”2010'da Bölgesel Gelişme Komitesi oluşturulacak”
Bakan Yılmaz, bölgesel politikalarda bütünlüğün ve tutarlılığın sağlanmasına yönelik Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisinin de bu yıl içinde tamamlanacağını belirtti
ANKARA - Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, bölgesel politikaların "yatay politikalar" olduğunu ve ilgili tüm kurumlarının işbirliğinin önem taşıdığını belirterek, 2010 yılı içinde Bölgesel Gelişme Komitesinin oluşturulacağını bildirdi.
Yılmaz, bölgesel politikalarda bütünlüğün ve tutarlılığın sağlanmasına yönelik Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisinin de bu yıl içinde tamamlanacağını belirtti.
Cevdet Yılmaz, DPT Müsteşarı Kemal Madenoğlu, ilgili bürokratlar ve kalkınma ajansları genel sekreterlerinin katılımıyla "kalkınma ajanslarında gelinen nokta ve hedeflere" ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Yılmaz, bölgesel kalkınmanın temelinde "topyekün kalkınma" felsefesinin yer aldığını belirterek, "bölge içi ve bölgelerarası gelişmişlik farklarının azaltılması", "bütün bölgelerin ulusal kalkınmaya katkısının yükseltilmesi" ve "gelişmiş bölgelerin uluslararası rekabet güçlerinin desteklenmesinin" amaçlandığını söyledi.
Kalkınma Ajansları modeli üzerinde uzun süre çalışma yürütüldüğünü ve dünyadaki örnekler de incelenerek, Türkiye'ye özgü bir model oluşturulduğunu anlatan Yılmaz, konuya ilişkin yasal düzenlemenin 2006 Şubat ayında yayımlandığını anımsattı. Pilot uygulama olarak İzmir ve Çukurova kalkınma ajanslarının Temmuz 2006'da kurulduğunu, daha sonra yargı süreci nedeniyle çalışmaların askıda kaldığını ifade eden Yılmaz, Kasım 2008'de 8, Temmuz 2009'da da 16 ajans olmak üzere 81 ile yaygın toplam 26 ajansın hukuki kuruluş sürecinin tamamlandığını kaydetti. Yılmaz, Ankara Kalkınma Ajansı hariç 25 kalkınma ajansının genel sekreterlerinin de atandığını bildirdi.
"Ankara hariç genel sekreter atamaları tamamlandı"
Yılmaz, Ankara'daki atamanın neden yapılmadığına yönelik soruyu yanıtlarken yönetim kurullarında bir takım ön değerlendirmeler yapılarak, kendilerine öneri sunulduğuna dikkati çekti. "Bazen bu değerledirmeler çakışmayabiliyor" diyen Yılmaz, Ankara için son aşamaya geldiklerini, ilk turda uzlaşma sağlayamadıklarını ancak ikinci turda sağlamayı umduklarını söyledi.
Bakan Yılmaz, söz konusu 26 ajanstan bir kısmının kurumsallaşma sürecinin tamamlandığını, bir kısmında çalışmaların sürdürüldüğünü ifade ederek, bugün itibariyle ajanslarda toplam 538 personelin istihdam edildiğini, toplam personel sayısının 900'ü aşmasının beklendiğini kaydetti.
Yılmaz, mali destekler hakkında bilgi verirken de ajans bütçesinin merkezi bütçe, il özel idareleri, belediyeler ile sanayi ve ticaret odalarından ayrılan paylardan oluştuğunu belirterek, 2008-2010 dönemi için ajansların 3 yıllık toplam bütçe büyüklüğünün 870 milyon lirayı bulduğunu söyledi. Yılmaz, bunun yaklaşık 661 milyon lirasının merkezi bütçeden, 209 milyon lirasının da yerel paylardan oluştuğunu belirtti.
"7 ajans proje teklif çağrısına çıktı"
Kurumsallaşmasını tamamlayan ajansların "mali destek" kullandırmak için proje teklif çağrılarına çıkmaya başladıklarını ifade eden Yılmaz, mali desteklerin yarışma usulüyle seçilen projeler aracılığıyla kullandırıldığını söyledi.
Yılmaz, şu ana kadar 7 ajansın proje teklif çağrısına çıktığını belirterek, şu bilgileri verdi:
"2008 yılında proje teklif çağrısına çıkan ajansların teklif çağrısı uygulamaları tamamlandı. İzmir Kalkınma Ajansı, iki teklif çağrısı bileşeninde toplam 169 projeye 29,4 milyon TL destek sağladı. Çukurova Kalkınma Ajansı ise dört bileşende çıktığı proje teklif çağrısı ile toplam 95 projeye 19 milyon TL destek verdi.
