'Marka huzurevi' projelerine büyük yatırım planı

2000'li yılların başında özel sektör tarafından kurulmuş 20 huzurevi vardı. Geçtiğimiz 11 yıl içinde 166 huzurevi yatırımı yapıldı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Son verilere göre Türkiye'de faaliyetteki 292 huzurevinin 186'sı özel sektörün. Yatak kapasitesi itibariyle bakıldığında, özel sektör, devleti sollamak üzere. Arada bin yatak kapasitesi kaldı. Bunun kapatılması için çok zaman gerekmeyecek çünkü, özel sektör bu işi bir yatırım alanı olarak keşfetmiş durumda.

Bu sektörde 4 - 5 huzurevi yatırımı yapan, zincir kuran, "her mahalleye bir huzurevi" planı ile 30 - 40 kişilik butik huzurevleri kurmaya başlayan yatırımcılar var. Yabancı sermaye de sektöre girdi.. 2 huzurevi yatırımı olan Belçikalı Senior Assist'in 300 milyon euro'luk yatırım planı var. Alman Samarties yatırım planlıyor. Yerli şirket Nil Turizm, üç sağlık yatırımı içinde,  yabancı ortakla huzurevi  de kuracak. Daha birçok yatırımcı bulunuyor.

Kezban KARABOĞA

İSTANBUL - Huzurevi yatırımı önemli bir iş alanı haline geldi. Sektörde ciro 1.3 milyar lirayı geçti. Türkiye genelinde halen 292 huzurevi var. Bunların 106'sı devletin sosyal gerekçelerle kurduğu  huzurevleri. Bu 106 huzurevinde 11 bin 678 yatak kapasitesi var. Ancak özel sektör nüfus projeksiyonlarıyla bu alanın önemli bir yatırım fırsatı doğurduğunun farkında.2000'li yılların başında özel sektör tarafından kurulmuş sadece 20 huzurevi vardı, şu anda sayı 186! Son 10 yılda 166 huruevi kurmuş özel sektör. Bu özel huzurevlerinde 10 bin 661 yatak kapasitesi var. Huzurevi zinciri kuran girişimciler var. Bu zincirlerin bazılarında 4 - 5 birim bulunuyor. Her ilçeye bir huzur evi hedefiyle proje geliştirenler var. Nezih Huzurevleri Grubu'nun İstanbul'da 5 huzurevi bulunuyor. Doğa Grubu'nun 4, Çamlıca Huzurevleri Grubu'nun 3 huzurevi var.
Sektördeki potansiyel yabancı ve yerli şirketlerin yatırımlarını artırıyor. Avrupa ve Güney Amerika'da faaliyet gösteren Belçikalı huzurevi zinciri Senior Assist, Türkiye'de 5 yılda toplam 300 milyon Euro yatırım yapacağını açıkladı. Şirket, yatırımlarını tüm Türkiye'ye yaymayı planlıyor. Türkiye'de şu ana kadar 2 tane +60 yaşam tesisi ve evde bakım firması yatırımı bulunan Senior Assist, 2013 yılında en az 2 yaşam evinde operasyona başlamayı planlıyor.  5 yılda 5 bin yatak kapasitesine ulaşmayı hedefliyor.
İspanya ve Portekiz'de bu alanda önemli yatırımları olan uluslararası oyuncu Alman Samarites Bund, Türkiye'de yatırım fırsatı arıyor. Bu şirketin görüşmeler yaptığı belirtildi.
Alman Kızılhaç Teşkilatı'nın da Türkiye'yi huzurevi kurmak için değerlendirdiği belirtildi.
Yerli şirket Nil Turizm, ilki Antalya'nın Tekirova beldesinde olmak üzere üç ayrı sağlık turizmi yatırımı yapacağını açıklamıştı. Bu şirketin projesinin içinde huzurevi de olacak. Hedefi yabancı emekli ve yaşlılar. 5 şubesi olan Nezih Grubu'nun sahibi Ahmet Demirbaş yatırım hedeflerini şöyle anlattı: "Yaşlılarımızı kendi mahallesinden ayırmadan kendi bulundukları bölgede daha ziyade 30-40 kişilik huzur evleri kurmak amacındayız. Ancak bunu yapmak için sermayeye ihtiyaç var. Eğer destek görürsek, yaşlılarımızı kendi yaşadıkları ve alıştıkları mahallelerinden ayırmadan her semte bir bakım evi açabiliriz."
Elele Bakımevi'ni 2012'de devralan Doğa Grubu, 4 şubede 300 yatak kapasitesi, yüzde 70 doluluk oranıyla çalışıyor. Çamlıca Huzurevleri Grubu 3 şube, Adora Huzurevleri  grubu 2 şube, Suadiye Huzurevleri Grubu 3 şube, Kadıköy Yaşam Huzurevleri grubu 2 şube ile faaliyet gösteriyor. Eczacıbaşı grubu, bu alanda daha özel bir hizmet anlayışına sahip. Bu şirket, huzurevi açma yerine yaşlı (ve hastaya) 'evde bakım' hizmeti veriyor.
Huzurevi yatırımlarını tetikleyen temel faktör, nüfus projeksiyonları ve aile yapısı. Türk aile yapısında önemli yeri olan "aile büyüklerine çocukların bakması" geleneği  değişiyor. Bakım sektöründe patlama yaşanıyor. Türkiye'de nüfus yapısında değişim yaşanıyor. Yapılan çalışmalara göre 2025 yılında Türkiye'nin nüfusu 83 buçuk milyon'a ulaşacak. Nüfus artış hızı 2010 yılında yüzde 1 iken 2050 yılında yüzde 0,01 düşecek. 2050 yılında Türkiye'de 17 milyon yaşlı nüfus olacak. Dahası, Türkiye bakım maliyeti itibariyle Avrupa'dan ucuz kaldığı için hem Türk şirketleri,
hem de Avrupalı yatırımcıların Avrupalı yaşlı ve emeklileri ciddi bir pazar olarak görüyor. Yaşlılar için daha uygun iklim koşulları ve hizmet sektörünün düzeyi de önemli avantajlar olarak görülüyor.

