Altın tercih

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Burak DEMİRPEHLİVAN / SAXO CAPİTAL MARKETS

 

Altındaki yükseliş %7,00’yi zorlarken tepkinin belirgin bir ivme ile oluşmuş olması piyasada bu sürecin nereye kadar devam edeceğini sorgulatıyor. Şimdilik kısa vadeli teknik görünüm hareket için 1350/60 bölgesine kadar rahat bir hareket alanı olabileceğini söylüyor. Arada ise 1,337/40 direncinde ilk tepkiler gelmeye başlayabilir. Uzun vadeli teknik görünümde ise momentumun pozitife geçtiğiniz henüz söyleyemiyoruz. Peki nedir bu kadar ivmeli yükselişin ardındaki neden? İlk olarak Irak ile başlayan jeopolitik gerginlik petrol fiyatları ile birlikte yükselişi işaret etmişti. Ancak petrol bu senaryodan geri çekilmesi ile ayrılarak bu tip bir fiyatlamanın sağlamlığını sarsmış oldu. Son olarak Ukrayna’da ateşkesin sonlandırılması da altını destekleyen etkenlerden gösteriliyor, ancak her geçen gün bu tip gelişmelere tepkinin ana neden olmaktan uzaklaştığını görüyoruz. Bu gündemin tam aksine gözlerimizi ABD’ye çevirdiğimizde daha somut diyebileceğimiz nedenleri analiz edebiliyoruz. FED başkanlarından ABD faizi ile ilgili gelen 2015’in ilk çeyreğinde faizlerin artırılabileceği yönündeki açıklamalar bu hareketin kaynağındaki konunun altını çiziyor: Faiz volatilitesi. Aslında piyasanın bu açıklamalara sert bir tepki vermesi, endekslerde çözülmeler, dolar talebinde sert bir artış izlenmesi makul sonuç gibi görünse de fiyatlamalar aksine piyasanın faiz artışını almak için bir süre daha beklemek istediğini göstermesi düşük volatiliteyi işaret etti. Bu ortam EUR/USD, GBP/USD gibi majör kurlar için rahat bir atışa yol açarken, altın da bu hareketten faydalandı. Bir diğer etken, volatilitenin düştüğü bu ortamın opsiyon primlerini ucuzlatarak altında opsiyon alımlarının tercih edilmesine neden olması. Endekslerin zirve seviyelerinde olması nedeniyle defansif sektörlerin tercih edilmeye başlanması altında yukarı yönlü yaklaşımları öne çıkartarak kısa vadeli ve bu kadar ivmeli yükselişlerin oluşmasına neden oldu. Ancak önümüzde bu havayı dağıtabilecek bir iki gelişme bulunuyor. Birincisi 15 Temmuz itibarı ile ABD’de başlayacak olan bilanço sezonu. Risk algısını sıcak tutabilecek bu gelişmenin yanında ikinci etken opsiyon fiyatlamalarının kısa vadeli karakteri. Bu nedenle Temmuz ortasına doğru altında baskı ihtimali takipte olacak. Piyasanın 1300 üzerinde olmasına rağmen yaklaşık bir aylık vadede aşağı yöne odaklanmaktan vazgeçmediğini görmemiz de baskı ihtimalini destekliyor.