2009 yılı sonunda, İzmir, Çukurova, Mevlana, Orta Karadeniz ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansları teklif çağrısına çıktı. Bu teklif çağrılarında bağımsız uzmanlar tarafından gerçekleştirilen proje değerlendirme süreci devam ediyor. KOBİ, kırsal kalkınma, küçük ölçekli altyapı gibi bileşenlerde çıkılan bu teklif çağrılarıyla projelere toplam 95 milyon TL mali destek kullandırılacak.
Ayrıca, Dicle ve Karacadağ Kalkınma Ajansları yaklaşık bir ay önce proje teklif çağrısına çıktı, proje tekliflerini toplama sürecinde çalışmalarına devam ediyor.
2010 yılında bütün ajansların proje teklif çağrısına çıkarak, destek vermesi hedefleniyor."
"Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi hazırlanacak"
Yılmaz, 2010 yılı faaliyetleri hakkında bilgi verirken de bölgesel politikaların "yatay politikalar" olduğunu ifade ederek, ilgili tüm kurumların işbirliğinin önem taşıdığını vurguladı.
Bu çerçevede yakın bir zamanda "Bölgesel Gelişme Komitesi" oluşturmayı planladıklarını bildiren Yılmaz, bölgesel politikalarla ilgili çatıyı oluşturacak "bölgesel gelişme ulusal stratejisini" de 2010 yılı içinde tamamlamayı öngördüklerini söyledi.
Yılmaz, bu yıl içinde yapmayı planladıkları çalışmalar hakkında özetle şunları söyledi:
"Kalkınma ajansları, işbirliği ve ortaklıklar geliştirmeye devam edecek. Bunlar arasında, KOSGEB ve Kalkınma Bankası ile protokol imzalanması, kümelenme konusunda ilgili uzmanlık kurumları ile ortak bir destek altyapısının kurulması, Halkbank ve Vakıfbank'ın eş finansman destekleri, KÖYDES ve kırsal kalkınma konusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile işbirliği bulunuyor.
Ortak bilgi paylaşımı, işlem ve karar destek platformu olan Kalkınma Ajansları Yönetim Sistemi de faal, operasyonel hale getirilecek."
Kalkınma Ajanslarıyla ilgili izleme ve değerlendirmeye büyük önem verdiklerinin altını çizen Yılmaz, orta vadeli hedefleri aktarırken de modelleme ve analiz kapasitesinin geliştirilmesine, girdi-çıktı analizine, raporlara ağırlık vereceklerini kaydetti.
Yılmaz, orta vadede, performansa dayalı kaynak tahsisinin hayata geçirilmesinin, AB Yapısal Fon yönetimine ilişkin bölgesel kapasite oluşturulması ve bölgesel gelişme programları aracılığıyla fon kullanımı için akreditasyona hazırlığın öngörüldüğünü söyledi.
Kaynak tahsisinde rekabet
Kalkınma Ajanslarının başarısının nasıl ölçüleceğine yönelik soru üzerine de ajansta istihdam edilenlerin sözleşmeli personel olduğunu ve performansa dayalı çalıştıklarını ifade etti. Kurumsal performansın da DPT tarafından ölçüleceğini, bununla ilgili mekanizmanın oluşturulacağını kaydeden Yılmaz, "Biraz da tatlı bir rekabet olsun istiyoruz. Hangi ajansımız daha iyi performans gösterirse o ajansa bir miktar daha fazla kaynak tahsis edeceğiz. Performansı düşük olanlar yönetim kurulları tarafından değiştirilebilecek. Performansı yüksek olanlar, hem kişisel olarak hem kurumsal olarak bundan faydalanacaklar. Düşük olanlar bunun yaptırımlarıyla karşılaşacaklar" diye konuştu.
Bu arada söz alan DPT Müsteşar Yardımcısı Ahmet Yaman, mevzuata göre kaynak tahsisinde nüfus, gelişmişlik düzeyi ve performans ölçüsü olmak üzere 3 kriter bulunduğunu belirterek, ajansların kurumsallaşma süreci devam ettiği için mevcut koşullarda performans ölçütünün fazla etkili olmadığını anlattı.
Yaman, "Nüfus ve gelişmişlik düzeyi itibariyle hesaplamamızı yapıyoruz ve kaynak tahsisini, Yüksek Planlama Kurulunun onayına sunuyoruz. Gelişmişlik düzeyi yüksek olanlar daha az, nüfusu yüksek olanlar daha çok... ters orantılı bir kaynak tahsisi mekanizması işliyor. Performansta daha farklı değişkenler devreye girecek. Bir de belki ileriki aşamalarda gelişmişlik düzeyi itibarıyla gruplandırıp, belki grup grup, ayrı ayrı kategoriler şeklinde de bir değerlendirme yapılabilecek" diye konuştu.