Ciro 1.3 milyar lirayı buldu
Sektör yetkililerinden alınan bilgilere göre 2010-2011 döneminde huzurevi hizmetlerinde 2011 yılında 734 milyon dolar (1.3 milyar lira) ciroya ulaşıldı. 2012 yılında bu rakamın 1.5 milyar dolara çıkması bekleniyor. Antalya Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmail Tufan'a göre Türkiye'de bakım sektörünün potansiyel cirosunu 3 milyar dolar olarak tahmin ediyor. Tufan'a göre bu rakama ulaşmayı engelleyen temel faktör, yaşlı bakımı konusundaki geleneksel, kültürel yaklaşımlar, toplumun sosyal kontrol baskısı.
Projeksiyonlara göre ortalama yaşam süreleri uzuyor. Türkiye'de ilk Yaşlılık Atlasını hazırlayan Prof. Dr. İsmail Tufan'ın analizi şöyle: "Nüfusumuzun yüzde 10,3'ünün yaşı 60'ın üzerine çıktı; 7,4 milyon yaşlımız var ve 2020'li yıllarda yaşam süresi 82 ile 85 yıl arasında bir noktada yer alacak. Yani yaşlılar hızla çoğalacak. Dolayısıyla 2050 yılında nüfusun yüzde 30'nu meydana getireceklerinden hareket etmek gerekiyor. En hızlı çoğalanlar ise yaşı 80'in üzerindeki ileri yaşlılar. 1960 yılından beri bu yaş grubu yüzde 300'ün üzerinde bir artış göstermiştir."

[PAGE]

