Avrupa ölümcül hasta ama hastalığın ilacı bulunabilir

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Ahmet TAMTEKİN
 
Avrupa Topluluğu'ndaki mevcut krizin mali disiplin konusunda birlik sağlanmadan tek bir para birimine geçmekten kaynaklandığını düşünmek hatalıdır. Avrupa Topluluğu'nun esas sorunu çok daha kökten bir sorundur. Sorun Avrupa Topluluğu'nun bir ABD olmamasıdır. Avrupa Topluluğu'nun kıtada barışı ve birliği sağlamak gibi siyasi hedefleri olsa bile esasta ekonomik amaç ABD pazarı ile rekabet edecek ölçekte bir tüketici pazarının oluşturulmasıdır. Bu sayede büyük ölçekte ucuz üretim yapılabilecek ve ABD'nin maliyet avantajı yakalanacaktır diye umulmuştur.
Bunun böyle olabilmesi için önce gümrük duvarları kaldırılmış ve ticareti kolaylaştırmak amacı ile birçok ülkede ortak para birimine geçilmiştir.
Gümrük duvarlarının kaldırılmasının tartışılmaz sonucu olarak büyük ölçekli üretim tesisleri topluluğun ekonomik ağırlık merkezi olan Benelux, Kuzeydoğu Almanya ve Kuzeybatı Fransa'ya toplanmıştır. Bunun sonucu kıtanın merkezden uzakta olan bölgelerindeki yani bugün krizle cebelleşen Yunanistan, İtalya, İspanya, Portekiz, İngiltere, İrlanda'daki üretim tesisleri yavaş yavaş kapanmıştır. Eğer Avrupa pazarı için büyük bir sanayi tesisi kuracaksanız bunu Yunanistan'a veya Portekiz'e kurmayacağınız bellidir.
Sanayinin Orta Avrupa'da yoğunlaşması sonucu hizmet sektörü de bunu takip etmiştir. Örneğin Belçika, Hollanda, Alman bankaları büyümüş, Akdeniz'deki limanlar küçülürken, kuzey Avrupa limanları dev büyüklüklere gelmiştir. 
Bu gayet normaldir. Gümrük Birliği'ne geçerseniz üretim bir yerde toplanır. ABD'deki üretim de ülkenin belli bölgelerinde yoğunlaşmıştır. Ancak ABD'de nüfus ta üretimi takip edebilmiştir. Yani Montana'daki insan Illinois'e gitmiştir. Ne de olsa küçük farklılıklar olsa da kültür aynı kültürdür. 
Oysa Yunanistan, İtalya, İspanya, Portekiz, İngiltere, İrlanda'daki çalışan nüfusun büyük bir bölümünün Orta Avrupa'ya göçü istenmez ve zaten sosyal açıdan bu zordur. Bu durumda kıyıdaki kalabalık nüfusun domates salçası, zeytinyağı, makarna, moda ürünleri satıp, turizm yapıp yine de belli bir hayat standardını muhafaza etmesi öngörülmüştür. Bu yardım kah altyapı yatırımı, kah tarım ürünlerinin sübvansiyonu yolu ile yapılmıştır. İşte öldürücü hata buradadır.
Ne kadar yardım yapsanız da bu kadar kalabalık bir nüfusun belirli bir standartta tutamazsınız. Zaten bunun sonucu Avrupa'nın rekabet gücünü de zayıflatırsınız. Orta Avrupa'da sanayiyi besleyecek işgücü sayıca yeterli olmaz ve pahalılaşır ki nitekim de öyle olmuştur. Orta Avrupa'da üretilen ürünlerde hem bu pahalı işgücünün maliyeti, hem de kıyılardaki kalabalık nüfusun hayat standartlarını finanse etmesinin de maliyete yansıması gerekir. Bu da vergi yolu ile olur. Sonuçta Avrupa'daki maliyetler şişer ve öyle de olmuştur.
Almanya kıyıdaki ülkelere mali disiplin için istediği kadar baskı yapsın, hayat standartlarını düşürmeden ve büyük sosyal patlamalara neden olmadan bu ülkeler bu isteği yerine getiremezler. Almanya'daki nüfus da söz konusu kıyı ülkelerini çok hor görmemeliler çünkü bugün mali disiplini uygulamaları ve hayat standartları daha kuralcı veya daha çalışkan olmalarından kaynaklanmıyor. Gümrük duvarlarının kaldırılmasının olumlu yan etkisinin bunda büyük faydası var.
Sanayi bir bölgede toplanacak ise ve çalışan nüfus sanayiyi takip etmeyecek ise bu sistem yaşamaz. Eskiye yani gümrük duvarlarının var olduğu düzene de geçmek mümkün değil.
Pekiyi yok mu bu tasarım hatasının bir çözümü? Aslında bu sorunun gerçekçi cevabı şu: yaratılan bu suni durumun kusursuz bir çözümü yok. Ya ABD'de olduğu gibi tam bir siyasi ve kültürel birliğe gideceksiniz ya da sanayinin birçok bölgeye dağılmasını sağlayacaksınız. 
Sanayinin birçok bölgeye dağılması için tarımın, altyapının sübvanse edilmesinden çok sübvansiyonu belli hedef bölgelerden orta Avrupa'ya nakliyeye yönlendirmelidir. Örneğin Midland, Katalunya, Lombardiya ve Transivanya'da teşvik bölgelerinden tüketici nüfusun yoğunlaştığı Orta Avrupa'ya kara nakliyesinin sübvansiyonu değerlendirilebilir. Bu sübvansiyonun gerçek yük hesaplayarak yapılabilse Avrupa topluluğuna mali yükü diğer suni yardımlardan daha az olacaktır. Ne de olsa nakliye maliyeti toplam GSMH'de küçük bir orandır ve hastalığın kök nedenidir. Bu bölgelerde yaratılacak refah da yan bölgelere yayılacaktır. 
Bu kusursuz bir çözüm değildir ama mevcut çözümlerden daha iyidir. Parası olan ülkelerin mali disipline uymaları şu anki durumdan daha kolay olacaktır. Avrupa Topluluğu kök nedenlere inmeden çözüm aramaya devam ederse ölümcül bir hastalıkla tükenmek riski ile karşı karşıyadır.