Arabuluculuk
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Prof. Dr. Nurettin Bilici / Çankaya Üniversitesi
22 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete'de 6325 sayılı "Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu" yayımlanmıştır. Kısaca "Arabuluculuk Kanunu" diye isimlendirebileceğimiz kanunla yargının iş yükünün azaltılması ve vatandaşın sorununu daha hızlı çözmesi amaçlanmaktadır. Kanunun adından da anlaşılacağı üzere kapsama sadece özel hukuk uyuşmazlıkları girmekte olup ceza uyuşmazlıkları dahil kamu hukuku konuları kapsam dışında kalmaktadır.
Arabuluculuk, kanunun 2'nci maddesinde şu şekilde tanımlanmıştır: "Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi."
Arabuluculuk hizmetinin masrafını vatandaş ödeyeceği için , yargı organlarına başvurudaki azalma oranında devletin iş yükü azalacak, bu da kamu harcamalarında azalış sonucunu doğuracaktır.
Kanuna göre:
- Tarafların istemesi durumunda, arabuluculuk müessesesi çalışmaya başlayacaktır.
- Arabulucunun kim olacağını uyuşmazlığın tarafları birlikte kararlaştıracaklardır.
- Arabulucuya başvurmak resmi yargı organına başvurma hakkını ortadan kaldırmayacaktır. Tam tersine, yargı organına başvuru süreleri duracaktır.
- Yargı aşamasında davaları görülen kişiler de isterlerse arabulucuya başvurabileceklerdir. Bu sefer hakim dosyayı beklemeye bırakacaktır.
-Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin ilgili görevli mahkemeden şerh verilmesini talep edecekler (icra edilebilirlik şerhi). Bu şerhin alınmasının ardından, ilgili karar ilam niteliğinde anlaşma sayılacaktır.
Arabulucu olmak için hukuk fakültesi mezunu olmak ve mesleğinde en az 5 yıllık kıdeme sahip olmak şartları getirilmiştir. Bu vasıflara sahip olanların ayrıca 'arabuluculuk eğitimini' tamamlamaları ve bakanlıkça yapılan yazılı ve uygulamalı sınavda başarılı olmaları gerekmektedir. Arabuluculuk eğitimini Türkiye Adalet Akademisi, Türkiye Barolar Birliği ve bünyesinde hukuk fakültesi bulunan üniversiteler yapabileceklerdir. Bu kursları bitiren adaylar, sınavı da başarmaları durumunda "arabulucu" unvanını alacaklardır.
Arabuluculuk eğitimi, hukuk fakültesinin tamamlanmasından sonra alınan, arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesiyle ilgili temel bilgileri, iletişim teknikleri, müzakere ve uyuşmazlık çözüm yöntemleri ve davranış psikolojisi ile yönetmelikte gösterilecek olan diğer teorik ve pratik bilgileri içeren eğitimi ifade eder. (Kanun m. 22)
Arabuluculuk kurumunun organizasyonunu yapmak üzere Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde Arabuluculuk Daire Başkanlığı oluşturulmuş ve yeni kadrolar tahsis edilmiştir. Burada arabuluculuk unvanını alanların kayıtlı olduğu "arabulucular sicili" tutulacak ve varılan anlaşmaları içeren bir veri ambarı oluşturulacaktır.
Ayrıca Adalet Bakanlığı, Barolar Birliği, Noterler Birliği, YÖK, TOBB, TESK gibi kurumların temsilcilerinden oluşan, arabuluculuk hizmetlerine ilişkin belirtilen görevleri yerine getirmek üzere, Bakanlık bünyesinde Arabuluculuk Kurulu oluşturulmaktadır. (Kanun m. 28)
Arabuluculuk eğitimi verecek kuruluşların denetlenmesi, eğitimin süresi-içeriği ve standartları, yapılacak olan sınavın ilkelerinin belirlenmesi, arabulucular sicilinin düzenlenmesi, arabulucuların denetlenmesi ve izlenmesi konularının bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenmesi kararlaştırılmıştır.
Kanunun yayımlanmasından itibaren 2 ay içinde kuruluş ve teşkilatlanmanın tamamlanması öngörülmüştür. Bu süre içinde özellikle üyeleri belirlenen "Arabuluculuk Kurulu" oluşturulacaktır. Oluşturulan kurul 3 ay içinde ilk toplantısını yapacak, bu ilk toplantıdan itibaren 3 ay içinde de ilgili yönetmelikleri çıkaracaktır.
Bu şekilde kurumların oluşturularak, yönetmeliklerin çıkarılması ve arkasından arabulucuların yetiştirilmesi ile müessese önümüzdeki 1 yıl içinde çalışmaya başlayacaktır.
Uygulama, özellikle en az 5 yıldır mesleğini icra eden avukatlar için yeni bir iş alanı ortaya çıkaracaktır.
Dileğimiz yeni müessesenin başarılı olmasıdır. Yani diliyoruz ki; yargının iş yükü azalsın, vatandaşın da "geciken adalet adalet değildir" sızlanması azalsın.