'Hiç kimse karamsarlığa kapılmasın'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Hiç kimse şundan en ufak bir endişe duymasın, bu ülkenin insanları en zor günlerde karanlıklardan aydınlığa çıkmayı başarmışlardır. Hiç kimse karamsarlığa kapılmasın" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya Ticaret ve Sanayi Odasının (ATSO), 2015 yılı Geleneksel Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, İstanbul Beyoğlu'ndaki terör saldırısına değindi. Derin bir üzüntü içinde olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, İstanbul'da patlayan bombanın son olması temennisinde bulundu.

Küçük çocukların, kadınların gençlerin hayatlarını kaybetmesinin amacını kestirmenin mümkün olmadığının vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Toplumda bir yılgınlık yaratmak istiyorlar. Ama hiç kimse şundan en ufak bir endişe duymasın, bu ülkenin insanları en zor günlerde karanlıklardan aydınlığa çıkmayı başarmışlardır. Size söz veriyoruz, yine çıkacağız. Hiç kimsenin en ufak bir endişesi olmasın. Hiç kimse karamsarlığa kapılmasın" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Çanakkale Savaşı'nın, Kurtuluş Savaşı'nın önsözü olduğunu, Mustafa Kemal'i Mustafa Kemal yapan sürecin başı olduğunun altını çizerek, Kurtuluş Savaşı'nı yapanların güzel bir Türkiye bıraktığını anlattı.

"Kendi tarihimizi çok iyi bilmiyoruz ve kendi tarihimiz çocuklara yanlış anlatılıyor" ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinin temellerinde üretim ve ekonominin olduğunu ifade etti.

"Tarihimizin de geleceğimizin de ekonomi üzerine inşa edildiğini asla unutmayın"

Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve silah arkadaşlarının hiçbirisinin ekonomi dersi almadığını ancak, Mustafa Kemal'in savaştan sonra çıkıp, "Eğer savaş meydanlarında kazandığımız zaferi, ekonomik zaferlerle taçlandıramazsak ülkenin bağımsızlığı tehlikeye girer' dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Ekonominin bu kadar önemli olduğunun altını çizmiştir. 1923 yılında ekonomide ne yapacağız diye arayışa girmişlerdir. İzmir İktisat Kongresi'nin toplanma gerekçesi budur. 1921'de Çocuk Esirgeme Kurumunu kurmuşlardır. Çünkü savaş meydanlarında binlerce genç hayatını kaybetmiş ve çocuklar yetimdir. Devletin ona sahip çıkması lazımdır. Sosyal devletin ilk kalıcı ve bugüne kadar kalıcı tipik bir örneğidir. 1925 yılında Kayseri'de uçak fabrikasının temeli atılmıştır. 1934'te Kayseriden kalkan ilk milli uçağımız Ankaraya inmiştir ve Türkiye Cumhuriyeti, uçak ihraç eden ülkedir. Bir kilometre milli demiryolumuz yoktu. Türkiye'nin dört bir yanı demir ağlarla örüldü. Kendi denizaltımızı yaptık, 1930 yılında kendi Merkez Bankamızı kurduk. Paramızı basacak bankamız bile yoktu. Ekonomiyi böyle gördüler ve bütün bunlara rağmen Osmanlının borcunu son kuruşuna kadar ödediler. Biz bunları çocuklarımıza öğretiyor muyuz, öğretmiyoruz. Neden öğretmiyoruz? Sanayinin, ekonominin önemli olduğunu neden öğretmiyoruz? Tarihimizin ekonomi üzerine inşa edildiğini, geleceğimizin de ekonomi üzerine inşa edildiğini asla unutmayın."

Kılıçdaroğlu, "Bugünkü Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlar, CHP'nin, MHP'nin, HDP'nin, AKP'nin sorunu değil, bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlar hepimizin ortak sorunudur. Bu ortak sorunu çözmek zorundayız." ifadelerini kullandı.

"Dışarıdan başka aktörlerin devreye gireceğini kimse unutmasın"

Kılıçdaroğlu, "Sorunu eğer biz kendi irademizle çözemezsek, dışarıdan başka aktörlerin devreye gireceğini kimse unutmasın. Kendi sorunumuzu kendimiz çözelim, bizim bu sorunu çözecek bilgimiz, birikimimiz, kapasitemiz yok mu? Bana göre var, çözebiliriz. Şartlarını ortaya koyduk." dedi.

Kılıçdaroğlu, "Mısır, Suriye, Libya, İsrail ile Rusya ile İran ile ilişkilerimizin düzelmesi lazım. Size en uzun sınırı olan komşunuz Afganistan'a dönmüşse, siz de Pakistan'a dönersiniz ve döndük de. Defalarca uyardım, Sayın Davutoğlu'na her gittiğimde söyledim, bu dış politikanın yüz 80 derece değişmesi lazım, Türkiye'nin kurucu ayarlarına dönmesi lazım. Yani yurtta barış, dünyada barış demesi, kavgadan uzak durması lazım. Eğer bunu yapmazsanız başınız beladan kurtulmaz, netim de kurtulmuyor." şeklinde konuştu.

Anayasa tartışmaları

Kılıçdaroğlu, Anayasa tartışmalarına da değinerek, TBMM başkanına özel bir mektupta, bazı koşullarının olduğunu ve ilk dört maddeye dokundurtmayacaklarını söylediklerini anlattı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bir ırk devleti değil, siyasal bilinç devleti olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Her etnik kimlikten insan oturduk, Türkiye Cumhuriyeti dedik, bir devlet kurduk. Dolayısıyla hiçbir kimlik arasında ayrım yapılmamıştır. Yapmamız da lazım. Atatürk Milliyetçiliğinin özü budur." dedi.