Huzurevleri konusunda araştırmalar yapan Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi İsmail Tufan: 300 liraya da oda var, 5 bin liraya da Yaşlı bakım, yaşlı nüfus konusunda araştırmalarıyla tanınan Antalya Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi İsmail Tufan'ın görüşleri şöyle: "Türkiye'de teorik olarak 7.4 milyonluk bir müşteri potansiyeli mevcut ama ulaşılan müşteri sayısı 35 bin 412 civarında. Demek ki her bin yaşlıdan sadece 3'ü huzurevini tercih ediyor. Tabii ki bütün yaşlıların gelecekte huzurevinde  yaşamasını bekleyemeyiz. Ama müşteri hacminin yüzde 5 ile yüzde 10 arasında bir noktada yer alabileceğine inanıyorum. Bu da güncel yaşlı sayısında minimum 370 bin civarında müşteri demektir. Düşük kaliteli, çoğu devlete ait olan huzurevlerinde ayda 300 ile 500 TL'ye kalabilirsiniz. Orta düzeyli huzurevlerinin aylık fiyatları bin ila 2 bin  lira arasında değişiyor. Eğer lüks bir huzurevini tercih ederseniz 3- 5 bin lira arasındaki bir parayı gözden çıkarmanız gerekiyor. Bu konuda bir çalışmamız var. İsmail Tufan Gerontoloji Enstitüsü (İTGE) olarak, bütün uzmanları tartışmaya çağırıyoruz. Diyaloğa Çağrı başlığı altında yeni bir girişim başlattık. Ülkemizin yaşlılık ile bağlantılı sorunları ele almak, farklı açılardan tartışmak ve ortak çözümler üretmek, kuşaklararası yeni bir dayanışma kültürünü hayata geçirmek istiyoruz."

Darüşşafaka'da eğitime kaynak aktaran "bağış sistemi" işliyor
Darüşşafaka'nın İstanbul Yakacık'ta Yakacık Rezidans, Maltepe'de Maltepe Rezidans, Kadıköy'de Şenesenevler Rezidans ve İzmir Urla'da faaliyet gösteren Urla Rezidans olmak üzere 4 adet Rezidansı bulunuyor. Darüşşafaka Rezidanslar'da yaşamak için 65 yaş üstü olmak ve Darüşşafaka Cemiyeti'ne bir kereye mahsus bağış yapmak gerekiyor.  Bağış miktarı kişinin yaşına, sağlık durumuna, seçtiği odanın tipi gibi çeşitli faktörlere göre değişiyor. Kişiler bağışlarını nakit yapabilecekleri gibi gayrimenkullerini bağışlayarak da yapabiliyor. Bu bağışlar  Darüşşafaka Eğitim Kurumları'nda okuyan bine yakın çocuğun eğitimine kaynak yaratıyor. Darüşşafaka, rezidans projeleriyle daha önce sadece ‘bağış karşılığı' verdiği hizmeti,  Urla projesiyle ‘aylık ücret karşılığı' ile de vermeye başladı. Bu amaçla "Darüşşafaka Urla Yaşam" projesini hayata geçirdi. Urla Yaşam, geçen haziranda açıldı. 55 yaş üstü  kişilere hizmet veriyor. 120 oda/süitten oluşuyor ve toplam 152 kişi kapasitesine sahip. 7 gün 24 saat doktor ve hemşire nezaretinde sağlık hizmeti var. Bünyesinde ayrıca Özel Bakım Ünitesi de barındırıyor.

Eczacıbaşı Sağlık, evde bakıyor
 

[PAGE]

Eczacıbaşı Sağlık, evde bakıyor
Kurulduğu günden bu yana 1 milyon bireyden fazla kişiye yerinde sağlık hizmeti veren Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri "Evde Sağlık ve Bakım" hizmetiyle Türkiye'de ilk kurumsal olarak hizmet veren kuruluş. Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri evde bakım ve sağlık, bakım merkezi, anne ve bebek bakımı, işte bakım ve hastalık yönetimi alanlarında hizmet veriyor. Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri, "Evital Özel Yaşlı Bakım Merkezi" nde, hastanede tedavi görmesine gerek olmayan, ancak evde bakımı da zor olan hastalara hizmet veriyor. Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Anıl Sugetiren, "Yaşlı bir nüfusta kronik ve yaşlılığa bağlı hastalıklar arttıkça evde sağlık hizmetlerine daha çok ihtiyaç duyulacak ve ilerleyen yıllarda evde sağlık hizmetlerinin de bakım merkezlerinin de önemi artacak. Özellikle yaşlanan nüfuslarda kronik hastalıkların artması, sağlık harcamalarında artışı da beraberinde getirecek. Bunları minimum düzeye indirmek için izlenebilecek, gerektiğinde müdahale edebilecek teknolojilere ihtiyaç duyulacak. Daha aktif bir sosyal hayat sürdürerek sağlıklı yaşlanabilmeyi sağlamak için de aynı şekilde bu teknolojiler kullanılacak. 2013 yılında biz de bu teknolojileri geliştirip hastalarımızı ve yaşlılarımızı uzaktan takip ediyor olacağız. Bu şekilde sağlığın izlenmesi daha kolay, sistematik ve denetlenebilir olacak" dedi.

