ABD TÜFE, Fischer ve Yellen

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Yeşim SARIŞEN - Yapı Kredi Yatırım 

Geçtiğimiz hafta, faiz artırımına hazırlanan ABD Merkez Bankası’nın (FED) Acık Piyasa Komitesi (FOMC) kararları global piyasaların odak noktasındaydı. 18 Mart’ta gerçekleşen FED toplantısında beklentilerimize paralel yönde "sabırlı duruş" ifadesinin artık benimsenmediğini gördük. Şahince değerlendirebileceğimiz bu gelişmeye rağmen, FED’in büyüme, enflasyon ve faiz projeksiyonlarındaki aşağı yönlü revizyonlara gitmesi ve FED Başkanı Yellen’ın basın toplantısındaki güvercin içerikli mesajları ile birlikte faiz artış hızının beklenenden daha yavaş olacağına yönelik beklentiler ön plandaydı.  

Geçtiğimiz hafta, FED’in açıklamalarıyla birlikte dolar endeksinde kar satışları, ABD tahvil faizlerinde gerilemeler ve hisse senetlerinde yükselişler etkili oldu. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu,  kur ve faize duyarlı kırılgan gelişmekte olan ülke döviz kurlarındaki satış baskısı ise hafifledi.  Kısacası FED’in beklenene göre güvercin yönde gerçekleşen açıklamaları riskli varlıklarda olumlu hava yarattı. 

Ancak ilk faiz artışı için Haziran ayının hala gündemde olduğunu ve soru işareti yaratmaya devam edebileceğini de akılda tutmakta fayda var. Başta Salı günü açıklanacak enflasyon verileri olmak üzere ABD’de açıklanacak makro verilerin öneminin daha da arttığını söyleyebiliriz.

Bu hafta açıklanacak makro verilerin, özellikle enflasyon rakamlarında güçlü içerikli sinyaller görmediğimiz sürece; dolar endeksindeki konsodilasyonlara buna paralel de riskli varlıklardaki olumlu havaya destek olabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca, bu hafta Stanley Fischer ve Yellen açıklamaları da etkili olabilir. 
Diğer yandan, piyasalarda FED açıklamaları sonrası hakim olan olumlu havanın devamı açısından, bu hafta detaylı reform paketini sunması beklenen ve önümüzdeki günlerde önemli borç geri ödemeleri olan Yunanistan konusunda ciddi sorunlar yaşanmaması da kritik öneme sahip.