal'in evine giden polisleri derhal görevden al' diyor. Bir milyar dolar var çünkü o evde. Tam bir polit büro. Çoğu bakanın bunlardan haberi bile yok. Onlar kukla, çok özür dilerim ama bunu söylemek zorundayım. Kukla. Dar bir grup, polit büro Efkan Ala. Gezi olaylarında, İçişleri Bakanı'nı, valiyi devre dışı bırakıp, tüm müdahaleleri yapan odur. Bilal'in evinde arama yapılmamasını sağlayan odur. 'Savcının fezlekesini yırt, çöpe at, gerekirse onu çeteden içeri alırız de' diyen adam odur. Rüşveti kapatan adamdır ve Başbakan bunu ödüllendirdi, İçişleri Bakanı yaptı. Neden? Kendi polit bürosunun militanıydı. Gözü karaydı, ne derse, 'A' dediği zaman, bütün alfabedeki harfleri yerine getiriyordu. Böyle bir adam. Böyle bir adamla ülke yönetilmez." 

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine hükümet içindeki en kilit ismin "Efkan Ala" olduğunu ileri sürdü.  

 Ergenekon davasındaki tahliyelerin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Sen tahliye etmedin, Anayasa Mahkemesi karar verdi. Masum insanları 5 yıl, 6 yıl hapiste yatır sonra 'bana niye teşekkür etmiyorlar' de siz masum insanları hapse attınız, hiç vicdanınız sızlamadı mı?" değerlendirmesinde bulundu. 

Ustalık dönemi

Başbakan'ın "ülkeyi yönetemediğini" savunan Kılıçdaroğlu, "Ama bu dönem ustalık dönemiydi" denmesi üzerine ise "Tabii malı götürmek konusunda tam ustalık dönemi. Bakın burada Allah'ı var, doğruyu söylüyor. Devlet nasıl soyulur, hiçkimsenin aklına gelmeyecek mekanizmalarla soydu. Dünya kadar kanıtı var. Bir hükümet bir devleti soyuyor. Göreceksiniz yakında Hollywood bunların filmini falan yapacak. Cumhuriyet tarihi böyle bir şeyle hiç karşılaşmadı. Bu ülkenin yarısından fazlası bu adamın hırsız olduğuna inanıyor, bu yaftayla o kişi o koltukta oturamaz. Yüzde 80'i böyle düşünüyor" görüşünü savundu.  

Kılıçdaroğlu, "bir dinleme yasa dışı olsun veya olmasın, toplumu ilgilendiriyorsa o yayınlanır" dedi.   

Kılıçdaroğlu, "Bu dinlemelerin arkasında Fethullah Gülen ve ekibi, örgüt olabilir mi" sorusunu yanıtlarken de "Örgüt varsa çıkarsın ortaya. Bilemiyorum, samimi söylüyorum. Başbakan 'o' diyorsa kanıtlasın. Eğer diyorsa çıkarsın. Kanıtları koysun ortaya" ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu, başka bir soruyu yanıtlarken Fethullah Gülen'le hiç karşılaşmadığını söyledi.    

"Fethullah Gülen'i siz nasıl görüyorsunuz" sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Gülen cemaati ile ilgili yayınlanmış çok sayıda kitap var. Ben insanların inançlarına hep saygı gösterdim. Kim olursa olsun. İnançların siyasete bulaşmasına ise hep karşı çıktım. Onun dışında, kişinin mal varlığı mı var, düşüncesi böyledir, ibadetini böyle yapar... O cemaati, benim kitaplardan okuduğum kadarıyla, entelektüel düzeyi yüksek bir taraftarı var, ona yakın bir sermaye grubu var, yine örgütlenmiş durumdalar zaten. Ona yakın çok sayıda işadamının oluşturduğu dershaneler var. Bunlar bilinen gerçekler" ifadesini kullandı.  

"Ses kayıtlarını o yaptırmış olabilir mi" sorusunun yinelenmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Bilemiyorum. Elinizde kanıt olmadan 'şu yaptı, bu yaptı' demek bana yakışmaz. Elimde kanıt olması lazım" dedi.  

"Başbakan sizi cemaatle aynı kefeye koyuyor, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" denmesi üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Güzel mizah dergileri var, oraya havale ediyorum. Gerçekten acıyorum ona" açıklamasında bulundu.  

"Cemaatle CHP'nin dirsek teması var mı?" 

"Cemaatle CHP'nin dirsek teması var mı?" sorusunu yanıtlarken de Kılıçdaroğlu, "Yok efendim. Türkiye'deki 76 milyon yurttaşın oyuna talibim" ifadesini kullandı.  

"Endişe duyuyor musunuz Gülen cemaatinden" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Ne endişesi duyacağım, siz devleti saydam yönetirseniz niye endişe duyacaksınız" yatını verdi.  

"Bizi de dinlemişlerdir diye hiç düşünüyor musunuz" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Bizi dinlediğini bu başçalan kendisi söyledi zaten. Benim telefonlarımın, çocuklarımın telefonlarımın dinlendiğini zaten biliyorum. Evde dolarlar yok ki sıfırlayalım. Bizim genel merkezimiz zaten dinleniyor, dinleyen kendisi, dinleten kendisi" diye cevap verdi.  

Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine "Genel başkanlık aklımın ucundan bile geçmiyordu ama hayat bizi buraya getirdi. Hangi konumdaysam işimin hakkını vermeye çalışırım. Emin olun hiçbir makama talip olmadım. Şartlar, koşullar değişti, bulunduğum yere geldim" diye konuştu.  

Bir soru üzerine, "iktidarı elbette istediklerini" söyleyen Kılıçdaroğlu, hayatın her alanına dair projeleri olduğunu anlattı.  

Kılıçdaroğlu, başka bir soruyu yanıtlarken de bu seçim programında Hakkari mitinginin olmadığını söyledi.  

Çözüm süreci ile ilgili bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, süreci bilmediklerini belirtti. Kılıçdaroğlu, iktidarlarında "barışın gelmesi için ne gerekiyorsa" yapacaklarını, "herkesle görüşeceklerini" bildirdi.  

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adayı için akıllarında şu an için bir isim olmadığını dile getirdi.   

"Mansur Yavaş kaybetse CHP'den ayrılır mı" denmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "niye ayrılsın" dedi.  

Kılıçdaroğlu, "Sarıgül sizin için tehlike olabilir mi" sorusunu yanıtlarken de "Niye tehlike olsun. Koltuklar geçicidir. CHP Genel Başkanlığı koltuğuna çok sayıda lider oturdu. Oturmanın kuralı bellidir. Kurultayda seçilir, gelir oturur. Biz de destekleriz. Bu bayrak bana özgü bir bayrak değil, halkın bayrağı, bana emanet edilmiş, yarın başkası gelecek taşıyacak o bayrağı" açıklamasında bulundu.  

İzmir'de Binali Yıldırım'ın aday olduğunun hatırlatılması ve durumunun sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Parayla İzmir'i satın alacağını sanıyor, İzmir kirliliği kabul etmez" görüşünü ileri sürdü.