Senior Assist CEO & CFO Emrah Gültekin: Yatak kapasitemiz 5 yılda 5 bin'e çıkacak
"Gelecek 25 yılda Türkiye; dünyada yaşlı nüfusun en hızlı arttığı ikinci ülke olacaktır. Deneyimli sağlık çalışanlarınca sunulan evde bakım ve evde sağlık hizmetine de gösterilen önemin artacağını düşünüyoruz. 65 yaş üzeri nüfusun yüzde 90'ında genellikle kronik hastalık, yüzde 35'inde iki, yüzde 23'ünde üç ve yüzde 14'ünde de dört veya daha fazla hastalık bulunduğunu, evde bakım ve huzurevlerine muhtaç insanlara verilen hizmetlerin çok da profesyonel olmayan yöntemlerle gerçekleştirildiğini, eğitim ve bilinç eksikliği olduğunu gördük.  Bu ihtiyaca paralel olarak Güre'deki Yaşam evimizin ardından, 2012 yılı içinde İstanbul Beylikdüzü'nde 280 yatak kapasiteli yeni tesisimizi hizmete geçireceğiz. Hedefimiz, yatak kapasitemizi 5 yıl içerisinde 5 bin'e çıkartmak."

"Yeni yönetmeliğe çalışıyoruz kamu özelden hizmet alabilir"
Huz-Der Başkanı Ahmet Demirtaş, Huz-Der'in organize ettiği, Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğünce Özel Huzurevlerinden yaşlı bakım hizmeti satın  alımı ve yeni hazırlanmaktaolan yönetmelik'le bir toplantı yaptıklarını söyledi. Demirtaş, yapılan toplantıda bütün kurumlarda yaşanan sorunları ve yaşlı insanları yaşadıkları semtlerden ayırmadan  her semte bir huzur evi kurma çalışmalarının yeni hazırlanmakta olan yönetmelik bağlamında gündeme aldıklarını ifade etti."

Yaşam süreleri uzuyor, dünya, emeklilik sistemlerinin geleceğini tartışıyor / Sosyal güvenliği finanse edebilmek için fazla mı yaşlanıyoruz?
Yaşam sürelerinin uzamasıyla, iş piyasaları ve sosyal güvenlik sistemi üzerinde oluşabilecek olası sorunlara ilişkin her geçen gün yeni yeni sorular ortaya atılıyor. Özellikle  gelişmiş ekonomilerde yaşam sürelerinin uzaması ve düşük doğum oranları, uzun vadede emeklilik sistemlerinin geleceğine ilişkin kaygıları artırıyor. İşin ne kadar zor olduğu ortada: daha çok sayıda emekli demek, emeklilik sisteminin yürütülmesi için daha çok para gerekiyor demek; oysa, emek piyasasına daha az insan katılması ise emeklilik sistemini finanse edecek daha az insan demektir. Güncel bir örnek Almanya'dan; ülkede geçen yıl son 40 yılın en düşük doğum oranı rekoru kırıldı. Diğer bir tipik örnek ise dünyanın en yaşı nüfusuna sahip olan Japonya; ülkede 65 yaş üzerindekiler nüfusun yüzde 22'sini oluşturuyor. Ayrıca Çin'de çalışma çağındaki nüfusun düşmesi bekleniyor. Uluslararası Sosyal Güvenlik Birliği'ne göre Avrupa'da 65 yaş ve üzerindekilerin çalışma çağındaki nüfusa oranı önümüzdeki 40 yıl içinde 2'ye, Asya'da 3'e katlanacak. Uluslararası Sosyal Güvenlik Birliği Proje Araştırma ve Geliştirme Koordinatörü Simon Brimblecombe'e göre,  bu trend Polonya, Türkiye, Güney Kore, Fildişi Sahilleri gibi ülkelerde emeklilik yaşının yükseltilmesini de içeren, emeklilik sistemlerinde reform yapılmasına neden oldu. Bununla birlikte, başarılı olmak için, emeklilik reformunun istihdam ve sağlık harcamaları alanıyla birlikte - daha yaşlılar için part-time çalışma olanakları yaratılması gibi - yürütülmesi gerekir.