Bel fıtığını 5000 yıllık yöntemle tedavi ediyor

İSTANBUL - Önce, belinizde başlayan keskin bir sızı ile irkilirsiniz. Sızı giderek tarifsiz bir acıya dönüşerek kalçanıza ve bacağınıza yayılır. Korkunç ağrı, ayak topuğunuza ve parmaklarınıza kadar ulaştığında ayaklarınız yerden kesilir; olduğunuz yere yığılırsınız. Asıl kâbus bundan sonra başlıyor. Tedavi için zaman hızla daralırken acının şiddetiyle kıvranan hastanın önünde iki seçenek duruyor. Ya ameliyat olacak ya da kırıkçı-çıkıkçıya gidecek. Gazete ve televizyonlarda yer alan "Bel fıtığı ameliyatı oldu, öldü", "Bel fıtığı ameliyatı geçirdi, felç kaldı" türü haberler de hastayı derinden etkiliyor. Birçok hasta ise, ‘Kırıkçı-çıkıkçıya sürünerek geldi; şifa bulup koşarak gitti’ söylentilerine inanarak hayatını karartıyor.

Tıp dünyasındaki cesur çıkışlar sonucu uzmanların son yıllarda ‘her fıtık ameliyat edilmez’ görüşünde birleşmesi alternatif tedavi yöntemlerine ilgiyi artırdı. En çok ilgi gören yöntemler manuel terapi ve refleksoloji. Animarahpa Refleksoloji ve Manuel Terapi Merkezi’nde kökleri 5000 yıl öncesine dayanan özel teknikleri, günümüz tıp bilgisiyle uygulayan Dr. Fizyoterapist Gamze Şenbursa, bel fıtığını ameliyatsız tedavi ediyor. 180 hastayla gerçekleştirdiği bilimsel araştırmayla bu tezini bilimsel açıdan kanıtlayan Dr. Şenbursa, hastalarda ekonomik anlamda da rahatlama sağlıyor
Bel fıtığı ile ilgili çok fazla çalışma olmasına rağmen son yıllarda en popüler kullanılan tedavi yaklaşımlarının etkilerini açıklayan tek bir bilimsel çalışmaya rastlanmadığına dikkati çeken Dr. Şenbursa, yaptıkları çalışma sonucunda bel fıtığının manuel teknikler, ağrı bantları, refleksoloji ve egzersiz kombinasyonlarından sadece birkaçının uygulanması ile 8-10 seansta iyileşme gösterdiğini istatistiksel olarak kanıtladıklarını söyledi.

Hemen yapılan müdahalelerde 2 seansta bile başarı elde edilebileceğini belirten Şenbursa, uyguladıkları yöntemler hakkında şu bilgileri verdi:
"Öncelikli olarak kişiler hastalıkları hakkında yeterli ve doğru bilgiye sahip değil, tam olarak hangi tedavi yolunu izleyecekleri ve ne yapacakları/yapmayacakları konusunda tereddüt içindeler. Buda kişilerin her türlü tedaviyi denemelerine sebep olmakta, başarılı sonuçlar elde edilebildiği gibi, kişinin fonksiyonel seviyesini daha da kötüleştiren, semptomları arttıran başarısız sonuçlarda elde edilmekte. Yaptığımız uygulamalarda bazı hastalar sadece düzenli yapılan egzersiz sonrasında bile sağlıklarına kavuşuyor.

Bel fıtığı sadece bir tip değildir hastalığın şiddeti ilerledikçe, seviyesi ve bununla beraber gözlemlenen semptomlar değişkenlik gösterir. Dolayısı ile her seviyede ki bel fıtığı ameliyat gerektirmez.

Uzun süreli bel ağrınız var ise ve en az bir kere bile beliniz tutuldu ise tedaviye hemen başlamak tedavinin başarısını arttırır. Ağrılar dayanılmayacak seviyelere gelene kadar beklemek belinize daha fazla zarar verir ve tedaviyi zorlaştırır. Hemen yapılan müdahalelerde 2 seansta bile başarı elde edilebilir. 15 seansı aşan tedavide hala ağrınız önemli derecede azalmadı ise yapılan tedavi yetersiz veya yanlıştır."

Şenbursa’nın verdiği bilgilere göre;
Bel fıtığı ağrısı 3 aydan fazla devam ederse, kronik olarak sınıflandırılır. Kronik bel ağrısının toplumda görülme sıklığı %23’dür ve 45 yaşından daha genç insanlarda aktivite azalmasının en yaygın sebebidir.
Kadınlarda görülme sıklığı erkeklere göre daha fazladır ve 30-50 yaşları arasında sıklığı en yüksek seviyeye ulaşır.

10 yıl öncesine kadar yatak istirahati önerilirdi. Zaman içinde yapılan çalışmalar doğrultusunda günümüzdeki tedavi, minimum yatak istirahati kişinin durumuna uygun olarak hemen aktiviteye başlamak ve kademeli olarak aktivite düzeyini artırmayı kapsamaktadır.
Uzun süreli hareketsiz kalmak veya yatak istirahati bel için iyi değildir. Hasta mümkün olduğu kadar aktif kalmalıdır.
Ani manevralar veya çok sert teknikler kullanarak beli tedavi etmek isteyen ve bu konuda tıbbi bir eğitimi olmayan kişiler (kırıkçı-çıkıkçılar) belinize daha fazla zarar verebilir.

Ortopedik cerrahlara ve nörologlara yapılan ziyaretlerin en yaygın sebebi olan bel ağrısı ve bununla ilişkili yetersizlikler için Amerika’da harcanan miktar yılda 50 milyar Amerikan dolarını aşmaktadır. Türkiye’de bu rakam Sağlık Bakanlığı bütçesinin 5-6 katı büyüklüğünde!
Bel fıtığının manuel teknikler, ağrı bantları, refleksoloji ve egzersiz kombinasyonlarından sadece birkaçını uygulayarak çözen Şenbursa, hastalarda ekonomik anlamda da rahatlama sağlıyor. Tedavi maliyetlerini 8 seans üzerinden değerlendirdiğimizde manuel terapi için 1200 lira, kinezyobant uygulaması için 320 lira, refleksoloji için 960 lira, klasik fizik tedavi için 760 lira masraf yapılır. Fakat ev egzersiz programı hastanın değerlendirilmesi ve egzersizlerin öğretilmesi aşamalarını kapsar ki bu da sosyal sağlık sigortaları tarafından 10 lira olarak ücretlendirilir. Evde yapılabilen egzersizler tedavi masraflarını çok azaltır ve hastanın iyileşmesi için yeterlidir.