'İşin aslında kilidi dershaneler'

Katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'paralel yapı'da asıl kilidin dershaneler konusu olduğunu söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Paralel Yapı"ya ilişkin soru üzerine, "Paralel Yapı"nın ABD'nin değişik yerlerinde 160-170 okulu bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Bu okullar, Amerika tarafından da üstelik desteklenen, ücretleri bunlar tarafından verilen okullar. Bu okullarla Amerika adeta bunları şu anda besliyor ve bu yapıyı orada güçlü kılıyor. Biz tabii, bu konuyla ilgili her türlü adımları attık ama biz, özgürlük çerçevesi içerisinde bu adımları atarken bunlar bu özgürlük anlayışımızı bizim suistimal ettiler. Çünkü biz, herkese aynı mesafede durduk. Bunları o şekilde doğrusu düşünmedik" dedi.

"Böyle bir gelir kaybolduğu zaman tabii ki bunlar rahat duramazdı"

"İşin aslında kilidi, dershaneler konusudur" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oradan çok ciddi bir parasal kaynak var. Şu anda 1 milyar civarında arkadaşların bana getirdiği rakamlar. Böyle bir rakam, yıllık gelir olarak var. Böyle bir gelir kaybolduğu zaman tabii ki bunlar rahat duramazdı. Hatırlayın, okullarda okutulan derslerden sorular çıkmıyordu, bunların dershanelerindeki okutulan kitapların içindeki metinlerden sorular çıkıyordu. Oraya müdahale edildi ve o iş çözüldü."

"Bunun bedelin, faturasını çok ağır öderler"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "HDP barajı aşıp Meclis'e giremezse Güneydoğu'da tekrar silahlı eylemler başlar, barış ortamı biter deniliyor, ne diyorsunuz" şeklindeki soruyu şöyle yanıt verdi:

Şimdi sizin ifade ettiğiniz, yani barajı aşamazsa Güneydoğu'da durum ne olur? Bir defa Türkiye Cumhuriyeti devleti bütün imkanlarıyla, güçleriyle görevinin ne olduğunu bilir. Nedir? Bir defa, biz bu ülkede mal güvenliğini sağlamakla görevliyiz, can güvenliğini sağlamakla görevliyiz. Bunu temin etmek için ne gerekiyorsa bunu yapacak kabiliyette, güçteyiz. Ordumuz, öbür tarafta emniyet teşkilatımız, öbür tarafta milletimiz böyle bir şeye asla prim vermeyecektir ve böyle bir adım atmaya yeltenecek olurlarsa da bunun bedelini, faturasını çok ağır öderler. Öyle ufak, tefek değil. Şu anda belli şeyler yapılmıyorsa, 'bu süreç gölgelenmesin' diye yapılmıyor, ama nerede, kim, ne yapıyor bunların hepsi kayıtlarda mevcuttur."

''Bunu o günün şartları belirleyecek''

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Size göre HDP'nin parlamento dışında kalması diyaloğu aksatır mı?'' sorusunu, ''Devlet, ülkedeki tüm STK'ları ile diyaloğunu devam ettirir. Eğer siyasi parti olarak devam edecekse siyasi parti olacaktır. Şu anda devletin kiminle ne zaman, nasıl, hangi şartlarda görüşeceği meselesi o da yine yol haritasının, sürecin akışına bağlı olarak ...'' diyerek yanıtladı.

''Bir dönüm noktasındayız yani'' değerlendirmesi üzerine Erdoğan, ''Tabi'' dedi.

Erdoğan, ''Seçim biter, barajı aşamadığı taktirde, bundan sonra görüşülmesi gerekirse Hükümet bununla ilgili kararını verir, görüşür. Görüşülmesi gerekmiyorsa o zaman da görüşmez. 'İlla görüşeceksin' diye bir şart da yok. Bunu o günün şartları belirleyecek'' diye konuştu.

"Güneydoğu'da ürkeklik var"

Erdoğan, "Çözüm sürecinde ne yazık ki bu terör örgütünün desteklediği siyasi yapı, maalesef bu işin sadece mugalatasını yaptı. Hiçbir zaman samimi olarak bu işe sarılmadı" dedi.

Güneydoğu Anadolu'da 6 açılış törenine katıldığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Adıyaman hariç, diğerlerinde bir ürkeklik var. Bakıyorsunuz Batman'da bir ürkeklik var. Siirt'te hakeza öyle. Görüştüğümüz zaman diyorlar ki 'Hep tehdit altındayız'. Bu şekilde bir yaklaşım var. Ama kendileriyle görüştüğünüz zaman 'Barış' diyorlar. Ne barışı ya? Böyle bir barış olabilir mi?" 

"Türkiye'deki sıkıntı partili-partisiz olayından kaynaklanıyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben seçimlere girerken gündeme partili Cumhurbaşkanlığını getirmiştim. Bu muhalefetin hiç işine gelmedi. 'Gelin partili cumhurbaşkanı sisteminin hep beraber hemen bir anayasa değişikliği ile getirelim.' Bu Türkiye'yi çok daha farklı kılacaktır. Türkiye'nin kalkınmasına yönelik çok ciddi imkanlar getirecektir. Türkiye'deki sıkıntı partili-partisiz olayından kaynaklanıyor" dedi. 

"Partili cumhurbaşkanı olmayınca güç kaybı oluyor"

"82 Anayasası'nda partili bir cumhurbaşkanı yok" diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Partili olmayınca orada ciddi bir güç kaybı oluyor aslında. Amerika'ya baktığımız zaman, Amerika'da başkan partili. Partili olduğu için oradan aldığı bir gücü var. Amerika'nın bana göre dezavantajı iki yılda bir yapılan yenileme sistemi, ister istemez en ufak birşeyde kongrenin yapısını değiştiriyor. O yapı değiştiği anda güçlü geldiğiniz bir yerden güç kaybına uğruyorsunuz. Birinci dönem o kadar güç kaybına uğramadı. Ama ikinci dönem ciddi manada bir güç kaybına uğradı." 

"Böyle bir şeyden taviz vermek mümkün değil"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Barzani'nin açıklamaları ve Amerika'nın Irak'taki terör eylemlerinin başarıya ulaşmasından sonra Kuzey Irak'ın bağımsızlığına adeta yeşil ışık yakar tutuma girmesi sizi Türkiye'nin Cumhurbaşkanı olarak düşündürmüyor mu?" sorusunu yanıtlarken şunları söyledi:

"Bu olayı biraz detay almak lazım. Şu anda bunu Irak'ın birinci derecede kendi iç meselesi olarak değerlendirmek gerekiyor. Yani Irak, kendi içinde eğer böyle bir eyaleti bu şekilde bölünme ile neticelendiriyorsa bu onun iç sorunudur. Bunun dışındaki bizim sınırlarımıza yönelik herhangi bir şeyin düşünülmesi veya konuşulması, o zaten bizim üniter yapımızla alakalıdır ki böyle bir şeyden taviz vermek mümkün değil.